Kurşun dizisi 1. ilk bölümü 23 Ekim Çarşamba akşamı izleyiciyle buluştu. Kurşun yeni bölüm fragmanı da diziyi izleyen vatandaşlar tarafından aratılmaya başladı. Başrollerini Engin Altan Düzyatan ve Burçin Terzioğlu’nun paylaştığı dizi 1970’li yıllarda adalet arayan Savcı Orhan Atmaca’nın mücadelesini anlatıyor. Hayatı boyunda adalete inanmış ve adaletin peşinden gitmiş olan Cumhuriyet Savcısı Orhan Atmaca, büyük bir davanın peşinden gitmeye karar verir. İşte her şey orada başlar. Haberimiz içerisinden Kurşun 1. ilk bölüm özeti ve izleme linkine ulaşabilirsiniz
KURŞUN 2. BÖLÜM FRAGMANI YAYINLANDI! İZLEMEK İÇİN TIKLAYIN
KURŞUN 1. BÖLÜM ÖZETİ
Hayatı boyunda adalete inanmış ve adaletin peşinden gitmiş olan Cumhuriyet Savcısı Orhan Atmaca, büyük bir davanın peşinden gitmeye karar verir. Mebus oğlunu, cinayet şüphelisi olarak gözaltına aldırır. Fakat bu dava, daha önce baktığı davalara pek benzemez. Bu davanın başlangıcında araştırmacı gazeteci Leyla Devrim ile yolları kesişir. Savcı Orhan Atmaca gibi o da bu cinayetin arkasından gerçekleri ortaya çıkarmak için çalışmaktadır. Aynı olay, iki karakteri yan yana getirir. Savcı Orhan Atmaca’nın davadan çekilmesini isteyen karanlık dünyanın insanları, onu mahkemeden vazgeçirmek için ellerinden geleni ardına koymamaya kararlıdırlar. Fakat Orhan Atmaca, ne olursa olsun, adaletin yerini bulması, suçlunun hak ettiği cezayı çekmesi için direnecektir.
Leyla Devrim ise, kimsenin görmediğini, kimsenin sormaya cesaret edemediği soruları sorarak, Orhan Atmaca ile aynı yoldan yürümeye kararlıdır. İşin arkasındaki karanlık dünya Orhan Atmaca’yı sevdikleriyle, hayatıyla tehdit ederken Orhan Atmaca’nın önünde iki seçenek vardır. Sonuna kadar adaletin peşinden gitmek ya da diğer herkes gibi saklanmak ve davadan kaçmak. Bu keskin viraj, Orhan Atmaca’nın, Leyla Devrim’in ve etrafındaki tüm insanların hayatlarını geri dönülmez biçimde değiştirecektir.
KURŞUN 1. BÖLÜMÜ İZLEMEK İÇİN TIKLAYIN
KURŞUN DİZİSİ KONUSU
“1970’lerde bir kadın ve bir adam; aşk ve mücadeleyle bir ülkenin kaderine dokunacak.”
Bu hikaye İstanbul’un 1970’li yıllarında adalet arayan bir savcının ve kalemine güvenen genç bir gazetecinin mücadelesin anlatıyor. Orhan ve Leyla’nın aşkı 70’lerin renkli mahalle kültürü ve karanlık yer altı dünyası arasında savruluyor. Onlar adaletin peşinden koşarken bizler bir ülkenin özgür, çılgın, umutlu gençliğinin kavgayla, siyasetle, aşkla ve müzikle büyüyüp kabadayılıktan mafyaya, rocktan arabeske, köylerden şehirlere, şehirlerden başka yeni bir ülkeye dönüşmesini anlatıyor.