İnternet ortamında gezilebilen dünyaca ünlü 10 müze
Avuçlarımızın içerisinde bir dünya tutuyoruz artık. Saniyeler içerisinde evrenin diğer köşesinde hatta galakside neler olup bittiğini öğreniyoruz. Dijitalleşmenin maksimum seviyeye ulaştığı günümüzde bu haberimiz müze severleri yakından ilgilendiriyor. Artık dünyanın en ünlü müzelerindeki bölümler ve eserlerin bazıları sanal ortamda incelenebiliyor. Başka ülkeye gitmeye gerek kalmadan oradaki müzeleri erişime açık şekilde bulunduğunuz yerden inceleyebilirsiniz. İşte o müzelerden en dikkat çekenleri…
Günümüze ulaşan ve Ayasofya olarak tanıdığımız yapı üçüncü ve son kez inşa edilmiş olanı. Daha öncesinde iki ayrı kilise daha inşa edilmiş. Miladi 360 yılında burada inşa edilen ilk kilise eski bir Roma tapınağı üzerine kurulmuş bir bazilikaydı. Bu yapı 404 yılında, İmparator Arcadius'a karşı çıkan ayaklanmada çıkan bir yangınla kül oldu. Yangından 11 yıl sonra, İmparator II. Teodosius döneminde inşa edilen ikinci kilise de yine bir yangınla, 532 yılında çıkan Nika isyanı sırasında yandı.
2/43
Önceki iki kiliseden çok daha büyük ölçekli üçüncü kilisenin yapımına İmparator I. Justinianus'un emriyle 532 yılında başlandı. İmparator kilisenin inşasının olabildiğince çabuk bitmesini istiyordu. Ülkenin dört bir yanına salınan haberlerle eski kentlerden kalma sütun ve mermerler gemilerle İstanbul'a getirtildi. Yüz ustabaşı, bin usta ve on bin civarında işçinin çalışmasıyla Ayasofya 6 yılda tamamlandı.
3/43
Ayasofya İstanbul'un fethi ile birlikte başlayan Osmanlı döneminde çeşitli onarımlar gördü. Mimar Sinan 16'ncı yüzyılda binayı depremlere karşı koruyan payanda duvarlar ekledi. Bu duvarlar sayesinde Ayasofya'nın Bizans döneminde defalarca çöken kubbesi bir daha hiç çökmemiştir. Mihrap çevresi, Türk çini sanatı ve Türk yazı sanatının en güzel örnekleriyle bezendi.
4/43
Ayasofya'nın bahçesinde bulunan Sultan II. Selim, Sultan III. Mehmed, Sultan III. Murad ve şehzadelerin türbeleri, Sultan I. Mahmud'un şadırvanı, sıbyan mektebi, imareti, kütüphanesi, Sultan Abdülmecid'in hünkâr mahfeli, muvakkithanesi, Ayasofya'daki Osmanlı çağı örneklerindendir. Ayasofya'daki papaz odaları Ayasofya'nın camiye dönüştürülmesinden sonra medrese olarak kullanılmış, ancak İstanbul Üniversitesi'nin temeli sayılan bu medreseler 1934 yılında Müzeler Müdürlüğü tarafından yıktırılmıştır.
5/43
Sultan Abdülhamit döneminde, devrinin büyük hattatlarından Kazasker Mustafa İzzet Efendi, cami içinde 7 buçuk metre çapında yuvarlak sekiz levha hazırlamıştı. Bu levhalarda, "Allah" ve "Muhammed" isimleri yanı sıra, dört büyük halifenin isimleri "Ebu Bekir", "Ömer", "Osman", "Ali", ve Peygamberimizin torunları "Hasan" ve "Hüseyin" isimleri yazılıdır.
Caminin 1935 yılında müzeye çevrilmesinden sonra içeride bulunan eşya ve halılarla birlikte bu levhalarda kaldırılmıştır. Ancak kapılardan sığmayan bu levhalar, uzun bir süre bir köşede bekletildikten sonra tekrar yerlerine asılmışlardır.
6/43
Yine Kazasker Mustafa İzzet Efendi'ye ait kubbenin göbeğinde yazılı olan Nur suresinin 35. ayeti yabancı bir araştırmacı tarafından kazınarak altında bulunması muhtemel mozaikler araştırılmak istenmiş, ancak müsaade edilmemiştir.
7/43
Eskiden kilise olan Ayasofya'nın absidinin yönü diğer kiliselerde olduğu gibi Kudüs'e yönelik olması gerekirken hafifçe kıbleye yöneliktir.
8/43
Bu direk yapısı itibariyle nemli bir görünüm arz etmektedir. Üzerindeki delik, Hristiyanlık devrinden beri bulunmaktadır. Rutubeti emen direklerden hastalar şifa umduklarından, elleri ile delik açmışlardır. Bu direkle ilgili pek çok efsane vardır.
9/43
Ayasofya (Hagia Sophia) ismi Yunanca "Kutsal Bilgelik" anlamına gelir. Ayasofya'nın Osmanlı'nın kullandığı farklı bir adı olduğu, Fatih'in 66 metreyi bulan vakıfnamesinde ortaya çıktı. Prof. Dr. Ahmed Akgündüz'ün araştırmalarında ortaya çıkan isim, İstanbul'un fethini simgeleyen: Fethiye Camii.
10/43
Louvre Müzesi, Fransa
Dünyanın en etkileyici yerlerinden ve müzelerinden biri olan Louvre Müzesi 73 bin metrekare alan üzerinde (başka bir deyişle 10 futbol sahası kadar) yer alması ve hepsi ziyaretçilere gösterilmese de toplamda 350 binden fazla esere sahip olması sebebiyle dünyanın en büyük müzesi olarak kayıtlara geçmiş.
11/43
Eğer müzede sergilenen her bir eseri 1 dakika kadar inceleyecek olursanız tüm eserleri görmeniz 35 bin dakika, yani 73 gün sürecektir. Ki bu sırada her gün aralıksız 8 saat boyunca eserlere bakıyor olmanız lazım.
12/43
Bugün müze olarak kullanılan bina ilk başta bir kale olarak yapılmış. 1190 yılında Kral Philippe Auguste tarafından yaptırılan bu kale, 14'üncü yüzyıl başlarında Kral V. Charles tarafından malikâneye dönüştürülmüş ve 16'ncı yüzyılda da Kral I. François burayı Kraliyet Sarayı olarak kullanmış.
13/43
Bu dönemde İtalya'dan getirtilen 12 tablo ile de Kraliyet Sanat Koleksiyonu'nun temelleri atılmış ve ardından geçen sürede koleksiyona sürekli eklemeler yapılmış. Ayrıca dönemin kraliyet ailesi sadece sanat eserleri toplamakla da yetinmemiş, 1692 yılında Kral XIV. Charles burada iki sanat akademisi kurmuş.
14/43
1793 yılına gelindiğinde ise Kraliyet Ailesi'nin resmi konut olarak Versailles Sarayı'na taşınmasıyla Louvre bir müze olarak toplamda 537 adet eserle halkın ziyaretine açılmış. Tabii koleksiyonun genişlemesi de bu tarihten sonra hızlanmış ve bugünkü 350 binden fazla sayıda esere çok kısa bir sürede ulaşılmış.
15/43
Louvre Müzesi Batı Avrupa, Doğu Avrupa, Mısır ve diğer İslam eserlerinin, resim, heykel ve dekoratif eserlerin sınıflandırılarak farklı galerilerde sergilenmesinin yanında müzenin tarihi ile ilgili bilgi alabileceğiniz Pavillon De L'Horloge, kraliyet bahçeleri ve müzenin önünde yer alan cam piramit gibi farklı bölümlere de sahip.
16/43
Müzenin en popüler eserlerinin başında elbette Da Vinci'nin Mona Lisa'sı geliyor. Bunun dışında Gericault'un Medusa'nın Salı isimli tablosu, Jan Vermeer'in Dantelci Kız adlı tablosu, Milo Venüsü ve Marly Atları heykelleri, Michelangelo'nun İki Köle isimli heykeli, Ortaçağ Hendeği kalıntıları ve Perrault Sıra Sütunları da görmeden müzeden ayrılmamanız gereken eserlerden.
17/43
British Museum, İngiltere
British Müzesi, İngiltere'nin göz bebeklerinden bir tanesi olan, geçmiş zamanları günümüze getiren çeşitli sayılardaki objelerin, yapıtların ve tarihi kalıntıların sergilendiği özel bir müze olarak bilinir. Roma Mısır ve Yunan kültürüne ait eserlerin bulunmasının yanı sıra İngiltere'nin en büyük müzesi olma unvanına sahiptir.
Günümüzde Great Russel Street adlı sokakta halka ve turistlere ücretsiz olarak hizmet vermektedir. British Müzesinde eser sayısının fazla olmasının yanı sıra daha rahat şekilde sergilenmesi ve korunmasını sağlanmak için zaman içerisinde çeşitli bölümlere ayrılmıştır.
18/43
Günümüzde yaklaşık olarak 7 milyon nesneyi himayesinde bulunduran British Müzesinin halka açılış tarih 15 Ocak 1759 olarak kayıtlarda yer almaktadır. Dünya çapında üne sahip müzenin yaratılmasında en etkili olay İngiliz halkından soylular tabakasında olan aristokrat natüralist, koleksiyoncu ve doktor gibi unvanlara sahip Sir Hans Slome'un(1660- 1753) ölümü olmuştur.
Onun ölümü ile yeni bir süreç başlamıştır. Yaşadığı süre içerisinde kendisinin sahip olduğu yaklaşık olarak 69,352 parçalık bir sanat koleksiyonu devlete miras olarak kalmıştır. Bu rakamın fazla olması devlet adamlarını bir müze oluşturmaları için teşvik etmiştir.
19/43
Mimari açıdan Louvre Müzesi'nde yer alan piramide benzetilmektedir. Eskiçağ yapıtları bölümü, sikkeler ve madalyalar bölümü, baskılar ve çizimler bölümü ve insanlık müzesi adı altında sergilenen etnografi bölümü olmak üzere toplam dört bölümden oluşmaktadır.
20/43
Saymakla bitiremeyeceğimiz eserlere sahip müze içerisinde; Dünya harikalarından sayılan Bodrum Halikarnas Mozolesini, Nemrut Heykellerini, Atina'dan Londra'ya Lord Thomas Bruce Elgin tarafından götürülen Elgin(Parthenon) Mermerlerinin yanı sıra iki metre yüksekliğinde 50 cm genişliğindeki heybetli bir görünüme sahip Asur Kara Dikilitaşını, Orta Doğu galerisi içerisinde sergilenen Rosette Taşını, en çok ilgi gören bölümlerden olan etnografi galerisindeki mumyaları, Ortaçağ dönemine ait 78 parçalık Lewis Satranç figürlerini Ain Sakhri'yi ve saymakla bitiremeyeceğimiz birçok eseri görebiliriz.
21/43
Solomon R. Guggenheim Müzesi, Amerika
Frank Lloyd Wright tarafından 1943 yılında tasarımına başlanan ve 1959 yılında tamamlanan Solomon R. Guggenheim Müzesi New York şehrinin en ikonik yapılarından bir tanesi. Frank Lloyd Wright öldükten 6 ay sonra açılabilen Solomon R. Guggenheim Müzesi, bu bağlamda Frank Lloyd Wright'ın en uzun süren projelerinden bir tanesi.
22/43
Yapıya girildiğinde ilk karşılaşılan mekan müzenin 28 metre yüksekliğindeki büyük galeri boşluğu. Bu atrium cam bir kubbe ile kapatılmış. Galeri boşluğunun hemen yanında, 6 kat boyunca yükselen bir rampa bulunmakta. Bu rampa sayesinde hem katlar arasındaki bağlantı çok daha akışkan bir sürekli sağlanmış hem de müzeye gelen ziyaretçilerin yukarı katlara çıkarken duvarlara asılmış sanat eserlerini gözlemleyebilmeleri sağlanmış.
23/43
Guggenheim, kısa süre içinde 150'ye yakın eserden oluşan bir koleksiyona sahip oluyor ve 1930'lar boyunca farklı dönemlerde New York'taki Plaza Hotel'in odalarında halka açık mini-sergiler açılıyor. Yalnızca bu sanat koleksiyonunu yönetmek ve geliştirmek için değil, sanat eğitimini ve halkın sanata olan ilgisini teşvik etmek amacıyla 1937'de bir vakıf kurulmasına karar veriliyor. 1939 yılında vakıf, Guggenheim koleksiyonun sürekli olarak halka açık bir şekilde sergilenebilmesi için New York'ta bir bina kiralıyor ve bu müzeye "The Museum of Non-Objective Painting / Objektif Olmayan Resim Müzesi" adı veriliyor.
24/43
National Gallery Londra 1824 yılında kuruldu. Binası Trafalgar Meydanı'nın kuzey ucunda bulunmaktadır. Sahipliğini İngiltere devletinin yaptığı müze, 13. yüzyıl ile 19. yüzyıl dönemini kapsayan yaklaşık 2300 esere ev sahipliği yapmaktadır. Girişin ücretsiz olduğu müze yıllık ortalama 6,4 milyon ziyaretçisi ile dünyanın en çok ziyaret edilen müzelerinden biri konumundadır.
25/43
Amerikan Hava Kuvvetleri Müzesi, Amerika
71 bin metrekare alana kurulan müze iki dev hangardan oluşuyor. 15 Aralık 2003 tarihinde kapılarını ziyaretçilerine açan müzede havacılık ve uzay tarihinde önemli yer tutan yüzlerce aracı görmek mümkün. Müzede Birinci Dünya Savaşı'ndan günümüze kadar birçok uçak modeli yer alıyor.
26/43
Enola Gay adıyla bilinen ve Japonya'nın Hiroşima kentine ilk atom bombasını atan Boeing B-29 tipi uçak da müzede yer alıyor. Enola Gay, müzenin en ilgi çeken uçaklarından biri. Hiroşima'ya atılan atom bombası yüzünden 45 bin kişi yaşamını yitirmiş, bombardımanın etkileri yıllarca sürmüştü.
27/43
Müzenin bir başka bölümünde ise dünyanın en hızlı askeri uçağı yer alıyor, Lockheed SR-71 Blackbird. Londra'dan Californiya'ya yaklaşık 4 saatte uçabilen, Kuzey Carolina'dan Ortadoğu'ya 10 saatte gidip gelebilen, sesten üç kat hızlı uçabilen, bir dönem dünyanın en hızlı uçağı şimdi Virginia'daki havacılık ve uzay müzesinde ziyaretçileri ağırlıyor.
28/43
Müzede belki de en fazla ilgi gören ise uzay mekiği Discovery. İlk kez 1984'te uzaya fırlatılan, dünya yörüngesinde 5,750 defa döndükten, 238 milyon kilometre yol kat ettikten ve uzayda 365 gün geçirdikten sonra 2011'de emekliye ayrılan uzay mekiği bütün görkemiyle müzede dikkatleri üzerine çekiyor.
29/43
Bütün büyüklüğüne rağmen müze hala büyüyor. Mayıs 2012'den buyana müzede 169 uçak ile 152 uzay aracı sergileniyor. 200 uçağın daha sergilenmesi için müzenin genişletilmesi çalışmaları devam ediyor.
30/43
Smithsonian National Museum of Natural History, Amerika
Müze, içerisinde 145 milyon örnek ve eser barındırıyor. Sergilenen her şey uzayda ve zamanda bir 'an'ı yansıtıyor. Araştırmacılar bu nesneler üzerinden kritik bilgiler toplamaya devam ediyor. Geçmişle ilgili bu keşifler geleceği modellememize ve tahmin etmemize yardımcı oluyor.
31/43
The Metropolitan Museum of Art, Amerika
Metropolitan Müzesi (Metropolitan Museum of Art) kısaca "the Met", New York City'de bulunan ve Amerika Birleşik Devletleri'ndeki en büyük sanat müzesidir ve dünyadaki en çok ziyaret edilen sanat müzelerinden biridir.
32/43
Müzenin kalıcı koleksiyonu, klasik antik ve eski Mısır'dan gelen eserler, hemen hemen tüm Avrupa ustalarından gelen tablolar, heykeller ve kapsamlı bir Amerikan ve modern sanat koleksiyonundan oluşur. Metropolitan Müzesi, Afrika, Asya, Okyanus, Bizans, Hint ve İslam sanatından oluşan geniş bir koleksiyonu barındırmaktadır. Müze müzik aletleri, kostümler ve aksesuar koleksiyonlarının yanı sıra dünyanın dört bir yanından antik silah ve zırh örnekleri de bulundurmaktadır.
33/43
Metropolitan Museum of Art, 1870 yılında Amerikan toplumuna sanat eğitim düzeyini geliştirmek amacıyla kuruldu. Açılışı 20 Şubat 1872'de yapıldı
34/43
Dali Müzesi, İspanya
Salvador Dali Müzesi'nin binası, Dali'nin çocukluğu zamanındaki Figueres Belediye Tiyatrosu'dur ve sanatçı ilk sergisini 14 yaşındayken bu binanın 2. katında açmıştır. Bina İspanyol İç Savaşı'nda bombalandığı için yıllarca harap halde kalmış, 1960 yılında Figueres Belediye Meclisi tarafından Dali'ye hibe edilmiştir.
35/43
Dali yarı yıkık haldeki binayı genişletilerek baştan düzenlemiş ve 1974'te bugünkü müzeyi açmıştır. Sanatçının kendi koleksiyonundan oluşan 4000 sanat eseri ile dünyadaki en büyük Dali müzesidir. Sanatçı müzeyi tasarlarken buranın teatral, sansasyonel ve hayatının en büyük sürrealist objesi olmasını istemiştir.
36/43
Müzede sanatçının resimlerinin yanında tüm sanat dönemlerinden heykelleri, üç boyutlu kolajları, mekanik eserleri, Mae West'in yüzü biçiminde tasarlanmış bir oturma odası da sergilenmektedir. Kendi eserleri dışında özel koleksiyonunda yer alan El Greco'dan Marchel Duchamp'a farklı resimler ve yakın arkadaşı Katalan ressam Antoni Pitxot'a ait bir galeri de bulunur.
37/43
Vatikan Müzeleri ve Sistina Şapeli, İtalya
Vatikan, ruhani bir merkez ve mimari açıdan mükemmelliğe ulaşmış tarihi yapıların bolluğunun yanında resim, heykel gibi plastik sanatların en değerli eserlerinin sergilendiği müzeleriyle biliniyor.
38/43
Aslında Vatikan Müzeleri Papalar'ın sanat düşkünlüklerinden doğan bir müzeler kompleksi. Koleksiyonun temeli Papa II. Julius'un sanat eserlerini toplamaya Apollo Belvedere Heykeli ile başlamasıyla atılmış ve ardından gelen 5 yüzyılda da dünyanın farklı yerlerinden sanat eserleri ile antik kalıntılar toplanmış.
39/43
Sistina Şapeli, Vatikan ve Roma başta olmak üzere dünyanın en değerli sanat eserlerinin bulunduğu bir şapeldir. Vatikan Müzesi'ne bağlı olan ve müzenin son durağı olan şapel, her yıl dünyanın dört bir köşesinden gelen yaklaşık 4,5 milyon ziyaretçi tarafından ziyaret edilir.
40/43
Roma'nın en önemli sanatsal hac yeri olan Sistina Şapeli, Papa IV. Sixtus için, 1477 ile 1481 yılları arasında yaptırılmıştır. IV. Sixtus şapeli boyaması için aralarında Botticelli'nin de olduğu ve o günün en büyük sanatçılarını görevlendirmiştir. Başlangıçta tavan altın yaldızlarla süslenerek maviye boyanmış ve duvarlara Musa ile İsa'nın hayatından sahneler çizilmiştir. Sixtus'un yeğeni, Papa II. Julius 1508'den 1512 yılları arasındaki mavi-altın rengindeki tavanı değiştirmesi için Michelangelo'yu tutmuştur.
41/43
Michelangelo, tavan fresklerini, Papa II. Julius için 1508-12 arasında yapmış, özel bir iskele üzerinde tek başına çalışmıştır. Dünyanın Yaratılışı ve İnsanın Düşüşü gibi konumların betimlendiği ana panolar Eski ve Yeni ahit figürleriyle sarılmıştır.
42/43
Ziyaretçiler için tasarlanmış bu sahneler günah ile ilahi öncelikler ile ilgili önemli prensipleri konu alır. Tavanda yer alan en ünlü sahnelerden biri Adem'in Yaratılışı Sahnesi'dir (The Creation of Adam).
43/43
Tavanda yer alan Adem'in Yaratılışı sahnesi dışında, Adem ve Havva'nın Bilgi Ağacı'ndan yasak meyveyi tatmaları ve Cennet'ten kovulmalarının betimlendiği İlk Günah, Libya Kahini, Güneşin ve Ayın Yaratılışı sahneleri de şapeldeki önemli betimlemelerdendir.