Saha içinde aynı takım forması giyen oyuncuların birbirleriyle doğru zaman ve doğru yerde konuşmaları, sahaya doğru şekilde yerleşmeleri kadar önemlidir. Galatasaray savunması dün ilk 10 dakikada bu “doğru zaman ve yerde konuşma”manın faturasını ödedi. Maçın başında Muslera, Futacs ve Güven’in kaçırdıklarından sonra arkadaşlarını uyardı. Ancak arkadaşları yeteri kadar kulak asmadığı için Mersin bu kez benzer şekilde gelişen pozisyonda Güven’le öne geçti. Güven ilk yarıda o kadar çok koştu ki bir tane de kendi kalesine gol attı! Maçın skorunu belirleyen Galatasaray’ın 3. golünden önce de Güven yaptığı hatayla adeta “kendi kalesine asist” yaptı. Kariyeri boyunca geçirdiği şanssız sakatlıkların yanı sıra bu tip zorluk derecesi yüksek maçlarda Güven’in koştuğunun yarısı kadar takımı lehine etkili olamamasının bir sebebi de koşu hızıyla, top kontrol hızının bir türlü senkronize olamaması.
Rıza hoca Süper Lig’e yeni çıkan bir takım için gayet iyi bir kadro kurmuş ama misal Futacs yerine oyun tarzı Nakoulma’yı daha iyi tamamlayacak bir Gekas olsaydı, Galatasaray’ın defansif zaafları sarı-kırmızılıların başına daha çok iş açabilirdi. Hamza hoca bu defansif zaafları farkında ancak sezonun 2. teknik adamı olarak bunları düzeltecek kadar zamanı yok. O yüzden Hamza hocanınbir kez daha mecburen Galatasaray’ın defansif eksiklerini, ofansif artılarıyla telafi ettiğini gördük. Mancini geldiğinde “3 öğün savunma çalışmamız gerek” diyerek Melo-Selçuk ikilisinin arkasına Ceyhun’u çapalarken takım hücumunu budamak zorunda kalmıştı. Hamza hoca ise ligi ve Türk oyuncuları daha iyi tanımanın avantajıyla tam tersini yaptı. Türkiye’de savunmacılardan ofansif verim almak, hücumculardan defansif verim almaktan daha zordur. Misal dün Galatasaray’da en etkili “defansif” verim veren oyuncu en ileri ucundaki Umut Bulut’tu. Umut’la beraber oynarken Burak da topu beklemiyor tıpkı Umut gibi topa gidiyor.
Dün gecenin iki kırılma noktası vardı. Birincisi Mersin’de sol stoperMitroviç’in 18, sol bek Vederson’un ise henüz 30. dakikada sarı kart görmesi. Bu yüzden Hamza hoca 2. yarıda, tek pas oynamak yerine kedinin yumakla oynadığı gibi topla oyalanan, dün gece hariç son zamanların etkili ismi Emre yerine tek pasçı Hamit’i sahaya sürdü. Rakibin erkenden sararan sol savunma ekseni karşısında bek-açıkta Hamit-Sabri’yi dönüşümlü kullanarak zorladı. 69’da Hakan Balta’nın 2 Mersinli’ye karşı tek kaldığında Alman altyapısı yapımı soğukkanlılık ile tecrübesini birleştirdiği an da bir başka dönüm noktasıydı. Hakan Balta tek hamleyi en doğru şekilde yaparken, Güven tek hamle yapması gereken yerde 2.cisini zorlayınca Galatasaray 2 hızlı tek pasla zor maçı kolaylaştırdı.