ŞAM
'Ortadoğu pokerinde Ankara'nın eli çok güçlüydü, ancak Arap baharı oyunun tüm kurallarını değiştirdi. Şu anda AKP'nin elinde bir flaş royal yerine sadece kız, papaz, sinek ve kupa var. Hala güçlü kartlar ama oyunun kuralı değişti.'
Henry Barkey, Ankara'nın Suriye'de olan bitenler karşısındaki sıkışmışlığına dair bu yorumu yapıyor.
AKP'nin 'Komşularla sıfır sorun politikası ülkeler ve halklarla değil daha çok rejimlerleydi' diyen Barkey özetle şu tespitleri yapıyor: 'Ankara, Ortadoğu'da daha fazla ticaret yapmak istiyordu. Türk mallarının satışı dramatik ölçüde arttı. Büyük yatırımlar yapıldı ve bu Türkiye ekonomisine büyük girdi sağladı. Bölgede, statükoyla ilişkisi olan Türkiye paradoksal olarak yaşanan dramatik dönüşümü görmek istemiyor. Önce Libya, şimdi Suriye Türkiye için büyük baş ağrısı yaratıyor. Ankara Esad'ın gücünü kaybetmesini istemiyor. Türkiye bölgenin küçük Amerika'sı ve statükonun değişimi ekonomik ve ticari çıkarları için iyi olmayabilir. Haziran seçimlerinin sonucunu esas itibarıyla ekonomik durum belirleyecek. Ancak bölgedeki değişimler orta vadede Türkiye ekonomisine darbe vuracak ancak bu henüz görülmüyor. Suriye AKP açısından en büyük testtir...'
Henry Barkey herhangi bir analist değil. 80 sonrası Türkiye'de ABD eliyle kurulan yeni siyasanın fikir babalarından ve bu sözleri hiç şüphe olmasın ki birileri tarafından satır satır sindirilecektir.
Arap baharı önce Libya şimdi Suriye ile AKP açısından gerçekten de bir yol ayrımı niteliğinde. Barkey uzun söyleşisinin bir yerinde zaten asıl mesajını da doğrudan veriyor:
'Türkiye'nin patlamayı bekleyen kendi saatli bombası var. Kürt meselesi... Türkiye derin bir şekilde bölünmüş vaziyette. AKP, seçim sonrası Kürtlerin beklediği adımları atmazsa, daha şimdiden Tahrir Meydanı'nı anımsatan sivil itaatsizlik eylemleri yayılabilir.'
YSK'nın aldığı kararla siyaset dışına itilmek istenen adaylara yönelik tepkilerin boyutunu 'Arap Baharı'ndaki fotoğrafları anımsattığı vurgusu ise gerçekten dikkate değer.
KRİTİK CUMA...
Bu satırları yazarken beklenen haber geldi ve Şam'a geçtim. Bundan sonra ne olup bittiğini deyim yerindeyse krizin kalbinden yazacağım.
Az önce aldığım bilgi MİT Müsteşarı ve DPT Müsteşarı Kemal Madenoğlu'nun Şam'a geldikleri yolunda oldu. Heyet, Ankara'nın mesajını Devlet Başkanı Beşşar Esad'a iletti.
En kritik konu; Bugünkü cuma namazından sonra ne olacağı.
Şu anda Dara merkezli görünen kriz, bugünkü cuma namazından sonra Suriye genelinde etkisini gösterecek mi?