Türkiye'den Beyaz Kıta'da bilim diplomasisi ziyaretleri
8. Ulusal Antarktika Bilim Seferi'ne katılan Türk bilim ekibi, sefer koordinatörü Prof. Dr. Burcu Özsoy ve Türkiye Cumhuriyeti Buenos Aires Büyükelçisi Süleyman Ömür Budak öncülüğünde Beyaz Kıta'da diplomatik ziyaretler yaptı.
Cumhurbaşkanlığı himayesinde, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı uhdesinde, TÜBİTAK MAM Kutup Araştırmaları Enstitüsü koordinasyonunda yapılan 8. Ulusal Antarktika Bilim Seferi devam ediyor.
Sefere katılan Türkiye Cumhuriyeti Buenos Aires Büyükelçisi Süleyman Ömür Budak ile 8. Ulusal Antarktika Bilim Seferi Koordinatörü Prof. Dr. Burcu Özsoy ve beraberindeki heyet, Güney Kore'ye ait King Sejong İstasyonu, Polonya'nın Henryk Arctowski İstasyonu ve Potter Koyu'nda yer alan Arjantin'e ait Carlini Üssü'nü ziyaret etti.
Heyet, bu ziyaretlerde bilim insanlarıyla bilgi alışverişinde bulundu.
8. Ulusal Antarktika Bilim Seferi Koordinatörü Prof. Dr. Burcu Özsoy, AA muhabirine, kutup bölgelerinde bilim diplomasinin önemine işaret ederek, "Çok uzak, ekstrem noktalardan bahsediyoruz. Antarktika'da, şu an Türkiye'den uzaklığı yaklaşık 14 bin kilometre olan bir noktadayız." dedi.
Burada çeşitli ülkelerin üslerinin bulunduğunu dile getiren Özsoy, "1900'lü yılların başından beri Antarktika'da varlık gösteren ve özellikle bilimle önde olan ülkeler, yine bilimsel çalışmalar aşamasında ciddi bir işbirliği bekliyor. Bu işbirliği beklentisi bizde de mevcut. TÜBİTAK MAM Kutup Araştırmaları Enstitüsü olarak bilim diplomasisini benimsediğimiz gibi ülkelerle işbirliği protokollerimiz de mevcut." diye konuştu.
"Antarktika'da 30 ülkeye ait 100'e yakın bilimsel araştırma üssü bulunuyor"
Prof. Dr. Burcu Özsoy, "bilim ve barış kıtası" olarak adlandırılan Antarktika üzerinde 30 ülkeye ait 100'e yakın bilimsel araştırma üssü ve istasyonu bulunduğunu belirterek, Türkiye'nin de Horseshoe Adası üzerinde 2018 yılında kurulan bir bilimsel araştırma kampının olduğunu söyledi.
Antarktika'nın hiçbir dünya ülkesine ait olmayan, Antarktika Antlaşmalar Sistemi ile koruma altında bulunan ve bu anlaşmalar sistemi dahilinde yönetilen bir kıta olduğuna işaret eden Özsoy, bu sistemde istişari statüde 29 ülke olduğunu, Türkiye Cumhuriyeti'nin bu antlaşmaya 1995 yılında taraf olup 8 yıldır ulusal anlamda bilimsel çalışmalar yürüttüğünü kaydetti.
