Çuval dolusu maça çıktık bu sene.
Kimine ‘Çocuk oyuncağı, Beşikte bile oynarız’ dedik.
Kimine ‘Kırılma noktası’ deyip eşikte kaybettik.
Bu sonuncusu galiba.
Dananın kuyruğu bu da.
Kopartırsan ne ala,
Yeşil orman, mavi deniz, mavi gökyüzü önü…
Kopartamazsan?!
Bilic’in dediği gibi,
“Umudumuzu kimse söküp alamaz bizden?!”
Maça Galatasaray hızlı atak,
Hızlı tekme, hızlı dirsekle başladı.
Daha yarım dakika dolmadan Fabri ile burun buruna geldiler.
Adriano’ya tekme, Medel’e dirsekle devam ettiler.
Beşiktaş önde baskı yapıp, Galatasaray defansını hataya zorluyordu.
Galatasaray defansı bu bağlamda geri pas jokerini bol kullandı diyebiliriz.
Orta sahadaki git-gellerden kurtulduğumuz anlarda da
Ufak ufak gelmeye başladı Beşiktaş.
İlkinde Talisca, ikincisinde Negredo ile yokladılar Galatasaray kalesini.
Sonra 20. dakikada yine bir defans hatasında topu önüne alan Negredo,
40 metrelik alanda Muslera ile baş başa kaldı.
Topu öpüp de uğurlasa öne geçecektik.
Öyle müsaitti anlayacağınız.
O elinin tersiyle iter gibi davrandı topa.
O top da gitti,
‘Sen beni almazsan ellerin olurum’ dercesine
Beşiktaş kalesine gol oldu iyi mi?
Klasik ‘Atamayana atarlar’ modeli yani: 1-0.
Sonra oyunu istediğimiz rotaya oturtamadığımız gibi, arkada boşluklar verdik.
Bunlardan birisinde Gomis yüzde yüzü çöpe attı.
Hemen akabinde Talisca’nın resmen uzayıp, attığı kafayı direğin dibinden dışarı çıkıyordu.
‘Atamayana atarlar’ kuralı bize niye çalışmaz diye sormadan edemiyoruz bu bölümde.
İkinci yarı Tolgay’ın direği yalayan şutuyla başladı.
Beşiktaş sahaya yayılmaya çalışıyordu ama
Galatasaray kazandığı frikik ve akabindeki korneri tam 3 dakikada kullandı.
Sonra Muslera’nın parmakları.
Belki de tırnaklarının ucuyla çıkarttığı bir top var Quaresma imzası taşıyan.
Maçın kırılma anıydı.
Gol, sinyale yatmıştı sanki.
‘Çakar’larla geliyordu.
Yine onlardan birinde ve yine Galatasaray defansının hatasında,
Bu sefer Babel bomboş pozisyonda topu dışarı attı.
Tam istediğimiz ayarı yakalıyorduk ki,
Negredo gibi Pepe de sakatlanarak,
Tosic de kızararak çıktı oyundan.
Gomis’e yaptığı hareketten cezalandırıldı Tosic ama
Gomis o cezaya faturayı kesemedi.
Penaltıyı direğe nişanladı iyi mi.
Sakatlar, cezalar, girmeyen toplar, eksik takım ve iyice yıpratılan Beşiktaş.
Neler bekliyordu bizi.
Zaten düşünürken de ikinci gol geldi maalesef.
Sıkıntı büyüktü.
Bazı oyuncuların bireysel beceriksizlikleri yüzünden bu pozisyona geldiğimizi düşünüyorum.
Bir sürü detay var ama
Yazık.
Katlayıp, yürüyeceğin bir sezonda ufak hamleleri yapamamak!
En basitinden santrforsuz bir sezon yaşamak.
Neyse, konuşmanın anlamı yok.
Yenildik, üzüntümüzü yaşayalım.