Eczacıbaşı Topluluğu CEO'su Erdal Karamercan ile bir araya gelmişken, dolar ve euroda son birkaç günde yaşanılan 'rekorları' soruyorum. Erdal Karamercan gayet rahat, 'bu da geçer' tutumunda. Diyor ki, "Bizler, bir saatte doların yüzde 100 değer kazandığını da gördük. Amerikalılar ile toplantıya girerken şimdi unuttum rakamı, dolar karşılığı 10 liraysa, bir saat sonra 20 lira olmuştu. Amerikalılar duyduklarında koltuklarına çöktüler. 'Siz yönetmesini bilirsiniz, biz hiç karışmayalım' dediler. Biz neler, neler gördük."
"Çiller krizi diye bildiğimiz Nisan 1994 krizinden mi söz ediyorsunuz?" diye soruyorum.
"Evet, dolar bir saatte yüzde 100 değer kazanmıştı" diye devam ediyor.
Hayret nasıl da unutmuşuz o rakamları. Hafızam yanıltmıyorsa, 1 dolar karşılığı 13 bin liradan (13 milyon lira mıydı yoksa) 30 bin liraya çıkmıştı. O gün, Türkiye'nin sonu geldi diye düşünmüştü, çoğu kimse.
Şunu da hatırlayalım, 1 lira diye bir paramız da yoktu. En küçük para birimimiz 1 milyon liraydı.
10 yılda 5 milyon ziyaretçiye ulaştı
İstanbul Modern Yönetim Kurulu Başkanı Oya Eczacıbaşı ve Eczacıbaşı Topluluğu CEO'su Erdal Karamercan ile birlikte 'Komşular' sergisini geziyoruz. Eserlerden önce 'bıdıklar' dikkatimi çekiyor. Fotoğrafta gördükleriniz 5 yaşındaki yuva öğrencileri. Sadece onlar değil, birkaç yaş büyük abi ve ablaları da sergiyi geziyorlardı. Nasıl da merakla sanat eserlerini inceliyorlar. Oya Eczacıbaşı, İstanbul Modern'in 10 yıllık rakamlarını veriyor: Toplam 5 milyon ziyaretçi, yüzde 40'ı yabancı. Yerli ziyaretçilerin de yüzde 25'i öğrenci.
Bugüne kadar 500 bin öğrenci eğitim programlarına katılmış. Sırf dün İstanbul Modern'i 607 öğrenci ziyaret etti.
Komşular silahı gömdü İstanbul'dan yolculuğa çıktı
Oya Eczacıbaşı, "10 yıl önce İstanbul Modern'i hayata geçirirken öncelikli hedefimiz ülkemize çağdaş müzeciliği kazandırmaktı" diyerek söze başlıyor. İstanbul Modern, 10'uncu yılında Komşular sergisine ev sahipliği yapıyor. Kafkasya, Balkanlar ve Ortadoğu'dan, 17 ülkeden 35 sanatçının eserleri seçilmiş. Bölgenin sadece bugünü değil, tarihi, kültürel yapısı sergileniyor.
Gürcü Eteri Chkadua'nın Karalar İçinde tablosunda, savaşların vazgeçilmezi Kalaşnikof, ziyafet sofrasında yerini almış. 5 yıl önce Rusya ile savaşan Gürcistan'ın yanı sıra, bugün hâlâ savaşın hakim sürdüğü Suriye'den de bir sanatçı var. Adib Fattal, Suriye'nin Lübnan sınırında yaşadığı çiftlikte 'çocuksu' hayalleriyle şehirler çizmiş.
Sanatın seyahati 8 Mayıs'a kadar İstanbul'da. Kim bilir belki daha sonra barut kokusunun olduğu komşularımıza da gider. En azından şimdilik Tiflis'ten davet varmış.