UEFA'da 16'ya kalan, Plzen takımını elerse yolu açılacak, itibar ve para kazanacak olan koca kulüp 3-5 kişinin oyuncağı oldu. Yazık değil mi bu büyük camiaya?
Nerede polis, nerede yıllarca İstanbul'da valilik yapan ve her şeyi bilen Sayın İçişleri Bakanım Muammer Güler? F.Bahçe elenirse bunun hesabını kim verecek? O gün UEFA gözlemcisi meşaleleri görünce "Bize nispet mi yapıyorsunuz?" demiş.
Yani cezayı protesto olarak algılamış. O fişeği atanların ağabeyleri ise "Stada düşmese, güzel gösteri olacaktı" diyor. Yazıklar olsun.
İŞTE STOCH GERÇEKLERİ
Bunları kim yaptıysa, yönetim, polis açıklamalı. Hem de resimleri ile. Herkes görsün. İçimden maçı yazmak gelmiyor ama iki önemli düşünce vardı:
1Bu maçta Stoch bırakın ilk 11'i, 18'e bile alınmadı. Bunu kimileri, "Aykut Hoca Stoch'u sildi" diye yorumladı. İşin aslı başka. Stoch sakat değil. Oynar mı oynamaz mı bilmiyorum ama Beşiktaş maçına saklandı.
2Mehmet Topal stoper oynadı. Milli Takım'da oynamıştı ama F.Bahçe'de ilk kez oldu. Nedeni, o bölgede görmenin açılımı, F.Bahçe defansının geriden oyun kurmakta sıkıntı yaşaması. Mehmet Topal bu rolü yapabilir mi? Yanında Serdar değil, Egemen veya Yobo olsa daha farklı olabilirdi.
Mehmet Topuz istediği yerde, golcünün arkasında oynamasına rağmen isteksizdi. Belki oynamamanın verdiği sıkıntıdan, belki de sakatlıktan sonra kilo almış görüntüsünden istekli değildi. Milos Krasic'te ise bir hareketlenme var. Devamlı oyunun içinde olmak istiyor, adam da kovalıyor.
Ama en iyisi Caner'di. 'Kulübe de otur' diyorlar, oturuyor. Formayı verince de sahada elinden geleni yapıyor.