Ülker Grubu, Alex'in tarihe geçen golünün şerefine 50 x 70 ebadında poster bastırıyor
Maç günü localara ve 1907 tribünlerine dağıtılacak. Alex sahaya çıkınca posterler havaya kaldırılacak. Formanın orjinali ise Murat Ülker'de olacak
Alex'İ hep tartıştık. İlk geldiği günü, 20 Haziran 2004'ü hatırlıyorum. O zaman kulüp binası, Fenerbahçe Burnu'ndaydı.
Sabah erkenden gittim. Havuzun kenarındaki pastanenin bahçesine uzun bir masa yapılmıştı. Başkan Aziz Yıldırım, yöneticiler, Alex, menajeri Figer oturuyordu.
İmza töreni yapılacaktı.
NİYE GİTMEDİ?
Kulübün giriş salonunda yüzlerce gazeteci, kamera vardı.
Başkan Aziz Yıldırım saatine baktı, Mahmut Uslu, Hakan Bilal Kutlualp, Nihat Özdemir, Murat Özaydınlı'ya, 'Hadi gidin töreni yapın' dedi. Şaşırdım...
Başkan niye gitmiyordu?
Sordum; bir büyük transferi bitirmenin mutluluğu içinde 'Her yerde başkan ön planda olmaz. Önemli olan böyle bir futbolcuyu F.Bahçe'ye getirmek' dedi.
Ve o gün bir şey daha söyledi; 'Çok büyük futbolcu. Türkiye ayağa kalkacak.'
Öyle de oldu.
Attığı, attırdığı gollerle hep konuşuldu. Sonra yıllar geçti.
14 Şubat 2007'de oynanan AZ Alkmaar maçında bu büyük futbolcunun yuhalanması ve Başkan Aziz Yıldırım'ın ayağa kalkıp, futbolcusuna sahip çıkarak onu alkışlaması aklıma geldi.
Yapmasa, sabah bavulunu toplayıp ülkesine gitmişti.
Bunları niye yazdım?
HAZIRLIK TAMAM
Fenerbahçe'de 3 bininci golü atan Alex için bu hafta Karabük maçından önce 3 bin adet Alex posteri dağıtılacak. Ülker Grubu bu büyük futbolcu için 50 x 70 ebadında poster bastırıyor.
Hazırlıklar tamam. Alex tarihe geçen 3 bininci golün şerefine özel, poster yapılan formayı giydi.
En üstte, Ülker.
Sonra rakamla 3000.
Ve Alex'in ismi ile imzası var.
Maç günü localara ve 1907 tribünlerine dağıtılacak. Alex sahaya çıkınca posterler havaya kaldırılacak. Sonra da hatıra olarak saklanacak.
Formanın orjinali ise Ülker Grubu'nun patronu Murat Ülker'de olacak.
Bu işin mimari ise Ülker'in sevilen ismi Ahmet Başağa.
Alex, futboluyla da yaşantısıyla da bu güzellikleri hak etti.
Helal olsun Ülker'e.
Bir bakanın söyledikleri
Geçen hafta sonu, Kalamış Marina'da sevgili dostum, eski devlet bakanlarından Hüsamettin Özkan ile buluştuk. Teknesinde çay içtik, saatlerce eski günleri anarak sohbet ettik.
ÇAĞ ATLADI
Başkan Aziz Yıldırım maça davet etti. Stada gitmeden önce Dereağzı Tesisleri'ni gezdi. Cemil Turan ile karşılaştı.
Gördüklerine şaşırdı. Başkana, 'Yaptıklarını duyuyordum ama bu kadar da güzel olacağını hiç düşünmemiştim' diyerek, Fenerbahçe'nin gerçekten çağ atladığını söyledi.
FABRİKA GİBİ
Her gün tesislere gidenler eski ile yeni arasındaki farkı pek göremiyorlar ama 15 sene önceki halini bilenler bugünü görünce gözlerine inanamıyor.
Tam bir fabrika olmuş. Bir salonda basketçiler, diğerinde boksörler. Deniz tarafında kürekçiler. 5 çim sahanın hepsinde ise gençler çalışıyor. Anneler, babalar onları izliyor.
Pamuklarla korunuyor
Güiza ne olacak! Oynamak, kendini göstermek istiyor. Bunu teknik kadroya da söylemiş. Hatta, 'Sakatlığım geçti, kendimi iyi hissediyorum' diye o kadar ısrar etmiş ki, sonunda takım arkadaşları ile de bir-iki antrenmana çıkarılmış.
Ama görülmüş ki; şu anda tam hazır değil...
En azından fizik olarak yetersiz. Özel kondisyon hocası ile sabah akşam her gün açığını kapatmak için idman yapıyormuş.
Hırsına diyecek yok.
Peki, ameliyat olduğu ayağı ne durumda? Eskiden ayakkabı giyemiyor, arkasına basıyordu.
Şimdi düzeldi.
Aşırı yüklenmeden ödem yapmasına rağmen idmanlara ara vermek istemiyormuş.
'Acı da duysam, çalışacağım' diyormuş.
Bunun için de 'Ameliyat olduğu sol ayak kemiği' bursit, özene bezene pamuklara sarılarak korunuyormuş. İdmanlara öyle çıkıyor. Pamuklara sarılı sol ayağı ile koşuyor, topa vuruyor.
Ne ağrısı kalmış, ne de sızısı.
Fenerbahçe Guiza'yı el üstünde tutuyor. İspanyol golcü de bir an önce oynamak için Aykut Kocaman'ın gözünün içene bakıp, gün sayıyor.
Gökay'a kıymayın
Aykut Kocaman'ın işi zor. Sakatlar iyileşti, cezalıların cezası bitti. Bir hoca için 'Elinde geniş kadrosu olmak güzel de' sahaya çıkaracağı 11'de tercihleri zor.
Kime forma verecek!
En iyisini hoca bilir de, benim aklım kınalı kuzu Gökay'da.
Cristian, eski günlerine döndü. Belediye maçında takımın en iyisiydi.
Emre de iyileşti.
Peki bu üçlüden oynamayacak bir kişi kim olacak!
Birçok kişi gibi benim de gönlüm Emre-Gökay ikilisinden yana.
Nedeni de, Fenerbahçe'nin geleceğinin bu gençlerde olması.
Fenerbahçe'nin radyosu da oldu
Türkİye'de ilk kulüp televizyonunu kuran ve taraftarına açık kanaldan izlettiren Fenerbahçe'nin radyosu da oldu.
97.0'dan çıkan F.Bahçe radyosu deneme yayınlarına başladı. Yayın hayatında başarılar dilerim.