Dün ligin lider adayı ile ligin sonuncusu arasında bir maç oynandı. F.Bahçe ligin en az gol yiyen takımıydı. Balıkesir ise ligin en çok gol yiyen takımı. Ama ilk devre bittiğinde skor 3-3 berabereydi. F.Bahçe şimdilik en az gol yiyen takım unvanını kaybetmişti. F.Bahçe’nin 7. dakikada öne geçmesine rağmen oynamaya niyeti yok gibi oynuyordu. O kadar çok bireysel ve takım oyunu hatası yapıyordu ki, puan cetveline bakmayan bir kişi F.Bahçe’yi ligin dibinde bir takım zannederdi. F.Bahçe ilk devrede topa %67 hakimdi, %33’de Balıkesir hakimdi. Ancak skorun 3-3 olması ne anlama geliyordu? %67 topa hakimiyet demek normalde rakibini ezmek demekti. Ama skorun 3-3 olması ise rakibin ezilmediği anlamına geliyordu. Bu durumda varılması gereken sonuç, F.Bahçe’nin belki de tüm sezonun en yavaş temposunda oynaması demekti.
Devrede İsmail Kartal önemli değişiklikler yaptı. Savunmayı bir arada tutmak için hemen hemen her maçta kullandığı Selçuk’u oyuna aldı. Forvete de Emenike girdi. Yorgun savaşçılar Aykut ve Kuyt kenara çıktı. Bu değişiklik F.Bahçe’nin savunmada oyunun ikinci yarısında çok az hata yapması ve rakibine gol pozisyonu vermemesi ile sonuçlandı. Diğer taraftan da Emenike’nin forvete dahil edilmesi F.Bahçe’nin 50. dakikada 4-3 öne geçmesine sağladı denilebilir. Gerçekte golü Sow atmıştı ama Emenike’nin varlığı Balıkesir’i savunmada tuttu.
F.Bahçe’de en iyi oynayan oyuncular iki sezon olduğu gibi Caner ve yavaş tempolu maçta kendini bulan Diego oldu. Ancak Volkan’ın bu maçın videosunu iyice seyretmesi lazım. Son zamanlarda bir yandan takımı gol yemekten kurtaran ama diğer taraftan da bol bol konuşan Volkan, bu sefer oyuna konsantrasyonunu tamamen kaybetmişti ve hatalı goller yedi. Şurada birkaç maç kaldı çenesini tutsa iyi olur.