Anadolu Ajansı, fotoğraf arşivinden derlenen karelerle Mustafa Kemal Atatürk’ün cenazesinin Dolmabahçe Sarayı'ndan Anıtkabir'e yolculuğunu anlattı.
Atatürk'ün cenazesi, 19 Kasım 1938'de Yavuz Zırhlısı ile İzmit'e götürülürken Türk Hava Kuvvetleri'ne bağlı uçaklar saygı uçuşu yaparken görülüyor.
Atatürk'ün cenazesinin 21 Kasım 1938'de Etnoğrafya Müzesi'ne nakli sırasında kortej Talat Paşa Bulvarı'ndan geçerken görülüyor.
Atatürk'ün naaşı Anıtkabir'e götürülmek üzere Etnoğrafya Müzesi'ndeki geçici kabrinden 4 Kasım 1953'te çıkarıldı. İşlem sırasında (arkada sağdan sola) Ankara Belediye Başkanı Atıf Benderlioğlu, Başbakan Adnan Menderes, TBMM Başkanı Refik Koraltan, Cumhurbaşkanı Genel Sekreteri Nurullah Tolon ve Ankara Valisi Kemal Aygün de hazır bulundu.
Ortaokul eğitimi için gittiği Selanik Mülkiye Rüştiyesinden kendi isteğiyle ayrılan Atatürk, öğrenimini Selanik Askeri Rüştiyesinde sürdürdü. Bu okulda matematik öğretmenliği yapan Yüzbaşı Mustafa Efendi, Atatürk'ü sınıftaki diğer Mustafalar'dan ayırmak için üstün yetenekli öğrencisine ikinci ad olarak "Kemal" ismini koydu.
Atatürk, kurmaylık stajı için, 1905'te Şam'da 5. Ordu emrine atandı. Suriye bölgesindeki üstün hizmetleri nedeniyle Beşinci Rütbe'den Mecidi Nişanı verilen Atatürk, 1907'de merkezi Makedonya'nın Manastır şehrinde bulunan 3. Ordu Karargahı'na atandı. Atatürk, 3. Ordu Karargahı'nın Selanik'teki kurmay şubesinde görevlendirildi.
Tam bağımsızlığa giden ilk adım
Karadeniz yoluyla 19 Mayıs 1919'da Samsun'a çıkan Mustafa Kemal, 22 Haziran 1919'da Amasya Genelgesi'ni yayımladı. Türk milletine, "Vatanın bütünlüğünün ve milletin bağımsızlığının tehlikede olduğunu, azim ve kararlılıkla vatanın kurtarılması için Sivas'ta bir kongre toplanacağını" bildirdi. Ayrıca Osmanlı Hükümeti'nin verdiği görevden ve askerlikten istifa ederek, 23 Temmuz 1919'da Erzurum'da, 4 Eylül 1919'da Sivas'ta toplanan kongrelerin başkanlığını yaptı.
Büyük Önder Atatürk, United Telegraph gazetesi muhabirine yaptığı açıklamada, Sevr Antlaşması'nı tanımadıklarını vurgulayarak, "Siyasi, adli, iktisadi ve mali bağımsızlığımızı imhaya ve neticede yaşama hakkımızı inkara ve kaldırmaya yöneltilmiş Sevr Antlaşması bizce mevcut değildir." ifadelerini kullandı.
Yunan ordusu bozguna uğratılarak, Başkomutan Mustafa Kemal Paşa'nın yönettiği Türk ordusu, Sakarya Meydan Muharebesi'ni zaferle sonuçlandırdı. 22 gün süren bu savaşta Yunan ordusu ağır kayıplara uğratıldı. Bu zafer nedeniyle Mustafa Kemal Atatürk'e, TBMM tarafından "Mareşal" rütbesi ve "Gazi" unvanı verildi.
Büyük Önder, suikast girişimine ilişkin Anadolu Ajansı'na yaptığı açıklamada, "Alçak girişimin benim şahsımdan ziyade mukaddes Cumhuriyetimize ve onun dayandığı yüksek ilkelerimize yönelmiş bulunduğuna şüphe yoktur. Benim naçiz vücudum bir gün elbet toprak olacaktır fakat Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır." değerlendirmesinde bulundu.
Yalnızca Türk milletinin Kurtuluş Savaşı'nı başarıyla yöneten bir komutan olarak değil, aynı zamanda gerçekleştirdiği devrimlerle de dahi bir devlet adamı olarak tarihe geçen Mustafa Kemal Atatürk, 57 yıl süren yaşamında, milletinin ve vatanının bağımsızlığı için yılmadan çalıştı ve girdiği her mücadeleden zaferle çıktı.