Bursa'da doğa sporları üzerine ekipman satışı yapan Mehmet Uğur Tekin ile özel bir şirkette çalışan eşi Sema Tekin, sürekli gerçekleştirdikleri doğa yürüyüşlerinin ve kamp etkinliklerinin ardından Uludağ'da bir arazi satın almaya karar verdi.
Çitle çevirdikleri araziye önce ahşap bir ev inşa ederek sadece hafta sonları burada kalmayı amaçlayan Tekin çifti daha sonra kent yaşamını bırakıp Uludağ'a yerleşmeyi kararlaştırdı.
Mehmet Uğur Tekin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, şehirden uzak bir yerde yaşama hayalini gerçekleştirmekten mutluluk duyduğunu söyledi.
Uzun süre doğada yerleşebilecekleri bir yer aradıklarını vurgulayan Tekin, "En sonunda burasını satın aldık. 3-4 gün burada yaşayıp geri kalan zamanımızda şehirde yaşama planımız vardı ancak benim işlerimde son dönemde işler yolunda gitmeyince tamamen buraya yerleşme kararı aldık. Kendi oturacağımız ahşap evi hafta sonlarında gelerek inşa ettik. Yaklaşık 2 yıldır tamamen burada yerleştik. Dağdibi Mahallesi sakinleri de bize çok yardımcı oldu. Onların yardımseverlikleri sayesinde buraya daha çabuk alıştık." dedi.
Tekin, kamp alanını işleterek hayatlarını devam ettirdiklerini dile getirerek şöyle devam etti:
"Günlerimiz kamp alanının işleri ve burasının kendi zorluklarıyla geçiyor. Tavuklarımız, köpeklerimiz var. Onlarla da ilgileniyoruz. En yakınımızda Dağdibi Mahallesi var. 2,5 kilometre. Doğada yaşamanın zorlukları da var ama biz burada mutluyuz. Bursa'da dağ turizmi için çadır kampı anlamında böyle bir yer yok. 4 kulübenin bulunduğu kamp alanımıza çok güzel ilgi var. 2 yıldır tam dolulukla çalışıyoruz. Aynı anda 20-25 kişiyi misafir edebiliyoruz. Çok fazla kalabalık olmasını istemiyoruz."
Bir süre sonra sadece hafta sonlarında doğada bulunmanın kendilerine yetmediğini dile getiren Tekin şöyle konuştu:
"Sonrasında yer arayışına girdik. Gidip kapabileceğimiz, daha vakit geçirebileceğimiz bir yer olsun istedik. 3 yıl önce burayı aldıktan sonra amacımız ilk etapta hafta sonları buraya gelmekti. Sonra zamanla kent hayatındaki işimizde de farklı problemler olunca projemizi hızlandırdık. 1 yıl içinde de kulübeleri tamamladık. Sonrasında da böyle bir hayata geçtik. Şehir yaşamı daha konforlu. Burada beden gücü çok önemli. Beden olarak yorulduk ama kafamız çok rahat. Burada olmaktan mutluyuz."