Başbakan Erdoğan, ünlü bir işadamına "Kaç çocuğun var?" diye soruyor.
İşadamının bir çocuğu var.
Başbakan Erdoğan 'En az üç çocuk' politikasını -ki daha sonra dört, beş
ve nihayet bu hafta 6 çocuğa çıkardı- başlattığını anlatıyor ve işadamına diyor ki:
"Sizin şirketin geleceği için bile tek çocuk doğru değil."
İşadamının maddi sıkıntısı yok. En azından çocuk yetiştirmede maddi kısıtı yok. Başbakan Erdoğan'a "Bakmak çok zor" diyor, sadece.
Akkök Grubu'nun sahibi Dinçkök ailesinin üçüncü kuşak temsilcisi Raif Ali Dinçkök ile bir aradayken, çocuk meselesi masamızın konusuydu.
Raif Ali Dinçkök'ün iki küçük çocuğu var. Başbakan Erdoğan'ın politikasına uygun davranmadığına dair espri yapıyoruz. "Kolay mı?" diyor.
Maddi açıdan bir sorun yaşamıyorlar ne de olsa.
"Çocuk için sadece para yetmez ki" diyor.
Bir insan yetiştiriyorsunuz, salt para ile iş bitmiyor ki.
Koç ne derdi?
BAŞBAKAN Erdoğan geçenlerde şahit olarak katıldığı bir düğünde, "Biliyorsunuz yıllarca bu ülkede doğum kontrolü diye bir mekanizma çalıştırdılar; bunu milletin kökünü kazımak için yaptılar. Bu oyunu bozacağız" diyordu.
Türkiye Aile Sağlığı ve Planlaması Vakfı (TAPV) rahmetli Vehbi Koç'un öncülüğünde 1986 yılında kurulmuştu.
Hedef, adı üstünde aile planlamasını topluma öğretmekti.
Kuruluş amacı da vakfın sitesinde TAPV, "Ekonomik ve sosyal gelişme için Türk ailesinin sağlıklı bir biçimde yaşamını sürdürmesi gereğine inanan iş adamları, işçi ve işveren sendika başkanları, Türkiye Odalar Birliği, Ziraat Odaları, Esnaf ve Sanatkârlar Konfederasyonu başkanları, bilim adamları tarafından, Vehbi Koç'un öncülüğünde kurulmuş, Ocak 1986 tarihinde faaliyete geçmiştir" şeklinde vurgulanıyor.
Şu cümleyi de gözardı etmemeli:
"Özel sektörün üreme sağlığı ve aile planlaması konularında aktif ve katılımcı rol oynamasının, yarınlarımızın daha yaşanabilir olmasına büyük katkı sağlayacağı hatırlanmalıdır."
Tek sebep muhafazakar ideoloji mi?
BİLİM Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin ile birlikte "Dört, beş çocuklu kadınlar nasıl çalışabilecekler?" sorusuna yanıt ararken, AK Parti'nin kurucularından Ayşe Böhürler, "Muhafazakar ideoloji olarak algılandığı için tepki gösteriyorlar" diyordu.
Başbakan Erdoğan 'daha çok çocuk istedikçe', tepki gösterenlerin gözünün önüne 'iyi eğitim almamış, niteliksiz bir kalabalık' geliyor.
Geçenlerde bir televizyon kanalında sokak röportajına rastladım. Çoğu çift, 'bakabileceğin' kadar çocuk taraftarıydı. Bir hanım ise 10 çocuk sahibi, "10 tane daha doğururum" diyordu. O çocukların geleceği, eğitimi teferruat muhtemelen.