Hatırlamakta, hatırlatmakta fayda var. Unutmamak gerek, unutturmamak da.
Hadise mühim!
Vaktiyle CHP'nin başına geçecek en son isim kim deselerdi ve bu soruyu da CHP'lilere sorsalardı?...
Herhalde Kemal Kılıçdaroğlu 'en son kişi' olarak bile kimsenin aklına gelmezdi.
Dahası var; Kılıçdaroğlu gibi bir ismin Deniz Baykal'ı devirmesini hiç kimse hayal edebilir miydi?
Kesinlikle hayır!
Peki deve dişi gibi adamlar dururken Kılıçdaroğlu'nun Atatürk'ün kurduğu partide genel başkan olması mümkün müydü?
Asla!
Kılıçdaroğlu önce Soros'un yan kuruluşu TESEV'in kurucusu oldu. Sonra birileri eline mavi dosyalar tutuşturdu. O mavi dosyalardan biri de Abdullah Gül'e aitti mesela.
Yolsuzluk, usulsüzlük dosyası!
Kemal Bey o dosya önünde poz vermişti; arşivlerden bulabilirsiniz.
Kim derdi ki aynı Kemal Bey yıllar sonra Abdullah Gül'ün cumhurbaşkanlığı adaylığı için çırpınıp ter dökecek?
Neyse!
Bir el 'yolsuzluklarla mücadele eden' adam rolünü oynattı uzun süre Kılıçdaroğlu'na.
Sonra Deniz Baykal FETÖ marifetiyle bir kaset kumpasına kurban gitti.
Yerine Kılıçdaroğlu geldi.
Şaka gibiydi ama gerçekti.
Gezi'de ortalığı yangın yerine çeviren Vandalları cesaretlendirme görevi ona verilmişti.
17/25 Aralık FETÖ darbesinin sözcülüğünü de ona verdiler.
Hiç itiraz etmedi. Bir ölçüde bu görevleri layıkıyla yerine getirdi!
15 Temmuz'a 'tiyatro, kurgu diyeceksin' dediler, ikiletmedi.
'PYD terör örgütü değil' diyeceksin dediler, dedi.
Hâsılı ne dedilerse yaptı.
Hendek teröründe kan döken PKK'lı teröristlere 'arkadaşlar' bile dedi.
Vallahi hepsini yazmaya kalksam günler sürer.
Son tahlilde gelelim günümüze.
Birileri şimdi Kılıçdaroğlu'na 'Hafter ol' demiş.
'Guaido ol' demiş.
O da şimdi bu görevi ifa etmeye çalışıyor.
Paralel bir hükümet oluşturma gayretinde.
Orayı burayı basıyor, memurları tehdit ediyor, askere laf sayıyor.
'Erdoğan meşru değil ben meşruyum' pozları veriyor. Milleti yok sayıyor. Öğretmeni, sanatçısı, çiftçisi, işçisi... Alayına saldırıyor, aşağılıyor.
Soros'un dünya üzerinde sayısız ülkede denediği bildik bir taktiktir bu.
Kadife, Yasemin, Gül bilmem ne devrimlerinden birini kendince hayata geçirmeye çalışıyor.
Bizimki 'Kaktüs Devrimi'ne teşne.
Şimdi en başa dönüp sırasıyla Gezi olaylarına benzer bir organizasyon tertipleyecek.
17/25 benzeri bir 'operasyon' çekecek!
Hendek olaylarını aratmayacak kalkışmalara çanak tutacak.
Yazın bir köşeye 'demişti' dersiniz.
Görünen o ki Kılıçdaroğlu'na birileri 'seni cumhurbaşkanı yapacağız' sözü vermiş.
Kılıçdaroğlu da cumhurbaşkanlığının oyla değil 'o sözle' mümkün olabileceğine inanmış.
Yazık!
Ve son bir not.
İktidar kendisine yönelik hazırlanan bu tertiplerin farkında mı bilmiyorum? En azından farkında olduğunu gösterir bir emare göremiyorum. Şundan emin olmalı ki önümüzdeki süreçte içeriden dışarıdan çok ağır saldırılara maruz kalacak. Şimdilerde tüm dikkatini, enerjisini kur üzerinden yapılan saldırılarla mücadeleye ayırmış durumda. Olan biteni tek cümleyle ifade etmek gerekirse birileri ustaca Erdoğan'ın dikkatini dağıtmaya çalışıyor.