Turnuva tarihinin en az tribün doldurma oranlarından biriyle de hatırlayacağımız U20 Dünya Kupamızda sona yaklaştık. Irak ve Gana’ya ne kadar üzüldüysek finale kalan Uruguay ve Fransa’nın da altyapı-özkaynak sistemlerini o kadar takdir ettik. Açık açık onların genç oyuncu yetiştirme kalitelerine imrendik.
1 AYDA 2 GALİBİYET > 36 YILDA 1 GALİBİYET
Halen Türkiye U20 Milli Takımımızın hocaları kovacak, futbolcularını yerden yere vuracak olanlar varsa, bizim çocuklar ve hocaların “göreceli tarihi başarısı”nın altını bir daha çizelim: 1977’den beri düzenlenen U20 Dünya Kupası’nda Türkiye olarak 2013’e kadar toplam 1 galibiyetimiz vardı. Bu yaz en azından daha önceki 36 yılda aldığımız toplam galibiyet sayısının 2 katı kadar galibiyet aldık!
Bizim çocuklar ve hocalardan, sadece ev sahibi olduğumuz için şampiyonluk bekleyenler vardı. Hâlbuki diğer takımları yok sayıp dünya futbolunun bilimsel gerçeklerini ıskalayarak temelsizce şişirilen bu şampiyonluk beklentisi sonucunda U20’lerimiz “aşırı başarısız” addedildi. Gerçekten de Türkiye futbolu olarak “aşırı başarısız” olduğumuz bir boyut var: Elendiğimiz Fransa’nın teknik direktörü Mankovski 13 yıldır hiç şampiyonluk yaşamadan Fransa Milli Takımları’nda görev alıyor. Yani Fransa bu turnuvaya yaklaşık 13 yıllık bir çalışma ve planla gelirken biz U20’lerimize ne verdik ki bu kadar çok isteme hakkını bulduk?
CUMALİ AÇ YATAR, DIGNE BROKOLİYİ BEĞENMEZ
Mesela elendiğimiz Fransa’nın daha bu yaşta bonservisi 20 milyon euro eden sol beki Digne, bir keresinde Lille altyapısında “Her gün lahana, brokoli yiyoruz! Yeter artık!” dediğinde hocası ona 2 saat boyunca Arsene Wenger’in lahana-brokoli diyetiyle Arsenal’de yaptığı beslenme devrimi ve ardından gelen şampiyonlukları anlatmış. Geçen yıl Rizespor’la şampiyonluk yaşayan bizim Cumali ise bana 4 yıl önce Beşiktaş A2’sinde oynarken uzun süre (Sergen Yalçın cebinden ısmarlayıp kulübü ikna edene kadar) kendilerine akşam yemeği bile pişirilmediğini anlattı. O dönemde altyapı takımına akşam yemeğini masraf olarak görenlerin şimdi federasyonda 6 + 0 + 4 saçmalığına sarılıp Türk oyuncu yetiştireceklerini sanmaları kadar trajikomik değil mi?
Finalist Fransa’nın 5 yıldızı Digne, Thauvin, Pogba, Kondogbia ve Umtiti, AB bazında yabancı sınırı olmayan Şampiyonlar Ligi, UEFA Ligi ve Avrupa’nın 5 büyük liginden 3’ü olan Serie A, Ligue 1, La Liga’da toplam 165 maçta forma giyerken bizim 2 stoperimiz kariyerinde sadece 4 profesyonel maçta forma giymişti! Sakın “Ama A2 ligimiz?” demeyin, Fransızların kalitesiyle karşılaştırınca kalite açısından bizim A2 Ligi bir nevi Şampuanlar Ligi tadında!
Yoksa, 6 + 0 + 4’teki 0, tam da bu saçma kararı alanların dünya futbolu gerçekleriyle ilgili toplam bilgisine mi tekabül ediyor?