Kim ne derse desin, hayat çok acımasız. Dünyalar güzeli Julia Roberts'ın 'Özel Bir Kadın'dan, 'Pamuk Prenses'teki kraliçeliğe uzanan kariyer yolculuğunun tek açıklaması; yaşlanmasıdır. Kusura bakmasın...
Pamuk Prenses ve Yedi Cüceler'in yönetmeni Tarsem Singh'e göre Julia Roberts kraliçe rolünde o kadar başarılı ki, sinemaseverler için ondan bu defa nefret ediyor olmak da müthiş bir deneyim olacak. Renkli sahnelerin ustası Hintli Singh'i 'The Cell-Hücre'den hatırlayacaksınız, hayal gücünün sınırı olmayan uçuk bir yönetmen. Aynı dönemde iki 'Pamuk Prenses' birden çekiliyor Hollywood'da, diğer versiyonun kötü kalpli kraliçesi Charlize Theron. Ancak söz konusu Julia Roberts olunca, akan sular duruyor çünkü o kocaman gülüşü ve bitmek bilmeyen upuzun bacaklarıyla, elbette saçları, gözleri ve göz süzüşüyle hepimizin 'özel kadını'...
1967 doğumlu Roberts'ın üvey kızını 1989 doğumlu Lilly Collins oynuyor; şarkıcı Phill Collins'in kalın kaşlı kızı. Gazeteci olmak isterken (hala gazetecilik okuyor üniversitede), hatta birçok kadın ve gençlik dergisinde yazmışken, fazla güzel olmasının ve belki de hırslı bir anneye (Jill Tavelman) sahip olmasının karşılığını görüyor. Ufak tefek roller alıyor ve kader onu Julia Roberts'ın karşısına çıkarıyor işte; kraliçe bu küçük civcivi yemesin de ne yapsın?
Defalarca Hollywood'un en güzel kadını, gelmiş geçmiş en seksi kadını, en iyi oyuncusu seçilen Julia Roberts için de ne yazık ki, çark öteki tarafa doğru dönmeye başladı. Kader bu kaçamazsınız; önce yardımcı roller oynayacaksınız, sonra kötü-cani-vahşi-sapık karakterlere geçeceksiniz. 'Öldüren Cazibe'de oynayan, sevdiği adama varamayınca, adamın oğlunun tavşanını kaynatan Glenn Close'un da '101 Dalmaçyalı'nın cadısına dönüşmesi hatırımdadır ve içimi sızlatmaktadır...
Film başına 20 milyon dolar alan ilk kadın oyuncudur Roberts. Hatta bununla alakalı bir espri vardır. 'Ocean's Eleven'da oynaması kesinleşince George Clooney ve Brad Pitt kendisine 20 dolarlık bir çek yollayarak, 'Film başına 20 aldığını duyduk da' deyivermişlerdir...
Gerçekten dünyanın en güzel kadınlarından biri olsa da kendini beğenmez pek; 'Çocukken hatta genç kızken, giyecek bir şey bulamazdım. O kadar ince ve uzundum ki hiçbir şey yakışmazdı. Utanarak yürürdüm' gibi açıklamaları vardır. Yaşlandığını söylesem de siz bakmayın, 2006'da Gianfranco Ferre'nin yüzü olduğu için 5 milyon dolar almıştı. Sadece 8 kare fotoğraf çektirerek hem de...
'Ben sıra dışı bir işi olan sıradan bir insanım', 'George Bush beni temsil etmiyor, ondan utanıyorum', 'Çıplak film çekmem, kıyafetle çekersem film olur, çıplak çekersem belgesel olur', 'Beni fıstık gibi giydiriyorlar, bir adam gelip makyajımı yapıyor, ben sadece ezberlediklerimi söylüyorum' gibi cümleler kurarak, aslında güzelliğin sadece kaş ve gözden ibaret olmadığını da kanıtlayan Julia Roberts hatırına, 'Pamuk Prenses'i seyredeceğim, kesin. Yaşlandığını söylesem de 'Julia yaşlanmış' diyenlere karşı duracağım, Lilly Collins'i beğenenlerle de işim olmayacak... Neticede gün gelir Lilly Collins de cadı olur, kötü kalpli kraliçe olur, değil mi?
Yaşlanmak mı dedim?
Elimden gelse eve laboratuar kurup deneyler yapacak ve kremler üreteceğim, o kadar kafayı taktım bu işlere. Geçen hafta retinol içeren kremleri kullanmaktan bahsetmiştim. ROC firmasından bir e-mail aldım, yaşlanmakla alakalı bilimsel açıklamalar yapmışlar. Cildi temiz tutarak ve doğru ürünleri kullanarak, güneşe de dikkat ederek yaşlanmayı geciktirmenin mümkün olduğunu da eklemişler. Yaşlanma karşıtı hammaddeleri de sıralamışlar, en çok bu kısmı hoşuma gitti. Hep duyduğumuz kelimeler ama anlamlarını pek bilmiyoruz.
Retinol: A vitamininin saf halidir. Cildin doğal yapısındaki kolajen miktarını 2 kattan fazla artırarak kendini yenilemesine ve kırışıkların görünümünün azalmasına yardımcı olur.
Hyaluronik Asit: Ciltte suyu anında hapsederek kırışıklıkların anında yumuşamasına ve dolmasına yardımcı olur. Epidermis üzerinde etki ederek hücre çoğalmasını sağlar.
THPE: Anında cildi sıkılaştırma etkisine sahiptir. Cildin sahip olduğu 'fibroblast'ların çoğalmasını hızlandırır. Cilde esneklik kazandırır.
Haftalık
Jessica Simpson
l Jessica Simpson hamileymiş. Sevindim, Nick Lacey'den ayrıldıktan sonra yüzü gülmedi kızın! Kendisiyle Miami'de bir gece kulübünün açılışında tuvalette tanışmıştım bir zamanlar, küçücük bir suratı var ve yakından çok daha güzel. Hoplayıp zıplamasa bari kliplerindeki gibi! Bu arada dans stili Ajda Pekkan'a benzemiyor mu Jessica'nın?
l Amerika'nın biricik yıldızı Reese Witherspoon'un 11 yaşındaki kızı Ava annesine ne kadar da çok benziyor... Acaba annesi kadar iyi bir oyuncu olacak mı? Bu arada Reese yaşlanmadığına ve hep aynı kaldığına göre bir süre sonra iyice ikiz gibi gezecekler. Yaşlanmayan annelerin kızları acaba annelerine sinir olur mu; Ayşe Özyılmazel'e sormalıyım bunu...
l Nuxe dudak parlatıcısının çikolatalısını asla diyet yaparken kullanmayın, sürekli yalanırsınız. Ya da kullanın belki nefsinizi köreltir, bilemedim. Kokusu da dokusu da öyle güzel ki, bayılacaksınız...
l Dijital saat sevmezdim eskiden, şimdilerde alışır gibiyim. Önümüzdeki yaz herkeste bu saatlerden olacak. Çok çarpıcı renkleri, farklı formlarda ve dijital yazıların aktığı ekranları var. Nefis... 80'ler olmasaydı ne olurdu?
l Yorktest, içeceklerden doğan gıda toleranslarını tespit eden 'drink' testi de piyasaya sunmuş. Gıdalardan olduğu kadar içeceklerden de etkileniyoruz, uzun süren çalışmalar sonucu bulunan yeni testle içeceklerin kime ne kadar yaradığı veya yaramadığı ortaya çıkacak...