Göbeklitepe'de bulundu! BM Genel Merkezi'nde sergilenecek

Harran Ovası'na hakim Şanlıurfa'nın Örencik köyü yakınlarında dünyanın bilinen en eski ve en büyük inanç merkezi Göbeklitepe, 2018 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne girdi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 2019'da açılışını yaptığı Göbeklitepe, o senenin 'Göbeklitepe Yılı' ilan edilmesiyle yerli ve yabancı ziyaretçilerin uğrak yeri oldu. Yaklaşık 12 bin yıllık geçmişe sahip Göbeklitepe'deki kazılarda Neolitik Çağ'la ilgili pek çok bulguya rastlandı.

En dikkat çekici buluntular ise boyu 6 metreyi, ağırlığı 40 tonu bulan 'T' formlu anıtsal dikili taşlar oldu. 10 tanesi dairesel planda dizilen ve araları taş duvarlarla örülü dikili taşlar, büyük ilgi gördü.

Dikilitaşların çoğunda insan, hayvan ya da soyut semboller bulunuyor. Taşa işlenen en eski rölyeflerin yanı sıra üç boyutlu hayvan kabartmalarına da rastlandı. Gövdesinde el, kol ve parmak motifleri bulunan dikili taşlar ise stilize insan heykelleri olarak yorumlandı.

18 NUMARALI DİKİLİ TAŞ BM YOLCUSU

İşte bu dikili taşlardan Göbeklitepe'nin 'D yapısı' olarak bilinen bölümünde bulunan 5,5 metre yüksekliğindeki 'P18' numaralı taşın kopyası, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın projesi kapsamında BM Genel Merkezi'ne resmi sanat hediyesi olarak sunulacak.

Gövdesinde dirsekten bükülmüş insan kolu ve iki el, aslan postu, tilki ve kemer figürleri bulunan taşın yarı ölçülerinde olacak replikasının yapımı için Şanlıurfa'daki taş ocağından temin edilen taşlar kamyonla İstanbul'a götürüldü. İstanbul'da Şanlıurfalı arkeolog Ahmet Demirtaş, ekibi ile birlikte 1 aydır taşın birebir kopyasını yapım işini sürdürüyor. BM Genel Merkezi'nde kalıcı olarak sergilenecek taşın replikası ağustos ayında New York'a gönderilecek.

'TAŞ OCAĞINDAN TEMİN EDİLDİ'

Kopyanın yapımına mayıs ayında İstanbul Şişli'deki atölyesinde başlayan arkeolog Ahmet Demirtaş, DHA'ya konuştu. Demirtaş, Göbeklitepe'nin '18' numaralı taşının 1/2 oranında küçültülmüş olanını yaptıklarını söyledi. Taşın, Şanlıurfa'daki bir taş ocağından temin edilerek kamyonla getirildiğini anlatan Demirtaş, "Göbeklitepe Şanlıurfa'da olduğu için böyle bir bağlantı kurulsun istendi. Burada bir mermer atölyesinde daha iyi çalışabilmemiz için taş kalibre edildi.

Burada kullandığımız taş, masif taş yani kalker taşı. 'Urfa taşı' olarak biliniyor yumuşak bir taş. Özelliği zaman geçtikçe oksijenle teması sonucunda daha da sertleşiyor olması. Şu anda atölyemizde doku çalışması yapıyoruz daha sonra da üstündeki figürleri çalışmaya başlayacağız" dedi.

'AĞUSTOS AYINDA BİTECEK'

Demirtaş, taşın yapımının yaklaşık bir ay sonra tamamlanmasının planlandığını söyleyerek, "Haftada 6 gün, günde 4-5 saat çalışıyoruz. Ağustos başında bitirmeyi planlıyoruz. Arkadaşlarımız ana gövdede çalışıyor. 2 metre 75 santim boyunda olacak. Çok heyecanlıyız çok mutluyuz" diye konuştu.

'TAŞIN BÜTÜN ÖZELLİKLERİNİ YANSITIYORUZ'

Ahmet Demirtaş, kopyası yapılan '18' numaralı taşın önemini de anlattı. Demirtaş "18 Numaralı taş Göbeklitepe'nin 'D Tapınağı'nda ortada duran iki önemli taştan biri. Üstünde tilki figürü var, kaide kısmında da ördekler var. Üstündeki figürlerin çok olmasından dolayı önemli bir taş, insan motifi de var. Replikasını yapıyoruz; ama bütün özelliklerini yansıtıyoruz. Taşın öne doğru eğriliği dahil her şeyi birebir yapılıyor. Yapım bittikten sonra taşlar paketlenecek ve üstü kontra ile sıkıştırılmış ahşap cinsi malzeme ile kaplanacak" dedi.

Kendisi de Şanlıurfalı olan Arkeolog Ahmet Demirtaş, "Bir hikayesi olsun istendi Bakanlık tarafından. Taş burada da var; ama biz Şanlıurfa'dan getirilsin istedik. Çünkü Göbeklitepe de orada. Ayrıca bir de hikayeye benim Şanlıurfalı olmam eklendi. Böyle hoş bir bağ kuruldu" şeklinde konuştu

ANADOLU'DAN İKİNCİ ESER

Ağustos ayında Türk Hava Yolları tarafından ücretsiz olarak götürülecek 2 ton ağırlığındaki eserin kopyası Anadolu'dan BM'ye giden ikinci eser olacak. New York'taki Genel Merkez'de sergilenen ilk Anadolu eseri, M.Ö 1280'li yıllarda gerçekleşen Kadeş Savaşı sonrası imzalanan tarihteki en eski diplomatik metinlerden olan Kadeş Barış Antlaşması metni. Eserin bakırdan yapılan büyütülmüş kopyası 1970 yılında dönemin BM Genel Sekreteri U Thant'a sunulmuştu.