Antalya’da bir köpek “eğitim” merkezinde çekilen görüntüleri izlemişsinizdir.
İzlemediyseniz daha iyi.
Psikolojiniz bozulabilir çünkü.
İnsan olmadıkları şüphe götürmez iki tip, eğitim için orada bulunan köpeklere türlü işkenceler yapıyorlar.
Sokakta sizinle karşılaşsa ve höt deseniz ilk köşeye sinecek kadar korkak bu hödükler, ancak kendilerinden güçsüz hayvanlara hükümlerini geçirebiliyorlar.
Emin olun bu ve bunun gibi insan sayısı tahmin edemeyeceğiniz kadar çok bu ülkede.
Hayvan sevmeyen, bu yüzden insanı hiç sevmeyen büyük bir toplumuz.
Ama böyle kötü örnekler yerine iyi örnekleri konuşursak, belki birileri fikrini değiştirir.
Çok sevdiğim bir dostum var. Adı Aytekin Yıldırıcı. DRD Otomotiv isimli Türkiye’nin en büyük filo kiralama şirketlerinden birinin kurucularından.
Zeytinburnu’nda bir ofisi var ve ofisinde çok üst düzey toplantılar dahil her zaman en az 4 kedi kendisine ve misafirlerine eşlik ediyorlar.
Bu kedilerin ortak özelliği hepsinin Aytekin Ağabey tarafından civardaki sokaklarda yaralı halde bulunması ve tedavi ettirilmesi. Bir bacağı olmayan, tek gözünü kaybetmiş kediler geziyor masaların üzerinde.
Kendisiyle birlikte iş yaşamına devam eden ve şirketin içinde yaşayan hayvanların haricinde onlarca kedi ve köpeği tedavi ettirip onlarla birlikte yaşamak isteyen dostlarına verdiğini, birçoğunu onları sahiplenen yurtdışındaki barınaklara yolladığını biliyorum.
Ayrıca evinde onlarca kedisi ve köpeği var birlikte yaşadığı. Neslihan ve Aslıhan Yıldırıcı ile Sibel Bileke, Aytekin Ağabey’in bu çabasında ona destek veriyorlar. Birçok hayvan barınağına kilolarca mama taşıyorlar.
Antalya’daki gibi yaratıklardan ziyade Aytekin Yıldırıcı gibi insanların var olduğunu bilmek daha iyi geliyor bana.
Siz de bilin istedim.
Köprüde niye polis yok?
Geçtiğimiz gün AKŞAM’ın manşetinde yer alan haberden öğrendik ki İstanbul’un Anadolu yakasında ağır taşıtlara kesilen cezalarla ilgili büyük bir rüşvet çarkı dönüyormuş.
Defalarca bu köşeden yazdığım sarı hafriyat kamyonlarının ve beton mikserlerinin nasıl kollandığı ve nasıl bu kadar korkmadan terör estirdiklerini öğrenmiş olduk.
Sağ olsun İstanbul Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın konuya el atmış, bu işe karışanları görevden almış.
Ancak bu sırada trafikle ilgili bir denetim boşluğu doğmuş görünüyor.
Emniyet şeritlerinde yapılan ve büyük oranda ses getiren denetimler artık seyrekleşti.
Bu şeridi kullananlara yönelik cezanın 700 TL’ye çıkarılacağı söyleniyordu.
Bir gelişme yok?
Ayrıca özellikle akşamları bütün İstanbul trafiğini etkileyen bir sorun var bir türlü çözülmeyen.
Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’nün girişinde akşamları açılan ek şeride en sağdan girmeye çalışanlar yüzünden tüm TEM kilitleniyor.
Sadece bir trafik memurunun alacağı önlemle bu tıkanıklığın önüne geçilebilecekken, trafiğin en yoğun olduğu saatlerde koskoca köprüde bir tek polisi ara ki bulasın.
Çok mu zor akşamları orada bir ekip görevlendirmek ve trafiği açmak.
Gündüz saatlerinde gişelerde denetim yapan ve harıl harıl ceza kesen arkadaşlar akşam neredeler merak ediyor insan.
Trafik polisinin görevi sadece ceza kesmek olmamalı. Adını aldığı “trafiği” açmak için de bir şeyler yapmalı.