Ulus ilçesi Abdipaşa beldesine bağlı Yenihan Mahallesi'nde ikamet eden Ergün ailesinin yaşadığı 3 katlı evin zemin katı su altında kaldı.
Ergün, kendisinin evin ikinci katında oturduğunu ve gece saatlerinde evlerinin yakınındaki kahvehanede olan babasının "Oğlum koş, ahır suya gidiyor." diye bağırdığını söyledi.
Aşağı indiğini, hem bahçeden hem rögardan su geldiğini gördüğünü ve ilk olarak ahırdaki hayvanları kurtardıklarını ifade eden Ergün, şöyle konuştu:
"Babamın ahırda bulunduğu sırada aniden yukarıda su patladı. Babamla birlikte ağabeyim, annem, yengem ve 3 çocuk evde mahsur kaldı. Ben de bodrum katına indim. Çocuklar içeride çığlık çığlığa bağırıyorlardı. O sırada balyozla evin duvarını kırdım, hemen çocukları aldım. O sırada bodruma da su gelmeye başladı ve su göğsüme kadar çıktı. Yerde kavanozlar kırılmış onların üzerine basarak çocukları ikinci kata çıkardım. O katın balkonuna da su gelince 3. kata çıkardım. Ev gitmesin diye dua ettik, ev gitse hepimiz de suya beraber gidecektik."
Ergün, daha sonra AFAD'dan arandıklarını, ekiplerin kendilerini buradan aldığını, gerekenin yapıldığını anlatarak, "Allah devletimize zeval vermesin, ellerinden geleni yaptılar. Bir sürü insan mağdur durumdaydı." dedi.
"Allah bir kuvvet sabır verdi"
Su seviyesinin ikinci kattaki balkonun altına kadar çıktığını anımsatan Ergün, "O balyoz benim elime nasıl geçti, ben nasıl oraya indim, yani hiçbir şey aklımda değil. O boğulma, hayatı kurtarma çabasıyla yeğenlerimizi, çocuklarımızı düşünüyoruz. Allah bir kuvvet, sabır verdi, iki dakika içerisinde ne olduysa ben de anlamadım. Yukarı çıktık, sadece seyre baktık. Ev, bina çökmesin diye dua ettik. Çok korktuk, çocuklar çok korktu. Elektrik trafoları patlamaya başladı. Her yer alev topuna döndü. Ağaçlar bir taraftan gidiyor, iki evin arasından su akıyor. Çok badire yaşadık. Sonuçta hayattayız, hayat devam ediyor." şeklinde konuştu.
Selde kendilerine ait 3 aracın kaldığını, hayvanlarının zarar gördüğünü dile getiren Ergün, "Maddiyat bir şekilde kazanılır, devlet bir şekilde yardım eder. Bizim için önemli olan can sağlığıydı. Kazasız belasız can kaybı olmadan bunu atlattık, buna şükrediyoruz." dedi.
Bakan Kurum, ailenin zararının giderilmesi için gerekenin yapılacağını belirterek, gerekli talimatları verdi.