Gezi ayaklanması...
17-25 Aralık ihaneti...
Hendek terörü...
15 Temmuz darbesi...
İçeride FETÖ, PKK...
Dışarıda yedi düvel...
Şükür ayaktayız.
Ama nasıl?
Parmağında yara olsa...
Biri ona dokunsa...
Canın yanar...
Feryadı koparırsın ya...
İşte o hesap...
Her yanımız acı...
Nereye dokunsan yara...
15 Temmuz’a kadar...
Kimin bildiği ne varsa...
Hepsi çöp olmadı mı?
“Teori” çökmedi mi?
Teyakkuza evham...
Güvenliğe baskı...
İhanete eleştiri...
Teröre siyaset...
Dedikçe birileri...
“Normal” uzakta değil mi?
Gelelim asıl meseleye...
“Gerçeğimiz eskidi” bizim.
Yeni gerçeğimiz nedir?
Gün gibi ortada olan hakikatin...
Sosyolojisini...
Siyasetini...
Ekonomisini...
Diplomasisini.
Teolojisini...
Artık nesi varsa hepsini...
Oturup baştan yazmadıkça...
Eski kavramlarla yeniyi anlamak...
Mümkün olmayacak.
***
Zor süreçlerden geçtik.
Yıprandık, örselendik.
Sağımız solumuz “şizofren...”
Hakikatte buluşmak için...
Acil fren...