Meclis’tekinin aksine Gaziantep’teki toplantı salonunda insana değer verildiğinin duygusu hakimdi. Önce misafir, Edirne Büyükşehir Belediyesi Başkanı CHP’li Recep Gürkan kürsüye çıktı, Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Başkanı AK Partili Fatma Şahin’e hitap ederek:
“Ben Sayın Bakanım diyorum. Aynı dönemde Meclis’te çalıştık.” Sonra ekledi:
“Bir erkek olarak kadına yapılanlardan utanç duyuyorum. Hemcinslerime bizi utandırmayın demek istiyorum.”
Gürkan’dan aktaracağım bir not daha:
“Ben buraya CHP’li, AK Partili, MHP’li kadın arkadaşlarımla geldim. Çünkü kadın meselesi siyaset üstü bir meseledir.”
Sabancı Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı ile birlikte gittik, Gaziantep’e. Gazeteciler arasında tek erkek meslektaşımıza zaman zaman takılarak. İşin şakası bir yana, maalesef ki biz söylemekten bıktık ama topluma söyleyecek sözü olan erkekler konu kadın oldu mu toplantılara ilgi göstermemekten vazgeçmediler. Gaziantep’teki toplantıda da ‘protokoldeki mecburi temsilin’ dışında doğru düzgün erkek dinleyici yoktu.
Sabancı Vakfı’nın sorumluluğunda devam eden Birleşmiş Milletler İnsan Haklarının Geliştirilmesi Ortak Programı’nın değerlendirme toplantısı vardı.
Güler Sabancı Rukiye Öğretmen’in çalışmalarını anlattı. Kahramanmaraş Fatih Anadolu Lisesi’nde rehber öğretmen Rukiye Öztaş Cesur ile meslektaşı Aydan Soğuk birlikte Sabancı Üniversitesi’nin Mor Sertifika Programı’na katılmış. Bir çalışmada kız-erkek öğrencilere sormuşlar:
“Karşı cins olsaydınız nelerden rahatsız olurdunuz?”
Aynı soruya Sabancı’nın yanıtını merak ettim. İstanbul’a dönüş yolunda sordum: “Siz ne yanıt verirdiniz?”
“UTANIRDIM” dedi, kelimenin üstüne bastıra bastıra. Ve ekledi:
“Erkek olsaydım, kadınlara yönelik şiddetten dolayı utanırdım.”
İnsanı yaşat ki devlet yaşasın
Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Başkanı Fatma Şahin de, Edirne Belediyesi Başkanı Recep Gürkan’ın “Ben buraya Belediye Meclisi’ndeki CHP’li, AK Partili, MHP’li kadın arkadaşlarımla geldim. Çünkü kadın meselesi siyaset üstü bir meseledir” şeklindeki sözlerine: “Sayın Gürkan’ı alkışlıyorum. Meselenin siyaset üstü olduğunu söylediği için” karşılığını veriyordu.
“İnsanı yaşat ki, devlet yaşasın. Zenginlik sadece maddiyat mı? Hak ve adalet ölçüsünde nasıl paylaşıyoruz? Kadın-erkek eşitliğini nasıl özümsüyoruz? Tabii ki zenginleşeceğiz, büyüyeceğiz ama insanı da merkeze alacağız” diyor, Fatma Şahin.
Fatma Hanım, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tecrübesiyle anlatıyordu: “Çok yasa çıkardık, mevzuatta geri tarafımız yok. Gelişmiş AB ülkeleriyle kâğıt üstünde aynıyız.” Ve ekliyor:
“Kâğıtta aynıyız da zihinsel devrim gerekiyor. Özgecan’a tüm vicdanların ses çıkarmasının temelinde de bu var. Toplumun yarısının aklını, potansiyelini, duygusal zekâsını yok saydığımızda hiçbir hedefe ulaşamayız.”