Tuhaf ve komik bir maçtı. G.Saray 20. saniyede boş kaleye golü atamadı. Beşiktaş ise 8. dakikada pres yaptıktan sonra duran toptan Melo'nun kendi kalesine attığı golle öne geçti. Maçın ilk devresinde G.Saray hem topa daha çok hakim olan hem de hücumda etkili olan taraftı. Beşiktaş savunmasının arkasına attığı her top gol pozisyonuna dönüşüyordu. Nitekim G.Saray, beraberliği de sağladı. Bu arada Beşiktaş takım oyunu oynamaya çalışıyor, Selçuk'a Veli vasıtasıyla sahanın her yerinde markaj yapıyordu.
Aslında Beşiktaş 4-1-4-1 sistemiyle oynuyor ve savunmanın önünde Toraman'ı ön libero olarak kullanıyordu. Ancak Beşiktaş'ın gençlerinin mücadele etmesine rağmen oyunu organize edebilecek tek adamın Fernandes olması G.Saray'ın işini kolaylaştırıyordu. Beşiktaş da şanslıydı. Pek fazla icraatı olmayan Holosko, golleri üreten kahraman oldu.
OYUN DÜZENİ BOZULDU
Maçın ikinci devresinde Terim, Melo'yu çıkartıp Amrabat'ı sol açığa aldı. Emre'yi de Melo'nun yerine ortaya koydu. 51. dakikada Holosko, Beşiktaş'ı 3-2 öne geçirince kenar yönetimleri stratejik değişiklikler yaptı. Önce sakatlanan Pektemek yerine Batuhan oyuna alındı. G.Saray'da Hamit çıktı, Aydın oyuna girdi. Bu değişiklikler sonucu G.Saray'ın oyun düzeni bozulmuştu. Fatih Terim, 65. dakikada Elmander'i çıkartıp yerine Burak'ı aldı ve sonunda Beşiktaş'ın yaptığı akılsız bir penaltı G.Saray'ın maçı 3-3'e getirmesine neden oldu.
Bu yarıda çok mücadele eden bir Beşiktaş ve darmadığınık bir G.Saray vardı. Sonuçta futbol olmasa da heyecan ve gerilimi olan oldukça kötü bir maç seyrettik.