Bir takımımızın grup maçları bitmeden grup liderliğini garantilemesine ve bir üst tura çıkmasına alışkın değiliz...
Milli takım olsun, kulüp takımlarımız olsun Play-Off'a, son maçlara işi o kadar çok bıraktılar, bizi o kadar alıştırdılar ki, Fenerbahçe'nin son maçı 'gazozuna maça' çevirmesi sıradışı bir gelişme oldu...
Ama gönül isterdi ki bu 'gazozuna maç' da iyi gitsin, Fenerbahçe maç kaybetmeden grup mücadelesini tamamlasın...
Ama olmadı... Fenerbahçe'nin yedekleri, M.Gldbach'ın yedeklerine ayak uyduramadı...
Fenerbahçe'ye sıralamada bir şey olmadı ama olan ülke puanına oldu...
Tamam, M.United da grup birinciliğini garantiledikten sonra son iki maç yedek ağırlıklı kadroyla oynadı ve ikisini de kaybetti...
Ama İngilizlerle biz bir miyiz?
M.United'ın da, İngiltere'nin de dağ gibi 'ülke puanı' var... Harca harca bitmez...
Bizde öyle değil ki... 'Delikli kuruş' hesabı, yarım puana bile ihtiyacımız var. Ama yedek Fenerbahçe bu işin altından kalkamadı...
Yedek demişken, Krasiç biraz daha hızlanmış o kadar... Yarım sezonda bu kadar mesafe aldıysa kendisinin de, Fenerbahçe'nin de işi zor demektir...
Recep Niyaz'ı ulusal forma ile izleyenler anlata anlata bitiremiyor...
Ben Fenerbahçe formasıyla izlediğimde daha bir şey görmedim... Umarım yanılan ben olurum...
Orhan, Özgür asla yeterli değiller...
YEDEK MAZERET DEĞİL
Bienvenu, rakip ceza alanı içinde hiç görünmedi ama F.Bahçe ceza alanı içinde bir göründü, o da penaltı oldu...
Hani demişler ya 'Gölge etme başka ihsan istemem' diye...
Bienvenu de hadi gol atamıyor, gol pozisyonuna giremiyor da bari hiç olmazsa kendi kalesine gol girmesine neden olmasa...
Bu kadar etkisiz futbolun 'yedek' mazereti olmaz...
Kaldı ki Egemen, Selçuk, Mehmet Topal, Stoch A takımı ile haşır-neşir oyuncular...
Fenerbahçe'nin futbolcusu isen hazır olacaksın, kaliteni koruyacaksın...
Fenerbahçe'nin yedekleri dün akşamki maçtan sonra 'Biz niye oynamıyoruz' diye hiç ağlamasınlar...
Halen Fenerbahçe çatısı altında bulundukları için yatıp kalkıp dua etsinler...