Devlet içindeki çetenin derin operasyonu duracağa benzemiyor. Son olarak İzmir’de imza atılan skandal tüyler ürpertici. Adliye’de toplanan derin yapının savcı ve polisleri yeni atanan Organize Suçlar Şube Müdürüne haber dahi vermeden, onun olurunu almadan operasyon için düğmeye basıyor. Bu nedenle kimse bana ‘yolsuzluk, usulsüzlük, hırsızlık’ masalını okumaya kalkmasın. Bu bal gibi 30 Mart seçimlerine yönelik hükümeti ve onun paralelinde Başbakan Erdoğan’ı yıpratma amacı taşıyan komplodur.
Asıl sormak istediğim ‘derin operasyon’da cevval kesilen bazı savcıların diğer konularda neden sessiz kaldığı. Bildiri dağıtan, işi kalmayınca iftiralar atan savcılara sormak istiyorum.
CHP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı olarak gösterdiği Mustafa Sarıgül’le ilgili irili ufaklı 30’dan fazla dosya var. Bunların bir kısmı Emniyet’teki Mali Şube’de, bir kısmı da bazı savcıların çekmecesinde bekliyor. Bu dosyalarla ilgili bırakın iddianame hazırlanmasını, soruşturma dahi yürütülmüyor.
Çok merak ediyorum, bu dosyalar acaba hangi savcıların çekmecesinde bekletiliyor? Amaç yolsuzluklardan arınmış bir ülke değil mi? 17 Aralık operasyonuyla birlikte iktidara karşı bayrak açan bazı savcıların bu dosyalar karşısındaki suskunluğu oldukça manidar.
Yargıtay’ın imamı ve işadamı AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, “Yargıtay’ın imamı Pensilvanya’ya dosya gönderdi” şeklinde açıklama yapınca tufan koptu! Yargıtay 1. Başkanlık Kurulu, Şahin’den elindeki bilgi ve belgeleri göndermesini istedi. Şahin de bu isteğe olumlu yanıt verdi. |