Günlerdir Yunanistan’ın borç sorunuyla uğraşıp duruyoruz. Syriza partisi vatandaşını korumak için iyi niyetli davranıyor ama siyasette son derece acemi oldukları da ortada. Yunanistan’da neler olacağını beklerken de biraz borç açısından dünyaya bakalım. “Mc Kinsey Global Institute” Şubat 2015 tarihli geniş bir borç raporu yayımladı. Bu rapordan bazı bilgileri aktaracağız. Çünkü Türkiye’nin nerede bulunduğunu görmek istiyoruz. Dünyada kriz ortamında borçluluk azalacağına çok arttı. 2000 yılı sonunda 87 trilyon dolar olan toplam global borç, krizin hemen öncesinde 2007 yılı sonunda 142 trilyon dolara çıkmıştı, şimdi ise 199 trilyon dolara çıktı. Bu toplam global üretimin iki misli kadar bir sayı. Bu 199 trilyon dolarlık total borcun 40 trilyonu hane halkının borcu,56 trilyonu şirketlerin borcu, 58 trilyonu kamunun borcu ve 45 trilyonu da finansal kurumların borcu. Hane halkı ve finans sektörü krizde borcunu azaltmış, şirketlerin borcu kabaca ayni düzeyde kalmış ama kamunun borcu çok artmış.
Tek tek ülkelerin borç durumunun nerede durduğunu görmek için rapordan bir tabloyu kısmen buraya aktaracağım. Rapor 2007 yılından bugüne ülkelerin borç/ GSYİH oranını 47 ülke için bir tabloyla sergiliyor. Biz bu tablonun en çok borç / GSYİH oranı olan sekiz ülkesini sergiledikten sonra da(Yunanistan bu ilk sekiz içinde ) bir de en düşük borç/ GSYİH oranı olan 10 ülkeyi buraya alacağız, çünkü Türkiye en düşük borç/GSYİH oranı olan borçlular arasında.
Tabii bu tabloda ülkelerin tasarruf birikimi gösterilmiyor. Diğer taraftan bu ülkeler için borç artışının detay bilgileri de var. Yunanistan’ın borcunun 2007 sonu -2014 sonu arasında artışında kamu borçları yüzde 70, şirket borçları yüzde 13, hane halkı borçları yüzde 20 ve finansal kurumlar borçları da yüzde 1 artış ile borcu büyütmüşler. Borç/GSYİH artışı açısından en iyi durumdaki 10 ülke ise ikinci tablomuzda görünüyor.
Tabii Arjantin borç alamıyor, geri ödemeye çalışıyor. Nijerya da öyle. Suudi Arabistan’ın ise borca gereksinmesi yok. Türkiye açısından detaya bakıldığında 2007 yılından bu yana kamu borçluluğu yüzde 4 azalmış, şirket borçluluğu yüzde 22 artmış. Hane halkı borçluluğu ise yüzde 10 artarken, finansal kurumların borçluluğu da yüzde 11 artmış. Bizim borç/GSYİH oranımız tüm Avrupa’da en iyilerden biri ama tasarrufumuz nerede ise yarıya düşmüş olduğu için, yeniden tasarruf etmeye başlamaya mecburuz . Şu andaki borçluluğumuz düşük ama ulusal tasarrufumuz da çok düşük!