Günlerden bir gün çok kıymetli bir ahbap ile deniz kıyısını arşınlarken karşılaştığımız bir hadise ikimizi de dehşete düşürdü.
Yolun diğer tarafında güneşin tadını çıkartan birkaç genç piknik yapıyor, ayaklarındaki topu oynuyordu.
Derken top bize uzak bir mesafeden denize doğru yuvarlanmaya başladı. Ancak tasa etmedik, zira az ötede sohbet eden birkaç genç vardı ve top onların önünden geçmeden denize düşemezdi. Neticede bir Sabri Sarıoğlu falsosu almış değildi top.
Umutla baktık. Hani bir an zaman durur da herkes "ne olacak" diye bir noktaya teksif-i nazar eder, tüm dünyasını akıbetinin ne olacağını diye merak ettiği bir objeye sıkıştırır ya... Öyle bir an işte...
Çocukların ayağının dibinden geçti top, denize doğru gitti. Topun sahibi kızcağız"topu tutar mısınız?" diye seslendi. Sizinkilerin umurunda bile olmadı top. Derken ben seslendim "Yavrum şuna bir vuruversenize, sevaptır!" diye. Umursamaz bir hareketle topa seyirtti gençlerden biri. Bacakları basenden göğüs kafesine vidalanmış gibi zoraki, istemsiz bir yürüyüşle topa doğru yürüdü. Top, kenardaki bariyer hizasınca yuvarlanıyordu, az ilerideki boşluktan denize yuvarlanması mukadderdi.
"Lanet olsun" der gibi bir tutuş ve vuruş ile topu geri attı o sureta genç... Hep dalga geçtiğim "duyar kasmak" sözü birden anlam kazandı benim için. Duyarı kasılmış bir genç güruhuydu karşımızdaki.
Ahbabım bana döndü ve hayretle "İnsan kendisine doğru gelen bir toptan nasıl bir eğlence çıkarmaz ki?" dedi.
"İnternet nesli işte" dedim. Kendisini bir âleme hapsedip, dışarıya, hayata körleşen bir güruh.
Talebelik zamanımda, üniversitenin bilgisayar odalarına girer ve milletin ahvalini dehşetle seyrederdim. Bir oda, önlü arkalı dizilmiş kırk bilgisayar, her biri kürek mahkûmu gibi önündeki ekrana gömülmüş kırk kişi. Önlerinde ayı oynasa, kocakarıların hamamda nasıl bayıldığını göremeyecek kadar ekran dışına nazar edemeyecek bir hipnozlanmışlık durumu... Hüzünlenerek bakardım ahvaline insanların.
Bu hayatın içine doğmuş bu gençlerin bir kısmı kendi ürettikleri bir otizme duçar vaziyette yaşıyor.
Oto kelimesi Yunanca bir kelime. Kendi kendine demek. Otizmli yavrularımız, kendi dışında bir âlemden bihaberdir ekseriyetle. Bir sendromdur, Allah ailelerine yardım etsin. Öz yeğenimden biliyorum, başa çıkması bir aile için oldukça zor bir imtihandır.
İnternet neslinin ürettiği otizm elbette bu sendromdan farklı bir şey, fakat benzer bir davranış kalıbı olarak karşımıza çıkıyor.
Kendi dışında ne yaşandığına ilgisiz, haricindeki alemi yok sayan bir bîganelik bu. Siyasal yansıması da bu şekilde oluyor.
PKK kan mı akıtmış? Ona mültesik siyaset akan kana çanak mı tutmuş? Birileri bunu aklamaya mı çalışmış? "Bana ne" diyebiliyor. Alemi kendisi ile sınırlı zira.
Bakınız bir egosentrisizmden, bir hodgamlıktan, bir bencillikten bahsetmiyorum. Belki bir körlüktür bahsettiğim. Görmüyor çocuk; duyarı kasılmış, reseptörleri körleşmiş...
Kendisini içine hapsettiği aleme değip dokunan bir şey olmadıktan sonra hakikaten alakasını çekmiyor hiçbir şey. Aynı yanından geçip giden top gibi...
"Bana ne?" diyor.
Sövmekle, kızmakla, hıyanetle suçlamakla olmaz. Dikkatini çekmek lazım.
Diğerkâm kılamasak bile bu genci, en azından hariçteki tehlikenin aslında o kadar da hariçte olmadığını anlatmamız lazım. Kendisi ile alakalı olduğunu anladığı demde alıcıları devreye giriyor zira.
Bunu yapamadıktan sonra HDP'ye oy vermekte bir beis görmemeye devam edecek yavrumuz.
HDP'nin akmasına vesile olduğu kandan gencimize ne?
O onun haricinde bir yerlerde vuku buluyor. Görmüyor, duymuyor, hissetmiyor.
Hatta denilebilir ki HDP, çoğu zaman, kendisinin en reaksiyoner taleplerini üzerinden tatmin edebileceği bir mecraya dönüşüyor gencin gözünde. Protest olmak uğruna satanist olmak, şeytana tapmak gibi bir şey bu. Daha marjinal ne bulabilirim diye bakıyor kimi de.
Böylelikle, bütün olan biten, kendisini içine hapsettiği ekranda oynayan bir Hollywood filmine dönüşüveriyor.
Yukarıda muhtasar biçimde anlatmaya çalıştığım, HDP'ye oy veren gençlerin bir kısmının halinin bence manzarası.
Bunlar kötü niyetli, hainler değil, içinde büyüdükleri şartlar itibariyle körleşmiş gençler.
Bir de hainler var, konumuzla alakaları yok.
Geçiniz...