Sigara kullanmam. Hamileliğim boyunca ve sonrasında daima hem kendimi hem de yavrumu sigara içilen ortamlardan uzak tuttum. Bebeğimi 19 ay boyunca -ilk altı ay sadece anne sütüyle olmak üzere- emzirdim. İlk iki yıl boyunca sadece bir kez antibiyotik kullanmak zorunda kaldık. Çamaşırlarını daima bebek deterjanlarıyla yıkadım, altını dışarıda olmadığım sürece daima suyla temizledim. Kısaca bebeğimi sağlıklı büyütmek üzere her anne gibi üst düzey bir emek verdim.
Heyhat! Alerji denilen illet, ağlarını çoktan örmüştü ve benim bundan haberim yoktu…
Anne ve baba olarak bizler alerjik bünyeli tiplerdik ama bunun bir zararını ya da hastalık derecesine ulaşan etkilerini görmemiştik ya da henüz görmemiştik.
Doğumdan sadece bir gün sonra minik bebeğim kıpkırmızı bir yüzle karşımdaydı. Nasıl üzüldüğümü tahmin edersiniz… Doktorlar çevre alerjisi dediler… Kuzum, mayıs doğumluydu ve yaz boyunca gıdısı başta olmak üzere, kol ve bacak eklem bölgeleri sık sık isilik oldu. Neyse ki durum egzamaya varmadı ama o haliyle bile hem ben hem de bebeğim için durum son derece can sıkıcıydı.
1,5 yaşında yuva ortamıyla tanışan kızım, 2 yaş itibariyle sık sık burun tıkanması ve üst solunum yolu enfeksiyonlarının derhal öksürük yapması ve hastalığın göğse inme (bronşit, astım, zatürre vb.) riski gibi sorunlar yaşadı. 2,5-5 yaş arasındaki dönemi, genetik olarak alerjik yatkınlığı olması sebebiyle oldukça sancılı geçti. Hatta 3,5 yaşında gittiği yuvanın havuzuna girmesiyle yani klorlu suyla tetiklenen bir anaflaktik şok bile yaşadı! Ki, o gün hayatımın en zor günüdür… Çok şükür o sırada yanındaydım ve durumu hemen fark ettim; erken müdahaleyle bu sıkıntılı üç gün hastanede yatarak atlattık...
Uzun lafın kısası, bebeğimle olan ilişkim boyunca alerjik yatkınlığın ne menem bir şey olduğunu bir anne olarak iyi bilirim. Sakın bu yazımdan, “Önlem almayın, alınan önlemler bir işe yaramıyor” dediğimi sanmayın! Tam tersi, önleminizi alın; sigara içmeyin, bebeğinizi anne sütüyle besleyin, üst solunum yolu hastalıklarını ciddiye alın, ağız- burun ve el hijyenine özen gösterin, beslenmede doğallıktan yana olun… Kısacası, sağlıklı yaşamdan asla ödün vermeyin!
Ve fakat olur da tüm önlemlere rağmen benim gibi, alerjik bünyeli bir bebeğiniz varsa, mutlaka güvendiğiniz, çocuk göğüs hastalıkları ve çocuk alerji uzmanı bir hekimle diyalog kurun. (Sitemiz www.anneoluncaanladim.com ‘da da bu konuda çok değerli uzmanlarımız ve yazarlarımız var.)
Çok şükür, doğru önlemler ve güvenilir kaynaklar sayesinde, bunca tantanalı süreci gereksiz ilaç, test ya da aşı uygulaması yaptırmadan atlattık… Doğru önlemler, erken teşhis, doğru tedavi sayesinde Duru, ilkokul çağına geldiğinde astım hastası olma riskinden de alerjik yatkınlığının artarak devam etmesi ve hayat kalitesini tehdit etme riskinden de özgürleşmişti.
Sonuçta, bizim evde 2,5-5 yaş arasındaki tablo, hiç de parlak sayılmamasına rağmen, alerji illetinin ağlarını örmesine de sağduyulu yaklaşımlarla “Dur” diyebilmiştik. O yüzden, önlem alın, doğru destekler alın ve lütfen sigara içmeyin! Çünkü siz sigara içtiğinizde, nefesinizle sigaranın tüm zararlarını da çocuğunuza taşıyorsunuz ve çocuğunuzun bağışıklık sistemini doğrudan ‘kötü’ yönde etkiliyorsunuz.