TEKNOLOJİ
Eklenme tarihi: 14 Mart 2019 Perşembe 10:49
Bilim insanları onayladı: Kanser riski oluşturuyor
250 araştırmacı bilim insanı, AirPod'lardan ve diğer kablosuz ürünlerden yayılan radyasyonun yarattığı potansiyel risk hakkında 'ciddi endişelerini' dile getirdi.
1/18
250 araştırmacı bilim insanı, Birleşmiş Milletler bünyesindeki Dünya Sağlık Örgütü'ne (DSÖ) yönelik imzaladığı dilekçe ile kablosuz ürünlerden yayılan radyasyonun yarattığı potansiyel risk hakkında uyarıda bulundu.
TM Dijital Haber Merkezi- Gökhan Ertaş
2/18
250 araştırmacı bilim insanı, Birleşmiş Milletler bünyesindeki Dünya Sağlık Örgütü'ne (DSÖ) yönelik imzaladığı dilekçe ile kablosuz ürünlerden yayılan radyasyonun yarattığı potansiyel risk hakkında uyarıda bulundu.
3/18
Dilekçede açıkça AirPods ismi verilmezken, kablosuz teknolojilerden ve bu teknolojiyi kullanan ürünlerden bahsediliyor; ancak dilekçeyi imzalayanlardan birisi olan Colorado Üniversitesi'nden biyokimya profesörü Jerry Phillips, özellikle Apple AirPod'lara dikkat çekerek, "AirPod kullanımı ile kaygı verici olan şey, kulak kanalına yerleştirilmeleridir. Bu da kafadaki dokuları nispeten yüksek radyo frekansı radyasyon seviyelerine maruz bırakıyor." açıklamasında bulundu.
4/18
Diğer kablosuz kulaklıklar gibi, AirPod'lar da kablosuz bağlantı kurmak için Bluetooth kullanır. Bluetooth ise veri aktarmak için elektromanyetik frekansı (EMF) kullanır. Ayrıca, AirPod'lardan ve diğer kablosuz kulaklıklardan gelen radyasyonu riskli yapan şey, kırılgan dokuya çok yakın olmalarıdır.
5/18
DÜŞÜK RADYASYON SEVİYELERİ ZARARLI MI?
Araştırmacılar, son derece düşük frekanslı alanlar (ELF) dahil olmak üzere iyonlaştırıcı olmayan radyasyonun insanlara verdiği riskler konusunda endişelerini dile getirdiler.
6/18
ELF frekansı; Bluetooth, Wi-Fi ve hücresel verilerden gelen elektrik ve radyo frekansı radyasyonunu (RFR) içerir. Temel olarak, bu tür radyasyon, insanların günlük yaşamda maruz kaldıkları cihazları kapsar.
7/18
Elektromanyetik alan radyasyonunun, Uluslararası Kanser Araştırma Ajansı tarafından olası bir kanserojen olduğu bildirildi. Benzer şekilde, birçok çalışma WiFi'yi artan kanser riskleriyle ilişkilendirmiştir. Dünya Sağlık Örgütü'nün bile cihazların yayabileceği elektromanyetik frekans seviyesi için kuralları vardır.
8/18
Bununla birlikte bu yeni sunulan dilekçe ile bilim insanları ve araştırmacılar daha düşük EMF seviyelerinin bile kanserojen olabileceğini savunuyor. Araştırmacılar dilekçede beyin kanserlerini EMF radyasyonuna bağlıyor.
9/18
Dilekçe, BM'yi potansiyel sağlık sorununu oluşturması nedeniyle küresel ölçekte AirPods gibi cihazlardan alınmamasını öneriyor.
10/18
KABLOSUZ CİHAZLARDAN KAYNAKLANAN RİSKLER HAKKINDA TARTIŞMALAR DEVAM EDİYOR
Dikkat edilmesi gereken bir diğer nokta ise, araştırmacılar tarafından gündeme getirilen sağlık sorunlarının yeni olmadığıdır. Aynı endişeler daha önce akıllı telefon radyasyonu hakkında da gündeme getirilmişti.
11/18
Daha önceki araştırmaların çoğu, akıllı telefonlar tarafından yayılan radyasyonun iyonlaştırıcı olmadığını göstermiştir. Bu, UV ışığından veya gama ışınlarından kaynaklanan iyonlaştırıcı radyasyonun aksine, akıllı telefon radyasyonunun zararlı olmadığı anlamına gelir.
12/18
Ayrıca, Ulusal Kanser Enstitüsü, popülasyondaki akıllı telefonların artmasına rağmen, son on yılda insanlar arasındaki beyin tümörlerinde önemli bir artış bulamamıştır.
13/18
Bununla birlikte, ortalama bir bireyin maruz kaldığı radyasyon miktarını göz önünde bulundurarak, radyo frekansı radyasyonunun insanlara sağladığı sağlık endişeleriyle ilgili tartışmalar halen devam etmektedir.
14/18
Dünya Sağlık Örgütü, 2011 yılında akıllı telefon radyasyonunu “muhtemelen kanserojen” olarak sınıflandırmıştır, ancak akıllı telefonlardan “olumsuz bir sağlık etkisi” kurulmadığına da dikkat çekmiştir.
15/18
Ek olarak, geçen yıl yapılan bir çalışmada akıllı telefon radyasyonunun kalp tümörleri riskini artırdığı tespit edildi. Ancak, çalışma fareler üzerinde büyük miktarda radyasyona maruz bırakılarak yapıldı.
16/18
AirPod'lardan ve diğer kablosuz cihazlardan yayılan radyasyonla ilgili tam riskleri belirlemek için bu alanda daha fazla araştırma yapılması gerektiği konusunda genel bir fikir birliği vardır.
17/18
Ancak en son dilekçe, mevcut teknolojilerin kullanımımızın zaten endişe verici düzeyde olduğunu ve bu nedenle düzenleyicilerden devreye girmelerini istediğini ileri sürüyor.
18/18
