Kemal Kılıçdaroğlu, gerçekten adalet mi arıyor? Ben buna inanmıyorum. Çünkü, geçmişini biliyorum. Kendisinin bu konuda itirafları var. 20 yıl geriye gittim, araştırdım ve belgesini de buldum. 1998 Yılı’nın başlarıydı. Kemal Bey de SSK Genel Müdürüydü. Kurumda skandal denilebilecek bir uygulamayı ortaya çıkardım. Gazetecilik görevimin gereğini yapıp, kamuoyuyla paylaştım...
Unutmayalım; ABD, Rusya’dan daha çok Ankara’nın kararlılığını ve sınırlarını test ediyor. Fakat ABD’nin hesaba katmadığı bir şey var; bu konudaki Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kararlılığı. Ülkenin bekasını tehdit eden hiçbir gelişmeye Ankara seyirci kalmaz. Bunu zamanla onlar da anlayacak.
Kemalizm’in ideolojik olarak dayandığı toplumsal temelin bürokratik/militer karakterini; onun aslında düpedüz mandacı/Batılılaşma ideolojisinin ikinci sınıf bir uzantısı olduğunu; onun milli kültürünü tasfiye etmeyi amaçlayan bir hareket olduğunu ve nihayet onun milli iradeye karşı anti-demokratik bir dünya görüşü olduğunu görmeksizin, milliyetçilikle Kemalizm’i birbirine yaklaştırmanın nasıl bir zihinsel kriz yaratmakta olduğu anlaşılamaz. Bugün milliyetçileri Kemalist söylem alanına hapsetmeye çalışanlar, milliyetçiliği bu düzeyde anlayanlar nerede durmaktadırlar?