Fenerbahçe alışık olmadığı bir sezon fi nali yaptı. Fenerbahçeliler’in bittiğine şükrettiği sezon olarak hatırlanacak. Geçen yıl yaklaştığı tüm kupaları kaptırdığı Akhisarspor’u yenerek bir alt lige uğurlaması ligin tarihinin dramatik senaryoları listesine girer. Fenerbahçe yönetimi kabus gibi geçen sezonda, bir daha bir takımı kümeye uğurladığı için teselli bulan taraftarına, benzer bir sezonu yaşatmamak için çok çalışmalı. İşe bu sezon yaptığı hatalardan ders çıkararak başlamalı.
Rahmetli İslam Çupi “Çocuklar neden Fenerbahçeli olsun” diye sorduğu bir yazısında, çocukluğunda mahallede teknik olan çocukların Fenerbahçe’yi sevdiğini yazmıştı. Çünkü ülkenin en teknik futbolcuları Fenerbahçe’deydi. Mali şartlar zor. Geçmiş gibi değil. Ancak Fenerbahçe yönetimi ne yapıp edip iyi futbolu sahaya koyacak yakışıklı oynayan futbolcuları almalı.
Hocası ligin sonuncusu ile oynadığı maçı sadece tabelada değil, oyun olarak da yenecek; Fenerbahçe herkesten farklı dedirtecek oyunu bulmalı.
Haziran ayının ortasına geldiğinde kalesinden en uçtaki oyuncusuna kadar var olan belirsizlikleri bitirip, transferinin şeklini en azından vermiş olmalı. Hiçbir konuyu sürüncemeye ve zamana bırakarak çözmemeli.
Bayern Münih’e veda eden Ribery, gözyaşlarıyla “Bu takımın arkasında bir takım daha var, herkes büyük bir ailenin üyesi” diyerek tüm çalışanlarla teker teker vedalaştı. Fenerbahçe yönetimi her şeyden önce Samandıra’da takımın arkasında güçlü bir takım, büyük bir aile yaratmalı. Hocasını da bu kulübün en güçlüsü haline getirmeli. Bu olmadan başarı yakalamak imkansız!