Dışarıdan yardım istemenin nesi yanlış?"
"Biz niye ihtiyacı olan ülkelere yardım gönderiyoruz o zaman?"
"Güçlü devletler kompleks yapar mı?"
"Help Turkey" kampanyasını şimdi bu tezlerle masum göstermeye çalışıyorlar.
Türkiye, dışarıya yardım ettiği gibi ihtiyaç duyduğunda da dışarıdan destek almaktan bugüne kadar hiç geri durmadı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yangın vesilesiyle Türkiye'ye yardım eden onlarca devlete sosyal medya hesabından teşekkürlerini bildirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bir kompleksi yok.
Ayrıca kimsenin dışarıdan yardım için gelenlere kapıyı kapattığı da yok.
Sanki dışarıya kapalı bir ülke, devlet ve milletiz!
Tabii, meselenin dışarıdan masum bir yardım talebi olmadığını aklı kesen herkes az çok biliyor. Biraz dürüst olsalardı "Help Turkey" kampanyasının, yurtdışındaki FETÖ odakları ile buradaki uzantısı niteliğindeki ajanslar aracılığıyla devlete/hükümete karşı başlatılan bir siyasi kampanya olduğunu samimiyetle itiraf eder ve bu gerçekle yüzleşme cesareti gösterirlerdi.
Burada şu ayrıntı son derece önem taşıyor; yurtdışı merkezli hesaplar ve buradaki ajansların, kontrol ettikleri siyasetçi, sanatçı, medya mensubu, STK ve kimi ünlü iş insanları ile birlikte muhalefet partilerini de yönlendirerek bir etki oluşturma gayretidir. "Help Turkey" kampanyası bir kez daha gösterdi ki, muhalefet partileri, yurtdışından ve burada uzantı işlevi gören ajanslar aracılığıyla yönlendirilen basit bir 5. kol aparatına dönüşmüş durumda.
Bunların hedefi ise Türkiye'nin yanan ormanlarını korumak kollamak değil, aksine, kafaları biraz daha karıştırarak toplumsal ayrışmayı sağlamak, panik yaratmak, kaos üretmek ve devlete/hükümete karşı operasyon için zemin ve ortam hazırlamaktır.
Sevindirici olan, ülkedeki büyük çoğunluğun "Help Turkey" gibi kampanyalarla aslında devletin varlığının, ülkenin birliğinin, huzur ve güven ortamının hedef alındığını görüp biliyor olmasıdır.
Türk milletini yabancı devletlerden medet umacak hale getirmeleri zor. Hangi "masum" gerekçenin arkasına gizlenirlerse gizlensinler Türkleri dışarıdan müdahale fikrine sıcak bakar hale getiremezler. Çünkü bu milletin mayası, oluşumu, gelişimi, tarihi tecrübesi diğer ülkelerden çok farklı. Bu gerçeğe kısaca "köklü bir devlet ve milletiz" diyoruz.
İşte bu yüzden başaramayacaklar!
Türkiye'yi Suriye'ye, Irak'a çeviremeyecekler.
Yüz yıl sonra küllerinden doğan, ayakları üzerine dikilen, güçlü bir devlet haline gelen Türkiye'nin bu gidişatını durduramayacaklar.
Batı aslında bu gerçeği açıkça görüyor; bu gidişatı durduramayacaklarının onlar da farkında. Buradaki 5. kol aparatlarını sadece "Türk devletine ne kadar zarar verirsek kârdır" misali kullanıyorlar. Bunların anlamadığı da bu!