CHP Milletvekili Birgül Ayman Güler'in, "Türk ulusu ile Kürt milliyetini eşit tutamazsınız" sözlerinin altında yatan "ulusalcı" anlayış, 2008'de Meclis'te farklı minvalde tartışılmıştı. İddiaya göre Emniyet Genel Müdürlüğü 2007'de dönemin İçişleri Bakanı Beşir Atalay'a verdiği brifingde, ulusalcılığı "aşırı sağ faaliyetler kapsamında bir tehdit" olarak değerlendirmişti. DSP'li Süleyman Yağız'ın soru önergelerine yanıt vermeyen AK Parti'nin, ulusalcılığı "mücadele alanı" olarak gördüğü şüphesiz.
Başbakan Erdoğan da Güler'e "ırkçı" dedi, Cumhuriyet Gazetesi'nin İnönü'lü yıllarda attığı, "Kemalist Türkiye'den Faşist İtalya'ya Selam, -Milli Şefimizle Führer Arasındaki Benzerlik" manşetlerini hatırlattı.
Meclis'te konuştuğumuz Birgül Ayman Güler, Başbakan'a sert yanıt verdi: İkinci Dünya Savaşı zamanından bahsediyoruz. Bunlar İsmet İnönü'nün faşizmi desteklediği anlamına gelmez. Başbakan'ın söyledikleri, cehaletin son sınırı.
***
Pekiyi, CHP'li Kürtleri kırdığını düşünmüyor mu?
"CHP Adıyaman Milletvekili Salih Fırat'ın istifasının bu tartışmayla hiçbir ilgisi yok" diyen Güler, CHP kulislerinde dolaşan, Fırat'ın bu tartışmadan çok daha önce AK Parti ile anlaştığı yolundaki fısıltılarla ilgili yorum yapmıyor.
CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun sözlerini ise "Genel Başkan parti programının paralelinde konuştuğumu teyit etti. Meclis kürsüsünden yaptığım o konuşmada tüm kavramlar yerli yerinde. Benim bir ihmalim yok" diye değerlendiriyor.
***
CHP'nin ilk ırkçılık tartışması bu değil deyip eski İzmir milletvekili Canan Arıtman'ın, "Cumhurbaşkanı'nın annesi Ermeni" sözlerini hatırlattığımda hemen yanıt veriyor, "Önderimiz Mustafa Kemal'in çalışmalarında Ermeni kökenli Türk vatandaşı Agop Dilaçar da var. Türkçe'nin zenginliğini ona borçluyuz. Bizler kendimizi ulusalcı olarak tanımlıyoruz. Her sözümüzün temeli insan sevgisidir. Üzerimize yapıştırılan bu küfür, karalama tutmaz!"
2008'deki "ulusalcılık terörist tehdit midir?" tartışmasını hatırlattığımda ise, "Bu tanım, bugün yapılmak istenen şey için alınmış bir önlemdi" diyor.
Muharrem İnce ile Sezgin Tanrıkulu arasında alevlenen, "CHP'nin asıl sahibi kim?" tartışmasına girmeyen Güler sözcükleri itinayla seçiyor: Kimlik siyaseti uygundur diye düşünen arkadaşlarımız bu meseleye farklı bakıyorlar. Kimlik siyaseti programımıza aykırıdır. Tartışma bir yanlış anlama değil, Türkiye'nin sorununu hangi yaklaşımla çözeriz tartışmasıdır. Konuşmamla AKP yöneticilerinin anayasadan Türk vatandaşlığını çıkarma kararı verdiklerini ifşa ettim.
***
Ne olur anayasadan Türk kavramı çıksa?
Ulusal devlet yıkılır.
Kürtler bölünmek istemiyoruz diyorlar ama.
Getirilecek sistemden de hiç söz etmiyorlar.
Diyorlar ki, bu anayasayı kendimize ait hissetmiyoruz.
Anayasalar psikolojik rahatlama metinleri değildir. TC vatandaşlığı kavramının gerektirdiği mekanizma "bir milliyetler devleti ve bir cemaatler devleti" yaratmak anlamına gelir. Bu tip bir devlet kökeni ne olursa olsun, tüm vatandaşlar için karanlık bir ülke doğurur.
Irkçılık tartışmasından medyayı sorumlu tutan Güler, konuştuklarımızı nasıl aktaracağıma da şüpheyle yaklaşınca, "Kuşkunuz olmasın. CHP bana göre de solcu değil, sağcı bir parti ama benim düşüncelerim haberimin namusunu gölgelemez" diyorum. Gülmüyor...