Ligde haftalardır hakem tartışıyoruz. Aleksei Kulbakov sağ olsun, yabancılık çektirmedi. Yabancı hakem isteyenlere, “Şampiyonlar Ligi’ni Türk hakemler yönetsin” dedirtmiştir. Fatih Terim kaybetmeyi sevmeyen bir teknik adam. Oyuncularından da daima bunu istiyor. Bunu göstermediklerinde öfkeleniyor. Dün onu ilk yarıda kızdıran da futbolcularından tavrından çok hakem kararları olmuştur. Bu sezon takım savunmasında sıkıntı olan Galatasaray dün ilk yarıda, her ne kadar iki duran top golü yese de rakibin yine kalesine kolay gelmesine izin verdi. İkinci devre Onyekuru ve Donk değişikliği, ‘kazanmak istiyorum’ değişikliğiydi. Orta saha merkezinde Ndiaye ve Fernando, forvette Eren Derdiyok ve Onyekuru ikilileri ile 4-4-2’ye dönüldü. Bu değişikliklerle ilk yarıdaki baskı biraz eksildi. Ancak oyun daha akıcı hal aldı. Geriden koşu yoluna paslarla ataklarla pozisyon bulurken, çok geniş alanda kaldıkları için verdikleri ilk pozisyonda üçüncü golü yediler. Bu maçtan sonra Eren Derdiyok çok konuşulacaktır. İlyas Salman’ın “Gol Kralı” fi lmindeki trajik sahnelere benzer goller kaçırdı, fakat şunu da görün, takımın en çok çabalayan oyuncusuydu. Şanssızlığı dinlendirilecek ikinci bir santrforun olmaması! Feghouli o penaltıyı atsa tarihi bir geri dönüş izleyebilirdik. Sonrasında oyunun ateşi yavaş yavaş düştü... Neyse ki Galatasaray yenilse de Avrupa Ligi’nde yoluna devam ediyor.