ARZU AKYOL / arzu.akyol@aksam.com.tr
1970’lerin en sevilen yorumcularından biri olan Ersan Erdura’yla Küçükçekmece Gölü’ne bakan çalışma odasında geçmişten bugüne müzik yolculuğunu ve hayatı konuştuk. Anneannesinin, o daha 11 yaşındayken hediye ettiği ve tüm müzik yolculuğunun şahidi olan ilk gitarı da bize eşlik etti.
Anneannesinin aldığı bu hediyeyle 11 yaşında müziğe başlayan Erdura, 12 yaşında ilk orkestrasını kurmuştu bile. Ve yine aynı dönem tanıdığı bir ses, Elvis Presley müzik tarzını belirledi. Ses ve fizik olarak çok benzemesi nedeniyle de ‘Yerli Elvis’ olarak tanındı. 1965 yılında Son Saat Gazetesi’nin düzenlediği yarışmada ‘En İyi Solist’, 1967’de Hafta Sonu Gazetesi’nin yarışmasında ‘Altın Ses’ oldu. Ardından gelen albümler; 1978 yılında ‘Türk Hafif Müziğinde Yılın Erkek Sesi’ dalında Altın Kelebek Ödülü’nü getirdi. Artık Tüm Türkiye’de tanınan biriydi... İşte bu yolculuğun en kritik noktasında bir karar verdi ve şöhreti değil istikrarı seçti. ‘Star’ olmak yerine, az ama öz bir kitleye, kendi inandığı müziği yapmayı tercih etti. Öyle bir istikrardı ki bu, bir otelin barında yaptığı ve mekânın kapanmasıyla nihayetlenen programı tam 16 yıl sürdü. 1968 yılında büyük aşkı Leyla Hanım ile evlendi. Üç kızı oldu. Leyla Hanım, hayatı boyunca en büyük destekçisi oldu. “Çok şaşaalı günler yaşadım. 25-30 bin kişiye konser verdim. Herkes gitti ama ailem kaldı.” Seçtiği düzgün ve istikrarlı yol ona çok paralar kazandırmadı ama hayatı boyunca kendi ayakları üzerinde durmasını sağladı. 64 yaşında, hâlâ şarkı söyleyerek hayatını sürdürüyor. Bu 50 yıllık emek, geçtiğimiz yıl Magazin Gazetecileri Derneği’nin (MGD) verdiği ‘Yaşam Boyu Meslek Onur Ödülü’yle taçlandırıldığında hayatının en mutlu anlarından birini yaşadı. Onu özleyenlere bir de müjdesi var Ersan Erdura’nın. Önümüzdeki kış sözleri kızına, besteleri kendisine ait 4 şarkıdan oluşan bir albüm hazırlıyor.