24 Haziran Türkiye’nin önündeki en önemli eşik. Yeni sistemin tüm pratiğinin, öngördüklerinin, içeriğinde saklı olan geleceğe ilişkin tüm hedef ve amaçlarının en hızlı ve kapsamlı bir şekilde hayata geçirilebilmesi için en önemli eşik.
Cumhur ittifakının sahiplendiği, 2023- 2053 ve 2071 stratejik hedefleri Türkiye’nin yarınlarına sahip çıkabilme bilincini öngörüyor. Türkiye; ele avuca sığmayan, yükselişinde süreklilik isteyen, dinamik bir ülke. Yakaladığı özgüvenle, elde ettiği başarılarla geleceğin aday küresel gücü
olarak kurumsallaşmak, iç bütünleşmesini eksiksiz ve sorunsuz olarak yerleşik hale getirmek
isteyen bir ülke.
Bunun için iktidar ve muhalefet ilişkisinin doğru bir zemine oturması ve buna bağlı olarak sağlıklı olması gerekiyor. İktidar kadar, hatta ondan da daha fazla muhalefetin niteliği, davranış biçimi, siyasette varlık nedeni, hedefleri ve siyaset yapma tarzı büyük önem taşıyor. Her şeyden önce Türkiye’nin bugününün ve geleceğinin dürüstçe, sahici ve samimi olarak, vatan önceliğiyle ve duyarlılığıyla çok iyi analiz edilmesi, iyisiyle, kötüsüyle nelerle ve neden karşı karşıya olduğunun tüm açıklığıyla ortaya konulması muhalefetin öncelikli görevi ve sorumluluğu olmalı.
Yapay krizler çıkaran ve çıkaranlardan medet uman, iyi yapılanlara destek olmak bir yana köstek olmanın her yolunu ve yöntemini benimseyen, ülkesinin ve milletinin istiklali söz konusu olduğunda dahi iktidar karalamasından vazgeçmeyen, içerdeki hassasiyetlerden daha çok dışarının beklentilerine daha duyarlı hale gelen ve buna bağlı olarak dış müdahalelere dahi yeterince direnç ve tepki göstermeyen bir anlayıştan gerçek, arzu edilen, bağımsız, milli nitelikli bir muhalefet tarifi çıkmaz. Böylesi bir muhalefet esasen iktidara değil, ülkesine ve milletine muhalefet anlamına gelir.
Türkiye özellikle son 5 yıl içinde son derece ciddi şer hamleleriyle karşı karşıya kaldı. Türkiye’nin geleceğinden ürkenlerin, bugününe el koyma hamleleri olarak değerlendirilecek bu seri içinde, FETÖ/PKK ve DAEŞ terör örgütleri doğrudan roller üstlendi. Maşalarıyla devreye giren küresel şer odaklarının, zaman içinde kuklalarının maskeleri düştü ve yeni yol ve yöntemlerle çareler aramaya koyuldular. Dış cephede özellikle Suriye’nin kuzeyi üzerinden Türkiye’yi sıkıştırma gayretlerinden yeterince sonuç alamayınca, yine ülkenin iç cephesinden medet ummaya başladılar. Boş durmuyorlar. 24 Haziran onlar için de son bir fırsat. “Erdoğan’sız Türkiye” ve “Erdoğan’sız AK Parti” hayaline erişmek için her türlü yatırıma desteğe hazırlar. FETÖ heyecan içinde içi içine sığmıyor. Onların gözünde içinde düştükleri suçüstü halinden dahi çekip çıkarabilecek bir umut belirdi. İktidara sözde muhalefet etmek adına 15 Temmuz’u şanlı direnişini etkisizleştirmeye, önemsizleştirmeye hatta karalamaya çalışarak, FETÖ ve tüm terör örgütleriyle mücadelenin en kurumsal ve en kapsamlı hukuki mücadele sürecinin başlangıcı olan OHAL’in ilan edildiği gün olan 20 Temmuz’u asıl darbe olduğu gün ilan edenlerin öncelikle FETÖ’ye verdiği umut, hepimiz için tedirginliğin kaynağı durumunda.
Bu anlayış şimdilerde seçime ilişkin yeni bir çabanın içinde. Cumhurbaşkanlığı seçiminde istedikleri sonucu almalarının zorluğu karşısında asıl olarak milletvekili seçiminde arzuladıkları neticeyi elde etmenin gayretindeler. Şayet arzuladıkları olur ise Meclis’te ağırlıkları oranında Cumhurbaşkanlığı sisteminin işlemesini engellemeye çalışarak, ülkeyi yeniden erken seçime zorlamayı deneyecekler. O yüzden de Cumhurbaşkanlığı seçiminde “Erdoğan’a oy vermeniz, AK Parti’ye de oy vermenizi gerektirmez” anlayışını üretip, özendirerek, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı kilitlemenin hesabını yapmaktalar.
Bu noktada milletvekili listesi son derece önemli. Özellikle FETÖ’ nün ve arkasındaki küresel şer odaklarının her türlü şeytani planlarına, yöntemlerine, maskeliliğine çok ama çok dikkat etmek gerekir. FETÖ’nün her türlü sızma ihtimalini gözeterek, tüm adayları en ince ayrıntısına kadar irdeleyerek, son derece sağlam bir liste hazırlamak öncelikli görev olmalı. Hazırlanacak listede hem liyakat ve hem de bu topraklara sımsıkı sadakat esas olmalı.