• $32,3826
  • 35,0656
  • 2326.07
  • 9142.4
17 Kasım 2017 Cuma 01:00 | Son Güncelleme:

'Suriyeliler gibi savaşın acımasızlığını yaşadım'

'Suriyeliler gibi savaşın acımasızlığını yaşadım'

Ünlü yönetmen Derviş Zaim: Suriyelilerin yaşadıklarını hissedebiliyorum. Doğduğum evi 25 yıl göremedim. Onların yaşadıklarını beyaz perdeye taşıyacağım.

TUBA KALÇIK

Sinemacı olarak yaşadığınız coğrafyanın iklimini sinemaya yansıtmaya özen gösteren birisiniz. İçinde bulunduğumuz coğrafya maalesef zor bir dönemden geçiyor. Siz bu dönemi nasıl değerlendiriyorsunuz? 

Dostoyevksi’nin Karamazov Kardeşler kitabında Zosima, Alyoşa’ya ‘Hem kendin olmaya devam et hem de başkalarına saygı göstermeyi, onların yerine düşünmeyi, onlar için düşünmeyi de öğren’ diyor. Bu sözü çok önemsiyorum. Hem bireysel hem de toplumsal mutluluğun yakalanması için önemli bir tavsiye diye düşünüyorum. Başkalarının senin toprağına müdahale etmesi senin o müdahalelere izin verebilme kapasitenle orantılıdır. Bulunduğumuz çağda, sistem senin toprağına müdahale etmek isteyecektir ama sen inandığın doğrularla, başkalarına da saygı göstererek kendin olmaya devam etmelisin. Eğer bu başarılırsa barış gelecektir. 
evimi 25 sene göremedim 

Suriye başta olmak üzere bölgede yaşanan insanlık dramını beyazperdeye aktarmak için film çekmeyi düşünüyor müsünüz? 

Düşünüyorum. Ben de göçmen düşmüş, yerimden yurdumdan edilmiş biri olarak, Suriyelilerin yaşadığı acıyı, psikolojiyi yakından hissediyorum. Doğduğum evi 25 sene göremedim. İnsanların savaşta babasız kaldığına, ailelerin dağıldığına şahit oldum. Savaşın ne kadar acımasız bir şey olduğunu, insan psikolojisinde nasıl bir travma yarattığını somut olarak gördüm ve bizzat yaşadım. Bu yüzden de Suriyelilerin yaşadıklarını beyazperdeye aktarmayı ve dünyaya duyurmayı istiyorum.

Hedeflerimizi sürekli tanımlamalıyız

Sinemaya geçiş yapmaya nasıl karar verdiniz? 

İşletme bölümüne başlamadan önce de edebiyata ve sinemaya ilgim vardı ama orada iken ilgim daha da netleşti.  İnsanın sürekli kendisine sorular sormasına ve hedeflerini yeniden tanımlaması gerektiğine inanan biriyim. İşletme okuduktan sonra meslek olarak sinemaya yönelmem bunun bir parçası. Biz bu kararları her an yeniden tanımlayabilmeliyiz. Yine de kazanılan her şey insana bir sonraki hayatında geri dönüş yapabiliyor. Zaten okuduğumuz kitaplar, edindiğimiz bilgiler hayatımızın bir noktasında mutlaka bir gün işimize yarar diye düşünüyorum. 

BAŞARI KAVRAMI ÖNEMLİ

Peki siz başarıyla nasıl bir ilişki kuruyorsunuz? 

Başarı kavramının her yer, her durum ve zamanda geçerli olabilecek sabit bir tanımı olmamalı. Onun her an yeniden tanımlaması gerekiyor. Böylesi bir girişimin objektif koşulların da kişi tarafından oluşturulması gerek. Mesele başkasına göre büyük başarı senin için önemsiz olabilir. Senin çok önemli gördüğün bir başarı bir süre sonra sana beyhude gelebilir. Bu bilinçle hareket edip, başarı kavramını hayatımızda tenzilatlı ve dikkatli kullanmalıyız. Ben böyle yapmaya gayret ediyorum. Tabii bu bakış açısına ulaşabilmek için de belli eşikleri aşmanız gerekiyor. Eşikler de başarısızlıklar. Başarı kadar belki de ondan daha güçlü biçimde başarısızlık da insanı olgunlaştırır ve daha iyi işler yapmasını, potansiyelini değerlendirmesini kolaylaştırabilir. 

Bu coğrafya kültürel olarak çok zengin

Kökleri Türk kültürüne dayalı geleneksel sanatlara filmlerinde en çok yer veren yönetmenlerin başında geliyorsunuz. Gelenek ve kültürel değerlerimiz sizin sinemanızın en önemli yapı taşını oluşturuyor diyebilir miyiz? 

Geleneğe elbette önem veriyorum. Kültürümüzün bize sunduklarından hareket ederek biçim ve içerik araştırması yapmayı seviyorum. Bu araştırmayı sadece Anadolu ile sınırlandırmıyorum. Bizim tarih ve kültürel olarak hem Batı’yı hem de Doğu’yu tanıma fırsatımız oldu. Bu durum da birçok ülke nazarında bizim için bir ayrıcalık ve şans. Bu coğrafya kültürel içerik açısından çok zengin bir yapıya sahip. Kimi filmlerimin alt yapısını ve kendisini bu bilinçle yapmaya gayret ediyorum. Hem Anadolu coğrafyasında, hem de tarihimizde yer alan tüm kültürleri, Batı ve Doğusu’yla, filmlerime biçim ve içerik olarak yansıtmaya gayret ediyorum.  

Festivalde çok değerli filmler var

Uluslararası Boğaziçi Film Festivali’nde Ulusal Filmlerin Jüri Başkanlığı’nı siz yapıyorsunuz.  Bize bu festivalden bahseder misiniz? 

Bu sene 5’ncisi düzenliyor ama Boğaziçi Film Festivali çok büyük ivmeyle sinema festivalleri arasında kendisine bir yer buldu. Umarım bu başarısı devam eder. Festivale bu yıl çok değerli filmler ve sinemacılar katılıyor. Festivale onur konuğu olarak ünlü yönetmen Bela Tarr geliyor. Onun daha önce izlemediğim kimi filmlerine gitmeyi planlıyorum. Artık filmler arasında hangisine gideceğime ilgili günün sabahı seçim yaparak gitmeyi tercih ediyorum. 

Mimari filmi çekmezsem cümlem yarım kalacaktı

Son filminiz ‘Rüya’da cami mimarisini işlemiştiniz...

Cami mimarisi ön plandaydı ama filmin temelini özgürlük kavramı oluşturuyordu. Osmanlı döneminde geleneksel sanatların merkezinde yer alan mimariyle ilgili de film çekmezsem cümlem yarım kalacaktı. ‘Rüya’ ile gelenekten yararlanarak yapı inşa etmeye çalıştığım filmler kümesini biraz daha fazla doygunluğa ulaştırdım kanısındayım.

Yenilenen AKM’ye İstanbul’un ihtiyacı var

AKM projesi bitirilince Taksim’in çehresinin olumlu manada değişeceğini söyleyen Zaim, “Böyle bir merkeze şu an İstanbul’un çok ihtiyacı var” dedi.

Yeni bir film projeniz var mı? 

Filmlerimde yeni bir bölüme geçiyorum artık. Gelenekle ilgili bir sanatın veya sanatçının merkezde alındığı film tarzında olmayacak yeni filmim. Şu son dönemlerde gelenek dairesinde yaptığım filmlerden çok farklı bir proje olacak. Doğayla ilgili filmler kümesinden sonra yeni bir film gerçekleştireceğiz. Önümüzdeki sene çekmeyi planlıyorum. 

Konu mimariden açılmışken Cumhurbaşkanı geçtiğimiz günlerde yeni AKM projesini tanıttı. Siz projeyi nasıl buldunuz? 
Taksim ve AKM söz konusu olduğunda herkesi tatmin eden bir karar belirmesi biraz zor olabiliyor. 

İnsanlar da olumlu

Yine de AKM’yi yapan mimar Hayati Tabanlıoğlu’nun oğlunun bu projeyi hayata geçirmesini de olumlu buluyorum. Umarım insanların kalbini ve aklını fethedebilecek bir eser olur. AKM projesi bitirilince Taksim’in çehresinin olumlu manada değişeceği söyleniyor. Söylendiği gibi birçok alanda işlev görecek, insanların benimseyebileceği bir kültür ve sanat merkezi ortaya çıkarsa mutlu olacağım. Böyle bir merkeze şu an İstanbul’un çok ihtiyacı var çünkü. Gördüğüm kadarıyla genel olarak insanlar bu projeye olumlu yaklaşıyorlar. 
Kıbrıs için kalıcı çözüm mümkün değil 

?Kıbrıs’a kalıcı çözüm gelmesi için Türk ve Rum taraflarınca devam eden görüşmeler yine sonuçsuz kaldı. Bir Kıbrıslı olarak ada için çözüm umudunu taşıyor musunuz? 
İçinde bulunulan koşullar çerçevesinde kalıcı çözümün mümkün olduğunu düşünmüyorum. İmzaların atılması da bu konudaki esas mesele değil bence. Hem kendin olmaya devam edip, hem de başkalarının kendisi gibi olmaya, yaşamasına izin vermezsen eğer çok iyi bir anlaşma bile yapsan, barış getiremezsin. Dolayısıyla anlaşmalar sadece hukukla, rasyonalite ile değil kalple yapılmalıdır. Umarım bir gün kalıcı çözüm gelir Kıbrıs’a

Başarı, uzun dönemde sonu hazırlar

Filmleriniz önemli bir bölümü yurtiçi ve yurtdışından çeşitli ödüllere layık görüldü. Başarı çıtanızın bu kadar yüksek olması yeni bir filme başlarken sizi nasıl etkiliyor? 

Başarı ya da başarısızlık çok göreli kavramlar. Önemli olan, başarının seni tuzaklara düşürmesine imkân vermemendir. Çünkü başarı, uzun dönemde insanın sonunu hazırlar. Başarı aslında çok tehlikeli bir şeydir. Başarı insanı çaktırmadan içten içe eritir, kurutur. Başarıyı ehlileştirmek gerekir bu yüzden. Başarıyla mesafeli bir ilişki kurmak gerekiyor. Yani insanın arada başarısız olması ya da onu meşrebine göre tecrübe etmesi, bir şekilde burnunun sürtülmesi gerekir. Her insan için geçerli bu durum.

Tuba Kalçık’ın sorularını yanıtlayan Derviş Zaim: Verdiğimiz kararların hayatımız boyunca sürdürmemiz gereken kalıplar yaratmasına izin vermemeliyiz. 

Dış ticaret açığı yüzde 44,2 azaldı
Dış ticaret açığı yüzde 44,2 azaldı

Dış ticaret açığı yüzde 44,2 azaldı

Emeklilere indirimli bilet müjdesi!
Emeklilere indirimli bilet müjdesi!

Emeklilere indirimli bilet müjdesi!

Tam 1,5 milyar... Dış kaynak akışı bu yıl da hız kesmedi
Tam 1,5 milyar... Dış kaynak akışı bu yıl da hız kesmedi

Tam 1,5 milyar... Dış kaynak akışı bu yıl da hız kesmedi