Böylesine büyük paraların, hedeflerin olduğu sükseli bir ligde, büyük söylemleri olan bir takımın formasını giyen futbolcuların topu oyuna sokma gibi bir sıkıntısı olmamalı. En azından kendi sahasında riskli pas yapılmayacağı, o bölgede çalıma girmemesi gerektiğini bilmeli. Bunlar çok basit kural, olmazsa olmazdır.
Trabzonspor’da ilk hafta A. Konyaspor karşısında Okay ceza yayı üzerinde acayip bir pas vermiş, faturası ağır olmuştu. Dün Göztepe’ye karşı maçın başında Durica topla çıkarken kaptırdı, şans yanındaydı. İnanılır gibi değil ama bu hatada yine ısrarcıydılar! 20 dakika dolmadan yine aynı hata yapıldı, aynı bölgede yine Okay’ın yan pası rakibe gitti, Onur yetişti. Yetmedi, hatayı Uğur tekrarladı, Kucka tekrarladı!
Bordo-Mavililer'in savunmasındaki sıkıntı sadece bu değil. Mesela ceza alanına gelen ortalarda top uzaklaştırılırken ters tarafa veya uzağa atılmalı, yay üzerine değil; 82’de Durica’nın yaptığını artık sahalarda görmek zulüm gibi. Ve bir sıkıntı daha: Fenerbahçe maçında Pereira-Uğur ikilisinin arasından geçen Alper Potuk gol atmıştı, dün Pereira – Durica’yı uyutan Ghilas direğe takıldı.
Kabul, futbol kurslarında küçük adaylara verilen ilk derslerin konusu bu ama Ersun Yanal’ın öğrencilerinin yine yeniden bu derslere ihtiyacı var gibi. Bir yıldır ‘gelişiyoruz’ diyen Yanal’ın tekrar tekrar başa dönmesi gerekiyor belli ki.
Bir ders de transfer sorumlularına lazım. Transfer çılgınlığının had safhada olduğu ligimizde dün iki muhteşem gole imza atan oyuncular arasındaki uçurum, işi yönetenler için ders olmalı. Kucka’nın füzesine aynı güzellikte karşılık veren Tayfur’dan bahsediyorum: Muhtemelen son transferini yapan Slovak oyuncunun sadece menajerlik ücreti, genç olanının bütün maliyetinden fazla. Genç demişken; yaratıcı oyuncu kıtlığı içinde Abdülkadir Ömür’e güvenmek için hangi musibet lazım?
Ligin yeni takımı Göztepe’ye karşı bu kadar rahat pozisyon veren ancak pozisyon üretmekte zorlanan Trabzonspor’un kadro planlamasını yapanlar, “Burak Yılmaz olsaydı” limanına sığınmaktan başka çaresi yok şimdilik. Bu da kendi kendini avutma dersi olur!