Çıkabilecek en ofansif onbirle başladı Erol Bulut. Bu onbir topun arkasına geçip, Beşiktaş'ın orta sahaya kadar gelmesine izin vererek, top ortaya geldiğinde baskı yaptığı klasik deplasman oyununu oynadı. Topu çok geride kazanınca, kağıt üzerindeki ofansif özelliği fazla olan bu on bir hücum tehdidi oluşturmakta zorlandı.
Beşiktaşlı oyuncuların yapacağı hatalara ve defansın arkasına yapacakları koşulara kaldı pozisyon üretme imkanı. Onu da Osayi-Samuel ile bir kez yakaladılar, Nijeryalı topu kötü kontrol edince pozisyonu harcadı.
İlk yarı net pozisyon vermediler, ancak top kendi ceza sahaları civarında oynandığından, Beşiktaş'ın birebirlerde etkili oyuncularına becerileriyle şut şansı tanıdılar. Bunlarda da sezonun formda ismi, kaleci Altay ön plana çıktı.
Devre başında oyunu kendi sahasında kabul etmenin cezasını bir duran top golüyle ödediler. Altay'ın farkı önlediği bir maç oynanırken sahneye Ozan Tufan çıktı. Takımının şampiyonluk yarışına havlu atmasını önledi. Dezavantajlı olsalar da yarışın içindeler.
Bundan sonrasında Fenerbahçeli oyuncular zihinsel olarak daha güçlü, daha rekabetçi olmalı. Bunu sahada her biri hissetmeli, hissettirmeli. Çıktığı her antrenmanda, her maçta göstermeli. Çünkü harika anları ancak takımdaki birlikteliğe güvendiğinde yaşarsınız. Bunu yapmadıkları her dakika derbide ezildiler.