Üç bin yıllık geçmişinde pek çok uygarlığa ev sahipliği yapan, özellikle Osmanlı döneminden kalma han, hamam, cami, çeşme, köprü ve konaklarla öne çıkan Safranbolu ilçesinde Akçasu Deresi'nin iki yakasına kurulu Demirciler Çarşısı'ndaki ustalar, dededen toruna geçen ve nesillerdir süregelen zanaatkarlıklarıyla kılıç, kama, gürz, miğfer, kalkan ve mızrak gibi savaş aletleri yapıyor.
Tarihi çarşıda şimdilerde 4 usta tarafından demirin ocakta kızartılan, dövülen ve keskinleştirilen pusatlara, isteğe göre kın da yapılıyor.
Silahlar içinde en çok ilgi çeken ve haftada sadece 20 adet üretilebilen kılıçlardan "sedefli", "Zülfikar", "Yatağan" ve "subay" türleri çok tercih ediliyor.
"Hediyelik eşya olarak ilgi var"
Mesleğe 50 yıl önce çıraklıkla başlayan 65 yaşındaki demirci ustası Muhsin Ünal, AA muhabirine, tarım aletlerinden ahşap konaklarda kullanılan demir parçalara ve aksesuarlara kadar üretim yaptıklarını ama son zamanlarda en çok savaş aletlerine rağbet olduğunu anlattı.
Talep dolayısıyla özellikle kılıç yapımına ağırlık verdiklerini vurgulayan Ünal, "Kılıcın önce çelik malzemesini kesiyoruz. Sonra ocakta kızartıp döverek sap kısmını yapıyoruz. Dövme yapıyoruz, eski usul. 3-4 çeşit kılıç var, siparişe göre yapıyoruz. Türk dizilerinde gösterilen savaş sahnelerinden sonra kılıca ilgi arttı. Bize gelip 'Dizilerdeki kılıçlardan yapıyor musunuz?' diye soruyorlar. Biz de isteklerine göre yapıyoruz. Çocuklar için de yapıyoruz. Hediyelik eşya olarak ilgi var." diye konuştu.
Tarihi dizilerden dolayı turistlerin kılıca talebin yoğunlaştığını aktaran Ünal, "Hediyelik olarak, süs amaçlı yapıyoruz. Tehlikeli olabileceğinden keskin kenarlarını körelterek müşteriye veriyoruz. Kılıçları tıpkı dizilerde olduğu gibi tamamen dövme yapıyoruz. Zülfikar, düz Türk kılıcı yapıyoruz, ay şeklinde yaptıklarımız var. Müşteri nasıl isterse yapıyoruz." şeklinde konuştu.