Adana’da henüz 3 yaşındayken lösemiye yakalanan ve doktorların ailesine; “Her şeye hazırlıklı olun” dediği bir süreçte hayata sıkı sıkıya tutunan Yağız Yıldız, tedavi sürecinde güç alıp moral depoladığı polis amcalarını, ‘Polis Haftası’nda unutmadı.
SONER KAN / HABER MERKEZİ
2/14
En büyük hayalinin polis olmak olduğunu belirten ve hastalığının ilk dönemlerindee polisler olmadan yemek dahi yemeyen küçük Yağız, İl Emniyet Müdürü Osman Ak’ı ziyaret etti; ona çiçek verip jest yaptı. Ak da minik meslektaşının jestine jestle karşılık verip, onu polis motosikletine bindirdi.
3/14
Adana’da 3 yaşındayken lösemi teşhisi konulan ve doktorların umudunu kestiği bir dönemde hayata sıkı sıkıya tutunarak, Azrail’e çalım atan Yağız Yıldız, bugün 7 yaşına girdi. Kansere karşı verdiği mücadelede kendisini yalnız bırakmayarak güç ve moral veren polis amcalarını, ‘Polis Haftası’nda unutmayan küçük çocuk, polis üniformasını giyip, İl Emniyet Müdürü Osman Ak’ı ziyaret etti, ona çiçek verdi. Ak da minik meslektaşının jestine jestle karşılık verip, onu polis motosikletine bindirip, çeşitli oyuncaklar hediye etti.
4/14
ÖLÜME MEYDAN OKUDU
Her şey yaklaşık 4 yıl önce başladı. Yüksek ateş nedeniyle hastaneye kaldırılan minik Yağız’a ‘enfeksiyon’ teşhisi konuldu, ancak kullandığı ilaçlara rağmen ateşi düşmedi. Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi’nde tedavi edilen Yağız’ın ‘lösemi’ olduğu haberi ile Yıldız Ailesi adeta çöktü. Tedavisi için ‘kök hücre nakli’ gereken Yağız için çile dolu günler de başladı.
5/14
‘IRKÇILIK’ KURBANI OLDU
Kemoterapi gören ve bu yüzden de saçları dökülen Yağız için doktorları ailesine; “Her şeye hazırlıklı olun” demeye başladı. Ancak ne ailesinin, ne de minik Yağız’ın pes etmeye niyeti yoktu. Yağız için 2’si kordon kanı, 6 ilik bulundu. Umutlar yeşerdi yeşermesine ama bu kez de minik Yağız’ın ‘Türk’ olması sorun oldu. Uygun iliği taşıyan 2 İsrailli, Yağız’ın ‘Türk’ olduğunu öğrenince kararını değiştirdi. Diğer 2 Türk vatandaşı da ilik naklinden vazgeçti.
6/14
POLİS OLMADAN YEMEK YEMEDİ
Bulunan kordon kanları da yetersiz kalınca Yağız da ilaçlar ve gördüğü kemoterapiyle hayata sıkı sıkıya tutundu. Çocukluk yıllarının en verimli yıllarını hastane koridorlarında geçiren, yaşıtları sokakta koşup oynarken, sadece pencereden bakmakla yetinen Yağız’ın en büyük hayali de ‘polis’ olmaktı. Hastalığının ilk dönemlerinde polisler olmadan yemek dahi yemez oldu. Tedavi sürecinde polis amcaları küçük çocuğun, en büyük güç ve moral kaynağı oldu.
7/14
POLİS AMCALARINI UNUTMADI
Aradan tam 4 yıl geçti. Minik Yağız, ilik nakli olmamasına rağmen, uygulanan kemoterapi ve ilaçlarla adeta Azrail’e çalım attı. Lösemiyi yenmek için kritik 6 ayı kalan Yağız, hastalığıyla mücadelesinde her zaman yanında olan polis amcalarını, ‘Polis Haftası’nda unutmadı. Babası Sait Yıldız’ın kendisi için özel olarak diktirdiği polis üniformasını giyip, Adana Emniyet Müdürlüğü’nün yolunu tutan Yağız Yıldız, İl Emniyet Müdürü Osman Ak’a sürpriz yaptı.
8/14
JESTİNE JESTLE KARŞILIK VERDİ
Osman Ak’ı makamında ziyaret ederek, kendisine çiçek hediye eden küçük çocuğun bu jestine Ak da jestle karşılık verdi. Önce minik Yağız’a oyuncak polis arabası hediye eden Ak, daha sonra makamının girişine çağırdı motorize trafik polisinin motosikletine küçük çocuğu bindirdi. Heyecanı ve mutluluğu yüzünden okunan Yağız, sevincini Osman Ak’a sarılarak gösterdi. Yağız, motosikletin polis sirenini de çalarak, keyifli anlar yaşadı.
9/14
POLİSTEN GÜÇ VE MORAL ALDIK
Ziyaretin ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Yağız Yıldız, en büyük hayalinin polis olmak olduğunu anlatarak, “Bugün çok mutluyum. Polis amcalarımı ziyaret edip, polis motosikletine bindim. Çok heyecanlandım” dedi.
10/14
Baba Sait Yıldız da, oğlunun polislerin desteği, onlardan aldığı güç ve moralle hastalığına karşı mücadele ettiğini anlatarak, “Oğlum polisleri çok seviyor. Kendisi de zaten polis olmak istiyor. Biz de ‘Polis Haftası’nda onları ziyaret edip, yaptıkları iyilik ve verdikleri desteği unutmadığımızı göstermek istedik” dedi.