Singer Genel Müdürü Sinem Kınran Parlak: Türkiye satışta dünyada 10’uncu sırada. En fazla büyüme gösteren ülke olarak Avrupa’da birinciyiz. 2014’te yüzde 35 büyüdük ve satışlarımız 200 bine ulaştı.
AnNEanemin döküm ayaklısından vardı, İstanbul kafelerinde masa olarak rastladıklarımızdan. Anneminki kabin dolap şeklindeydi, çok yer kaplıyor diye attırdım, yıllarca söylendi. 10 yıl önce portatif olanından anneler günü hediyesi olarak aldım ama kullanması üç, beşi geçmez. İlginçtir evdeki varlığı bile annem için yeterli.
Singer Türkiye ve Türk Cumhuriyetleri Genel Müdürü Sinem Kınran Parlak’a söyleşiye gitmeden önce kime söylediysem, tebessüm etti. Hemen hemen herkesin bir anısı var. Bir de herkes ‘Bu devirde dikiş makinası mı kaldı?” diye dudak büktü.
Evet, bu devirde de dikiş makinası var. Yüzde 35 ciro artışıyla, Avrupa'da Türkiye birinciliği elde etmiş.
Singer’in reklamlarını hatırlıyorum. Her genç kızın rüyası dikiş makinası sloganını kullanıyordu. Sizinle bu sohbetimiz bir nostalji yolculuğu mu olacak, yoksa yeniye dair söyleyecekleriniz var mı?
Tıp öğrencileri bile geldi
Eskiden çeyiz listelerinde bir numaraydık, sonra listeden çıktık. Tekrar hayatımıza giriyor Singer. Ve Sloganımız da Singer ile kendi modanı yarat. Genç kızların, öğrencilerin, çalışan kadınların hayatında yer almaya başladı. Geçen yıl 200 bin adet sattık. Toplam pazar 250 bin adet. Üç yıldır market zincirlerinde satışa başladık. Sırf market zincirlerinde 100 bin adet satıyoruz. Erişilebilir olduğu anda bir talebin de olduğunun göstergesi. Biz de pazarda aktif yer aldık. Derya Baykal ile 10 yıldır çalışıyoruz, farklı hobi programlarında da yer almaya başladık. Ünlü modacılarla çalışıyoruz ve hep genç nesli hedef aldık. Hakan Akkaya ile çalışıyoruz. Bu hafta Gaziantep ve Adana’da iki üniversitede söyleşiye katıldık. Resim bölümü de gelmiş, tıp öğrencisi de gelmişti. Hepsinin talebi dikiş makinasını kullanmaktı.15 üniversitenin moda tasarım bölümlerinde dikiş atölyeleri açtık. Kız meslek liseleri için Milli Eğitim Bakanlığı ile protokol imzaladık, gidip yeni teknolojileri anlatıyoruz. İstanbul Büyükşehir başta olmak üzere tüm belediyelerle birlikte çalışıyoruz. Halk eğitimlerde seminerler veriyoruz. Şimdi internete yatırım yapıyoruz, web sitemizi yeniledik.
- Gençler veya çalışan kadınlar niye dikiş makinası alsın?Hazır giyimde istediğiniz fiyata istediğiniz ürünü bulabiliyorsunuz. Dikiş dikmek bir zaman ve hele hele büyük kentlerde çalışanların zamanı yok.
Psikologlar öneriyor
Özellikle çalışan kadınları hedefliyoruz çünkü psikologların da önerdiği bir ürün. Tamamen bir terapi dikiş makinası. İyi bir hobi aslında. Psikologlarla da çalışmayı düşünüyoruz. Onların önermeleri için bu ürünü anlatacağız. Sizin dediğiniz gibi bugün 1 liraya da kıyafet bulunuyor, bin liraya da. Biz de hobi amaçlı pazarı geliştirmeye çalışıyoruz. Ufak dokunuşlarla üzerinizdeki kıyafeti farklılaştırmak veya özel bir hediye vereceğiniz zaman kendi dokunuşlarınızı katmanız için. Dikiş makinaları bir USB kablosuyla bilgisayara bağlanıyor, mesela bir fotoğrafı taratıp dikişinize yansıtabiliyorsunuz. İnternetten indirdiğiniz her hangi bir şeyi, bir metni dikişe çevirebiliyorsunuz. Bilgisayarda ne yapabiliyorsanız, hepsini nakışta çevirebiliyorsunuz.
Singer için Türk pazarının farkı ne?
Satışlarımızda Türkiye, dünyada 10’uncu sırada. Singer Türkiye olarak en fazla büyüme gösteren ülke olarak Avrupa’nın birinci sırasındayız. 2014’te yüzde 35 büyüdük ve satışlarımız 200 bine ulaştı. Bir önceki yıl da yüzde 10 büyümüştük. Önceki yıllarda yüzde 5 büyüyorduk. 2015 için beklentimiz yüzde 5 ile yüzde 10 arası büyüme yine. İlk günden bugüne kadar, 110 yılda satışlarımızın karşılığı her iki evden birinde Singer’in varlığı anlamına geliyor.
Dikişin 'D'sini bilmezdim
Siz dikiş makinasını kullanmasını biliyor musunuz?
10 yıl önce Singer’e başladığımda dikişin d’sini bilmezdim. Bizim evde kabinli modelinden annemin vardı. Head hunter ile görüşürken şirketin adını bilmiyordum, Singer olduğunu öğrendiğimde “Aaa hala dikiş makinası kullanılıyor mu ki” demiştim. İşe pazarlamada başladım, anlatabilmek için ürünü bilmek gerekiyor. Yeni bir ürün çıkmadan önce seminerler düzenlenir, hâlâ seminerlere katılıyorum.
Evde dikiş makinanız var mı?
Benim evde yok çünkü burada atölye var. Söküğümü, tamiratımı ben iş yerinde hallediyorum. Bulunduğumuz iş merkezinde birçok şirket var, Colgate, Ipsos gibi. Öğle tatillerinde geliyorlar, dikiş makinasının başına geçiyorlar. Öğlen yemeğe gitmiyor, gelip burada kafalarını boşaltıyorlar.
İnternet kafe gibi dikiş cafeler açacağız
Singer’in mucidi Isaac Meritt Singer için ‘karısının işlerini kolaylaştırmak için 1850’de icat etti’ diye bir cümle okudum. Ne güzel bir aşk hikayesi derken, satırlara devam ettikçe gördüm ki 24 çocuklu, bol eşi ve metresi olan biri. Singer Grubu'nda mucit Singer'den sonra yönetimde kavga olmamış mı, ne de olsa 24 çocuk var?
Hep fon şirketleri sahibi olmuş. Şu anda Calberg Limited sahibi, bu da bir fon şirketi, 2004’te satın almış.
Türkiye için yeni projeleriniz var mı?
Dikiş kafeleri diye bir projem var. Adana’da ilk kafe açılacak. Internet kafeler gibi, dikiş kafeler olacak. Internet kafelerde nasıl kullandığınız süre için ücret ödüyorsunuz, burada da öyle olacak. ABD ve Çin’de yapılmış, çok ciddi talep görüyor.
ABD dünyada Almanya AB'de satışlarda birinci
Hangi gelir grubundaki ülkeler satın alıyor?
Amerika dünyada bir numara. Yılda 5 milyon adet dikiş makinası satıyoruz. Almanya, Avrupa’nın lideri, bizim pazarın 7 kat büyüklüğünde. Rusya keza. Japonya’da pazar, Türkiye’nin yine 7 katı. ABD'de yıllardır 'do it yourself' diye bir çılgınlık var. İnsanlar ufak dokunuşlar yaratmayı, hediyeleri özelleştirmeyi, kıyafetlerini değiştirmeyi, kendi kendilerine iş yapmayı seviyor. Avrupa ve Amerika’da konfeksiyon ucuz ama mefruşat çok pahalı. İnsanlar perdelerini, örtülerini, nevresimlerini kendileri dikmeyi tercih ediyor. Tadilat da o ülkelerde çok pahalı. Biz nasıl cep telefonunda, bilgisayarda son teknolojiyi takip ediyorsak, ABD’de de dikiş makinası aynı şekilde takip ediliyor. Yeni yazılım çıktığında hemen gidip alıyorlar. Şu ara Azerbaycan’a ve Kazakistan’a ağırlık vermeye de başladık. Eski Sovyet sisteminde çocukların hepsi okulda dikiş makinasını kullanmayı öğrenmiş. O yüzden de elektronik makinaya, ileri seviye makinaya talep var.
Sahilde Doğu'nun üç katı satılıyor
Türkiye'deki talepte bölgesel farklılıklar var mı?
Karadeniz, Ege, Akdeniz tüm sahil şeridinde daha ağırlıklı satışımız var. Doğu ile karşılaştırıldığında sahil şeridinde üç katı satışımız var. Doğu’da daha çok ticari makinalar satın alınıyor. Pikocu dediğimiz, çeyizci dediğimiz insanlar alıyor. Ev tipi makinalar 199 lirayken, ticari makinalar 15 bin lira. Dolayısıyla adet bazında doğu ile sahil şeridinin karşılaştırması bire üç ama ciro bazında da bire iki. Ekonomik seviyesi ve eğitim düzeyi yüksek olanlar elektronik ve bilgisayarlı makinaları satın alıyor. Ev hanımları satışlarımızda ilk sırada değil, en çok öğrencilere makina satıyoruz.