Meğer Bilgi Teknolojileri Kurumu'na göre iPad iletişim cihazı değilmiş. Ekran klavyesi Türkçe karakterleri desteklememesine rağmen ithaline ve Türkiye'de serbestçe satılmasına BTK'nın karışmamasının nedeni, iPad'i iletişim cihazı olarak kabul etmemesiymiş. BTK'ya göre bir cihazın GSM şebekesinin 3G altyapısını kullanarak iletişim sağlaması o cihazı iletişim cihazı yapmaya yetmiyormuş. Bir cihazın iletişim cihazı olabilmesi ve BTK'nın ilgisini çekebilmesi için illa telefon özelliğinin olması gerekiyormuş. Öyle IP telefonu olarak kullanılabilmesi filan da yeterli değilmiş üstelik, ses iletişimi için geçen yüzyılın teknolojilerini kullanması şartı varmış.
Bunları nereden mi çıkartıyorum? 6 Mart 2011 tarihli yazıma BTK'nın yeni gönderdiği bilgilendirme notundan...
İki ay önceki yazımda BTK'nın Türkçe karakterleri desteklemeyen iPad'e, kendi yönetmeliğine aykırı olarak nasıl izin verebildiğini sormuştum. Sadece iPad'e de değil, Türkçe harfleri yazabilmenin ancak çeşitli cambazlıklarla mümkün olduğu, uyduruk Türkçe klavyeli cep telefonlarına da yine kendi yönetmeliğine aykırı olarak izin veriyor olmasını eleştirmiştim.
BTK'dan cevap iki ay sonra geldi. Güleser Aykara imzalı nazik bir mesaj. Nazik ama ben tatmin olmadım.
Sayın Aykara yazımın kamuoyunu yanıltıcı şekilde yanlış bilgiler içerdiğini iddia ediyor.
'Kısa mesajlarda ç, ş, Ş, ğ, Ğ, İ ve ı harflerinin kullanılması Kurumumuzun çalışmaları neticesinde uluslararası standartlara girmiş ve Kurumumuzun bu girişimi, başka ülkelerin bu tür sorunlarına çözüm üretecek bir çözüm mekanizması olmuştur' diyor Aykara. İtirazım yok ki. Bilakis cep telefonlarında Türkçe karakter kullanılabilmesi konusunun yıllarca takipçiliğini yapmış ve defalarca yazıp gündeme getirmiş biri olarak BTK'nın bu çözümünü içtenlikle kutlamıştım da.
Aykara, kurumun Türkçe karakterlerin kısa mesajlarda kullanımına standart getiren çalışmaları desteklemeye yönelik başka adımlar attığını da anlatıyor: 'Kurumumuz ve Dış Ticaret Müsteşarlığı (DTM) tarafından iç mevzuatta da gerekli düzenleme yapılarak uygun olmayan cihazların varlığının tespiti halinde, söz konusu cihazların piyasaya arzının durdurularak, cihazların sırasıyla imalatçısı, üreticisi, yetkili temsilcisi veya dağıtıcısı tarafından toplanması veya toplattırılması hususuna yer verilmiştir.'
Buna da itirazım yok. Zaten eleştirim BTK'nın bu mevzuatı layıkıyla uygulamamasına, Türkçe karakterleri desteklemeyen iletişim cihazlarıyla, göstermelik uyduruk klavye dizilişleriyle destekliyormuş numarası yapan cep telefonlarına göz yumuyor olmasına yönelik.
Ancak açıklamanın asıl şaşırtıcı kısmı bu bölümden sonra geliyor: 'Yazınızda sözü edilen Apple firmasının iPad 2 cihazı bir tablet bilgisayar olup, Kurumumuz görev ve sorumluluğu alanında bulunmamaktadır. Bu konuda bir düzenleme de mevcut değildir. Bu nedenle, bu bilgisayar cihazının, Kurumumuz onayı ile yönetmeliklerimize aykırı olarak piyasada bulunması mümkün değildir.'
Yani BTK'ya göre cep telefonu operatörlerinin 3G altyapısını kullanarak iletişim sağlayan cihazlar iletişim cihazı değil ve BTK'nın ilgi alanına girmiyorlar.
Oysa 5809 Sayılı Kanun'un kurumun görevlerini tanımlayan 6'ncı maddesinin n bendi şöyle diyor: 'Elektronik haberleşme sektöründe kullanılacak her çeşit sistem ve cihazların, uyumlaştırılmış ulusal standartlarını yayımlatmak ve uygulanmasını sağlamak, teknik düzenlemelerini yapmak, piyasa denetimini yapmak ve/veya yaptırmak, bu amaçla laboratuvarlar kurup işletebilmek ve bu laboratuvarlarda verebileceği eğitim ve danışmanlık hizmetleri karşılığında alınacak ücretleri belirlemek.'
BTK'nın bu bilgilendirme notunu şansızlık olarak görüyorum. Kurumdan kanunun kendisine verdiği görevi ciddiyetle yerine getirecek adımları atmak üzere olduğunu müjdeleyen ikinci bir açıklama metnini umutla bekliyorum. Türkçe'yi desteklemeyen cep telefonlarının ithaline engel getiren yönetmeliğin çıkmasında büyük katkısı olan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ekrem Erdem'in de konunun takipçisi olduğunu bildiğim için içim rahat.
Yeni Sosyal Medya
neonevar.naberler.com - www.twitter.com/yurtsan