Türkiye'de çok yaygın bir kanı olan 'ABD her şeyi yapmaya muktedirdir' düşüncesine olan itiraz Usame Bin Ladin'in öldürülmesinin ardından yapılan hatalarla iyice pekişti. Krauthammer'in ''Amerikalıların yaptığı bir şeyi anlayamıyorsanız, o işin arka planında çok sofistike birtakım durumlardan değil, çok aptalca bir şeyler olduğundan şüphelenmek daha doğru olur'' sözleri de bu durumu açıklamaya yönelik eğlenceli bir ifade. Hakikaten son yıllarda 'ABD'nin akılla imtihanı' mealinden bir kitap yazılsa, örnekten bol bir şey bulmak mümkün değil. Nitekim son Geronimo bombası da zirve noktalarından biri. Neden mi?
1 Geronimo bir figür olarak vaktiyle eşkıya statüsünde kabul edilse de, bugünün dünyasında en popüler apaçi liderlerinden bir tanesi. Hakkında kitaplar yazılan, filmler çevrilen bir kimlik. Kendi halkına zulmedenlere karşı savaş verdiğinden sevilen ve saygı duyulan cinsten bir ulusal kahraman. Uzun süre yakalanamaması ve özgür ruh tiplemesine uyması dolayısıyla iyi koşan atlara, sevilen hayvanlara hatta afacan çocuklara onun isminin verilmesi, lakap takılması çok sıradan bir durum. Gerçekte ne olduğundan bağımsız olarak algısal anlamda pozitif bir figür. O, iyi bir insan olarak tanınıyor, sempati duyuluyor, takip ediliyor, taklit ediliyor. Bu bakımdan Usame Bin Ladin'i Geronimo ile özdeşleştirmek ve epeydir yakalanamayan bir kaçağı, tıpkı Geronimo gibi yıllar sonra yakaladık demek gibi bir iletişim felaketini yaratanları kutlamak gerekiyor (!)
2 Geronimo mazlumların lideri olan bir politik figür. Üstelik o mazlumlar bizzat beyaz Amerikalılar tarafından soyları kurutulmuş, topraklarına el konulmuş, kültürleri, eserleri tahrip edilmiş insanlar. Dünyada Kızılderililer hakkında film seyretmemiş, kitap okumamış ya da bir hikaye dinlememiş çok az insan olsa gerek. Amerikan tarihinin yüz karası olan, yüzyıllardır kendi vicdanlarında da kendilerini mahkum ettikleri bu vahşi mücadelenin, günümüzdeki mücadele ile özdeşleşmesinden ise şu sonuç çıkıyor. 'ABD'nin Müslümanlara yaklaşımı, Kızılderililere yaklaşımından farksız, bir cins soykırım güdüsüyle yaklaşılıyor'. Bu da doğal olarak ABD'yi insafsız ve kesintisiz bir despot haline getiriyor. 300 yıl önce yaptılar, yine yapıyorlar, yapacaklar düşüncesi hakim hale geliyor. Hiç kimsenin kuşkusu olmasın bu konu önümüzdeki dönemde daha fazla duyacağımız Amerikan karşıtı bir söylem halini alacaktır.
3 Geronimo'yu üretenler, Obama'nın üretilmiş imajına da ciddi zarar vermiş durumdalar. Obama Afrika kökenli, yarı Müslüman bir figür olarak pozisyonlanırken, bugün gelinen noktada Geronimo'ya karşı fazlasıyla beyazlatılmış bulunuyor. Oysa ona siyah haliyle ihtiyaç duyulan bir politikanın öncüsü idi. Bu resmi tasarlayan harika iletişimcilerin bizim ihtiyar Geronimo'yu yeniden doğururken, genç Obama'yı bir kimlik olarak toprağa verdiklerinin farkında olup olmadıklarını bilemiyorum.
4- Tehlikeli sayılan bedenleri yok etme görevi güvenlik uzmanlarınınsa, ondan daha tehlikeli ruhları topraktan çıkarma görevi de iletişimcilerin. ABD'nin zafer sarhoşluğu içerisinde nasıl bir hatalar zinciri ürettiğini bir çok göz erken farkediyor. Usame okyanusa defnedilmiş, Geronimo'nun yüzlerce yıldır gömülemediği ise ortada. Herkese hayırli uğurlu olsun. Bundan sonra Viva Geronimo!