Sanayi sektöründe üretim haziran ayında geçen yıla göre yüzde 2.7 artarak beklentilerin bir miktar altında gerçekleşti. Haziran ayında yüzde 3-4 arasında bir büyüme bekleniyordu. Ayrıca, haziran ayındaki sanayi büyüme oranı, bir önceki ayda gerçekleşen yüzde 5.9'luk orana göre kuşkusuz bir yavaşlamaya işaret ediyor. Haziran ayındaki veriyle birlikte ikinci çeyrekteki büyüme oranı da yüzde 3.4 oldu. Bu oran birinci çeyrekte yüzde 2.8 olmuştu. Bu nedenle ikinci çeyrekte bir miktar artış olsa bile ciddi bir tempo artışı olduğunu söylemek mümkün değil.
Mevsimselliğe ve tatil günlerine göre düzeltilmiş endeks ise haziran ayında bir önceki aya göre yüzde 2 oranında düşerek daha önceki aylarda görülen sürpriz artışları bir anlamda düzeltti. Düzeltilmiş sanayi endeksi şubat ayından bu yana artış gösteriyordu. Haziran ayında görülen düşüş ise sürpriz değil. Daha önce açıklanan kapasite kullanım oranlarında sanayi üretimindeki yavaşlamanın işaretleri görülmüştü.
Aşağıdaki grafik kapasite kullanım oranları ve sanayi üretim endeksi arasındaki ilişkiyi özetliyor.
Grafikte son aylardaki trende bakıldığında, kapasite kullanımının
yılbaşından bu yana istikrarlı bir şekilde düştüğünü, sanayi üretiminin ise daha dalgalı bir seyir izlediğini görüyoruz. Bu dalgalı seyir genel olarak yatay bir görünüm arz ediyor. Başka bir ifade ile haziran ayında gerçekleşen sanayi üretimi kabaca şubat ayıyla aynı seviyede. Bu da büyüme oranlarının yılın ilk yarısında oldukça yavaş bir tempoda kaldığını gösteriyor. Hatırlanacağı üzere ilk çeyrekte büyüme oranı yüzde 3.2 seviyesinde gerçekleşmişti. Sanayi üretimi verileri ikinci çeyrekte de benzer bir temponun geçerli olduğunu gösteriyor.
Verilerin detaylarına bakıldığında sanayi üretiminde görünümün biraz karışık olduğu görülüyor. Dayanıklı ve dayanıksız mallarda ve sermaye mallarında üretim artışı negatif oranlarda gerçekleşmiş ve ortalama yüzde 2 civarında azalma var. Giyim, gıda ve içecek, otomotiv, petrol ve petrol ürünleri, plastik, ev eşyası gibi sektörler bu kapsamda. Ara malı imalatı ve enerji mallarında ise ortalama yüzde 6'lık artış söz konusu. Tütün ürünleri, metaller, makine teçhizat, elektronik eşya, kimyasal maddeler, eczacılık ve tıbbi maddelere ilişkin sektörlerde üretim artışı var.
Sanayi üretiminde büyümenin uzun dönem ortalaması ve hedef olan yüzde 5'in altında olması ama negatife dönmemesi Merkez Bankası'nın uyguladığı politikaların sonucu. Aynı zamanda da Merkez Bankası'nın uyguladığı politikaların doğruluğunu destekliyor. Böylece resesyona düşmeden 'yumuşak iniş' senaryosu beklentilere ve hedeflere uygun bir şekilde gerçekleşiyor.