Fenerbahçe’nin oyun planında sakin oynamak vardı…
İlk yirmi dakika Galatasaray’ın baskılı oyunu karşısında defansta yardım vardı. Bunun için de Topal’ın yanına Meireles ile çift stoper oynadılar.
Bir başka düşünce de , rakip atakta iken kazanılacak toplarla, Emenike’ye pozisyon üretmekti.
Hiç birini yapamadılar…
Ligin en çok pas yapan takımı Fenerbahçe, Galatasaray karşısında ilk yarı üç pas yapamadı. Presle top kazanamadı. Pozisyon bile üretemedi…
Galatasaray’ın “sinirlendirme ve kart gösterme tuzağına” çok erken düştü. Özellikle Melo, son haftalarda sakin gördüğümüz Emre’yi çığırından çıkardı. Fenerbahçe kaptanı sahaya terk ederken Galatasaraylı futbolcunun dilini çıkararak “Hadi, güle gele oyun dışına” hareketi de, görevini iyi yaptığının bir işaretiydi!
Maçın bu kadar sert geçmesinde hakemin de büyük rolü vardı… Oyunun başında tekmelere, tokatlara ve kasti hareketlere o kadar prim verdi ki, bundan cesaret alan oyuncular da sert hareketlerinin derecesini yükselttiler.
Bu nasıl derbi... Biri puan farkını açmış, şampiyonluğa giderken yanında rakibi yok. Diğeri ise ikincilik mücadelesi veriyor. Ya bu maç iki takımda aynı puanda olsa ne olurdu…
Yazık, çok yazık. Futbol yerine kavga seyrettik. Her dakikası sinir harbi olan yavan bir maç izledik…
Benim anlayamadım, Fenerbahçe’nin bu tuzağa düşmesi. Trabzon maçındaki gibi sakin olamamaları…
Galatasaray’ın tekme tokat yıldırma futbolu karşısında uyumaları… Bunun da nedeni, orta sahası güçlü olan rakibi karşısında Emre’nin tek kalması. Sow’un oyunda hiç olmaması... Kenar akınlarında, kontraatak yerim korkusu ile ileriye destek verememesi… En iyi hücum oyuncusu dediğimiz Emenike, Kuyt ve Sow’un etkisiz oyunu… Webo’nun oyuna geç alınması… Orta saha kurgusunun bozulması…
Galatasaray orta sahası ile isteğini aldı… En azından ikincilik yarışında ‘varım’ mesajını verdi. Ancak ikinci yarıda 10 kişi kalan Fenerbahçe karşısında gol atamadı. Belki de tarihi bir fırsatı kaçırdı. Fenerbahçe’nin ise bu yenilgi ile puan farkı ona indi… Ama daha da önemlisi kart cezası olan oyuncularının gelecek hafta olmaması…