Portekiz’deki galibiyeti belirgin bir katmanda değerlendireceksek eğer,
Gruptaki yerimizi perçinleyeceksek kimseleri beklemeden,
Bu maçın önemini anlatmaya mahal yok o zaman.
Şenol Hoca, Fener maçındaki kadroyu
Kadıköy’den Şeref Bey’e ışınlamıştı adeta.
Virgülüne bile dokunmamıştı kadronun.
Bu hareketle, ‘Size güvenim sonsuz’ diyordu Şenol Hoca.
***
Beşiktaş maça seri driplinglerle
Leipzig de seri faullerle başladı.
Öyle ki;
İlk 10 dakikada 2 sarıya ulaşmışlardı bile.
Tek top yapıp,
Pas trafiğinde kırmızıya bile yakalanmadan caddeyi boydan boya geçtiğimizde
Alman ekibinin ciddi zorlandığını gözlemledik.
Şehrin en kalabalık yerine de bir çare bulduk mu,
Golü bulmak içten bile değil diyorduk ki,
Babel’in önce Caner’le sonra da Cenk’le yazıştığını gördük.
Babel en son kalemi eline aldığında
Mektubun köşesine de imzasını atıverdi: 1-0.
Rakip yarı sahada çoğalıp da baskıyı artırdığımızda
Panikliyor, pas hataları çoğalıyordu Leipzig’in
Sağımızda çekildiğimizde ise oyun alanını onlara bırakıyor,
Anlamsız bir cesaret pompalıyorduk Almanlar’a.
28 ile 38 arası durduk.
Top hep onlardaydı.
Allah’tan pozisyona giremiyorlardı,
Lakin bu durgunluğa acil çözüm gerekiyordu.
‘Kafanıza fazla takmayın’ dedi Quaresma
Önce önündeki adamın belini kırdı,
Sonra da kalemi!
Talisca’nın kafasına bir topu var ki bıraktığı,
Breh breh breh: 2-0.
Bu golle onların baskılı değil ama baskı kokan oyununu rafa kaldırıyorduk.
İkinci yarı beklediğimiz gibi ayağa ve hızlı başladılar.
Bizim kapanmamız, kontraya çıkıp üçüncü golü bulmak için bir taktik mi çözemedim.
Ama ben kibritle oyuna benzettim bu işi.
Tam ateşten falan bahsettik ya.
Elektrikler gitti iyi mi.
Bir 10 dakika durdu oyun.
İyi mi oldu kötü mü bilmiyorum ama
Nefeslenmek iyidir gibime geliyor.
Maç tekrar başladığında tablo hemen hemen aynıydı.
Onlar geliyor, biz karşılıyorduk.
Ama dikkatli ve kademeli defans anlayışı,
Ve üstüne hızlı çıkışlarımız
Futbol ahalisine
Taktik, teknik, plan, proje ne varsa keyifli bir gece yaşatıyordu.
Necip ve Tolgay’dan sonra Negredo’nun da son düdükte oyuna dahil olduğunu söyleyelim.
Yalnız laf aramızda sahamızda bu kadar pas yapmalarına izin vermek anlamsız geldi bana.
En az 7-8 tane ceza sahası içinden şutları var.
Bu iyi bir cömertlik değil bence.
Evet!
Yazının başında dediğimiz gibi Porto maçındaki galibiyetin önemi bu maçtan geçiyordu.
Ve tesbihe bir boncuk daha ekledik.
İmameyi de taktık mı!