Haziran ayında sürpriz bir hızlanma ile yüzde 6,8 oranında artan sanayi üretimi temmuz ayında tempo kaybederek beklentilerin altında kaldı ve yüzde 1,5 oranında büyüdü. Beklentiler sanayi üretiminin yüzde 3-4 civarında artması yönündeydi. Beklentilerin artışında imalat sanayiinde kapasite kullanımının temmuz ayında yüzde 75,9’a ulaşması önemli rol oynamıştı. Ağustos ayına baktığımızda kapasite kullanım oranının yüzde 74,8’e gerilediğini görüyoruz. Bu da sanayideki temponun daha da yavaşlayacağına ilişkin bir işaret olarak değerlendirilebilir.
Mevsimsel etkilere ve tatil günlerine göre düzeltilmiş sanayi üretim endeksine baktığımızda ise haziran ayında aylık yüzde 2 oranında büyüyen sektörün temmuz ayında yüzde 1,5 oranından küçüldüğünü görüyoruz. Ancak, aşağıdaki grafikten de görüleceği üzere, mevsimselliğe göre düzeltilmiş sanayi üretim endeksi bir ay pozitif, bir ay negatif olmak üzere sürekli dalgalı bir seyir izliyor. Bu da aylık dalgalanmalarda anlamlı bir analiz ihtimalini azaltıyor. Daha güvenli bir bakış açısıyla, son üç aylık (Mayıs-temmuz) büyüme temposuna baktığımızda sanayi üretiminin bir önceki üç aya (Şubat-nisan) göre yüzde 0,4 oranında küçüldüğünü görüyoruz. Bu da yıllık bazda yüzde 1,7 civarında daralmaya işaret ediyor.
Sektörlere göre detaylara baktığımızda, temmuzda ara malı imalatının yüzde 1.5, dayanıksız tüketim malı imalatının yüzde 2,1 ve enerji imalatının yüzde 3,3 oranlarında artarken dayanıklı tüketim malı imalatının yüzde 2,5 ve sermaye malı imalatının yüzde 0,1 oranlarında azaldığını görüyoruz. İmalat sanayiinin detaylarında otomotiv hariç, ihracata yönelik sektörlerde düşüş trendi belirginleşiyor. Özellikle elektrikli teçhizat, bilgisayar, elektronik aletler gibi teknoloji ürünlerinin imalatında yıllık bazda azalmanın çift basamaklı oranlara ulaştığını görüyoruz. En yüksek üretim artışı ise, ağaç ve kâğıt ürünleri, mobilya ve işçi protestolarını atlatan otomotiv sektörlerinde görülmüş.
Yazının başında da belirttiğimiz üzere, ağustos ayında kapasite kullanımın yaklaşık bir puan düşmüş olması sanayi üretiminde de beklentileri aşağıya çekiyor. Aşağıdaki grafikte de görüldüğü üzere, sanayi üretimi endeksinde son birkaç aydır görülen yatay ve dalgalı seyir, durgunlaşmanın belirginleşeceğine işaret ediyor.
Kapasite kullanım oranı ve dış ticaret verilerini kullanarak yaptığımız hesaplamalarda ağustos ayında sanayi üretiminde değişimin yüksek ihtimalle negatife döneceğini görüyoruz. Tabii bu durum geçici bir daralma mı olacak yoksa uzun süreli bir resesyona mı yol açacak şimdiden kestirmek kolay değil. Özellikle ana ihracat pazarımız Avrupa’da talebin düşmesi, diğer alternatif pazarımız Ortadoğu ve Kuzey Afrika ülkelerinde de petrol fiyatlarına endeksli olarak alım gücünün düşmesi ihracatımızı doğrudan etkiliyor. İçeride de politik gelişmeler ve seçimler nedeniyle iç talepte henüz bir canlanma gözükmüyor.