Bazen sözün bittiği yere gelirsiniz.
‘Daha ne söyleyeyim, daha ne anlatayım’ dersiniz.
Sonra başınızı iki elinizin arasına alır ve öylece derin derin düşünürsünüz.
Bir iç ses şunu öğütler; ‘susmayacaksın, anlatacaksın’ diye.
Susmayacağız anlatacağız o halde. Bıkmadan usanmadan hem de.
Ta ki saflar gün gibi belirinceye, kim kimdir anlaşılıncaya kadar.
O halde beş yıl öncesine, 7 Haziran 2015 seçimlerine gidelim.
Hatırlayın PKK terör örgütünün siyasi uzantısı HDP, CHP’nin emanet oylarıyla Meclis’e taşınmıştı.
‘Birlikte nasıl salladık’ diyerek ‘çak’ yapıyorlardı göstere göstere.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Murat Özçelik “Ben ve çevremdekiler de HDP’ye oy verdik” diyordu gerile gerile.
Böylece birinci aşama tamamlanmış ikinci aşamaya geçilmişti.
Neydi o?
Hendek terörü.
Unutmayın beyler, unutturmayın da!
20 Temmuz’a gelindiğinde PKK Doğu ve Güneydoğu illerimizi yangın yerine çevirdi.
Sur, Cizre ve Nusaybin’de çukurlar kazılıp özerklik ilanları yapıldı.
HDP’nin, eş başkanı Demirtaş’ın kutsadığı o çukur terörüne tam 793 şehit verdik.
793 polis ve asker.
793!
Unutmayın Allah aşkına, unutturmayın da!
CHP’li vekil ve yöneticilerin o günlerde İHA ve SİHA’lara yönelik saldırılarını da.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun çukur kazanlara yönelik kullandığı ‘arkadaşlar’ sözünü de!
Unutmayın!
Terörle mücadele ederken yine bu çevrelerin ‘siviller katlediliyor’ yalanını da unutmayın.
‘Bu suça ortak olmayacağız’ diyen sözde akademisyenleri de, imzaladıkları ‘teröre destek’ bildirisini de.
Unutmayın n’olur!
Tam 793 vatan evladı şehit olduğunda, ailelerinin ocağına ateş düştüğünde HDP’yle ittifak kuranları da.
Eli kanlı Demirtaş’ın tiyatrosuna gidenleri de!
793 şehit için üzülmeyen, geberen teröristlere gözyaşı döken sanatçı bozuntularını da.
Unutmayın.
Hatırlayın; bunların alayı 15 Temmuz’da pencerelerinden işgalcileri alkışlıyordu. İşgal girişimine ‘tiyatro’ diyorlardı.
Unutmayın!
Yine bunların alayı Afrin’de, Zeytin Dalı’nda, Barış Pınarı’nda, Fırat Kalkanı’nda PKK’lılara ağlıyor, Mehmetçiği ‘sivilleri katletmekle’ suçluyor, ‘Suriye’de ne işimiz var’ diyorlardı.
793 şehidimizi unutup, PKK’nın siyasi uzantısı HDP’yle örtülü ittifak yapmışlardı.
Ve bugün.
Güney sınırlarından kuşatılmaya çalışılan Türkiye; geleceği için bir büyük mücadele ortaya koymuşken, kendi ürettiği yerli ve milli silahlarla dünyayı şaşkına çevirmişken, kimseye eyvallah etmiyorken yine sahneye çıktılar.
Siz sanıyor musunuz ki 33 şehidimize üzülüyorlar?
793 şehide üzülmeyen 33’e üzülür mü?
Yine imza topluyorlar ‘Suriye’den çıkalım’ diye.
Sanatçı müsveddeleri yine hainliklerine devam ediyor.
Suriye’de kimin için ağlıyorlar görmüyor musunuz?
Görün Allah aşkına!