Ciddiyim. Başlangıçta iyiydi, güzeldi, hoştu. Büyük kolaylıktı şu e-mail denen dijital mektup dünyası. Sonra Facebook, Twitter ve tabii onların da kendi özel mesaj kutuları, direkt mesajlaşma imkanları vs. Acayip sosyal olup çıktık. Çıt çıt çıt, yaz gönder. Çıt çıt çıt, oku cevapla. Çıt çıt çıt, oku sil (bir yerden sonra mecburen okumadan sil). Duruma göre artık. İster kurumsal, ister kişisel. Söz uçuyor yazı kalıyor ya malum, inbox'lar tavan! Yüz yüze bir elin parmaklarını geçmeyecek friends çevremiz 500-1000-2000'lere koşuyor (rekor üstüne rekor). İş, özel veya da sırf teknolojik nedenlerle edindiğimiz ikinci, üçüncü, dördüncü e-mail hesaplarımız da eklenince... İletişim iletişimlikten çıkıp teröre dönüştü nihayetinde. PR'cılar ve şimdi de salgın haldeki sosyal medyacılar sağ olsun. Herkes bir şey tanıtıyor, bir haber/gelişme paylaşıyor. Hele de şu toplu mail gönder-matikler sayesinde tahammül edilmesi hayli zor noktaya ulaştı kişisel iletişim trafiklerimiz. İşe yarar bir şeye ulaşma/erişme yüzdemi yukarıya çekmek için harıl harıl e-mail silmek zorundayım, misal. Ki her seferinde yüzlerce 'çöp' ile karşılaşacağını bilince o e-mail kutusunu açmak nasıl bir kabusa dönüyor, takdir edersiniz. Tüm bu nedenlerle dijital intiharın eşiğindeyim işte. Şeytan diyor kapat ne kadar hesap varsa. 'Kapat kapıları kapat, yabancı gelmesin'... Timur Selçuk, iletişim yorgunları için söylüyor sıradaki şarkıyı: İspanyol Meyhanesi!
Görgüsüzlük salgını
Sosyal medya görgüsüzlüklerinden biri de tabağındaki yemeğin fotoğrafını çekip paylaşmak malum. İnstagram'da düzenli ocakbaşı, cız bız macerası vs. paylaşanlar var. İnsaf ayol. Şarap-puro teşhircileri de sevinmesin, ayrı kategori gibi görünseler de fazla uzaklaşmış değiller! Yiyip içtiğini göstere göstere erişilen şu saadet zincirinin içeriği konusunda gerçekten hiç iyimser değilim. Ne ilkel bir görgüsüzlüktür. Boğazdan geçiş, mideye iniş (bunları görmeyi gerçekten istemeyiz!) fotoğrafları dahi paylaşılacak korkarım bu gidişle. Gebelik günlüğünü tüm detaylarıyla facebook'undan müjdeleyen vatandaşlara bakılırsa her şey mümkün! İçi dışı ortada insanlar olup çıktı ahali 'arsızca'. Bu kadar rahatsızlık vermek zorunda mı insanoğlu gerçekten çevreye? İlgi açlığının bu derecesi sandığımızdan daha tehlikeli. Nispeten iyi hafta sonları şimdilik.
Hope Tweet Hope:
'Kültür ve değerlerden birincisi ihmal edilirse ikinciyi korumak giderek zorlaşıyor...' (@asaydam)