CUMHURBAŞKANLIĞI seçimlerinde büyük hezimet yaşayan Pensilvanya, CHP ve MHP ortaklığı her kesimin eleştirdiği yanlış politikalarını görmek yerine bildik politik oyunlarla mağlubiyetini örtmeye çalışıyor. Erdoğan’ın yüzde 52'lik oy oranıyla seçilmesinin ardından CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu ile MHP lideri Devlet Bahçeli çeşitli bahaneler üretmeye başladı.
YİNE YARGITAY'A KOŞTULAR
Yine yargının kapısını çalan CHP'de Konya Milletvekili Atilla Kart, Erdoğan'ın, en geç kesin sonuçlarının açıklanacağı 15 Ağustos'ta partisiyle ilişiğinin kesileceğini ve milletvekilliğinin sona ereceğini savunarak, AK Parti'nin 27 Ağustos'taki Genel Kurulu'nu yönetmesinin engellenmesi talebiyle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvurdu. Erdoğan ile Gül arasında anlaşmazlık olduğunu öne süren Kılıçdaroğlu ise parti içindeki muhaliflere şöyle yüklendi: Bu arkadaşlarımız partili olduklarını unutup, kendi partilerinin çıkardığı adayın aleyhine AK Parti'den bile daha fazla propaganda yaptılar. Aynı şekilde Erdoğan ile Gül arasındaki çatlağı gölgelemek için bu tartışmalara zemin hazırlanıyor. MHP'de de durum farklı değil. Hezimetin sorumlusu olarak anketleri ve tatilcileri gösteren Devlet Bahçeli, çatı aday İhsanoğlu'nu boykot edenleri suçladı. Pensilvanya medyası ise cumhurbaşkanının icracı değil sembolik bir konumda olması gerektiği tezini işliyor. Cumhurbaşkanının anayasadaki yetkilerini kullanmak yerine 'onay makamı' olması gerektiği algısı yaratılmaya çalışılıyor.
'KÖTÜ BİR SINAV VERDİLER'
Muhalefetin hezimetini siyaset bilimciler ise 'Yeterince çalışmıyorlar' sözleriyle değerlendirdi. ODTÜ Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı Prof. Hüseyin Bağcı şunları söyledi: Muhalefet kötü bir sınav verdi. İhsanoğlu ‘Ramazan'da miting olur mu?’ diyordu. Başbakan yüz binleri topladı. Her seçim sonrası 'kurultay' diyorlar. Bunlar Orhan Veli’nin şiirindeki, 'Her bahar sonrası aynı şarkıyı söyleyen kuşlar' gibi. Bu muhalefet anlayışıyla seçim kazanmak mümkün değil.
'BU 65 YILLIK HASTALIKLARI'
Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etüdler Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Can Paker de şunları söyledi: Son 65 yılda CHP her seçimden sonra aynı tavrı izliyor. Seçimin niçin kaybedildiğiyle ilgili hesabı hiç olmadı. İhsanoğlu'nun ismi CHP tabanında ciddi travma yaşattı. Mantık aslında 'Erdoğan olmasın da kim olsun'du. MHP tabanında durum karışık. Partiyle ilgili bir mesele varsa taban aynı yönde hareket ediyor. Ancak ülke geneliyle ilgili konularda sahillerdeki MHP’liler CHP’ye yaklaşıyor. Anadolu’daki seçmen ise AK Parti’ye yaklaşıyor.